20
arkadaşlar öncelikle iyi akşamlar, iyi haftalar diliyorum,
dün akşam attığım bir entry ile beni yüzlerce maile boğduğunuz için çok teşekkür ederim. çok mutlu oldum, çok duygulandım.
bir saniye düşünmeksizin bu işte emek vermek isteyen, şans dileyen, her türlü arkamızda olan yazarlara çok teşekkür ediyorum.
ve son olarakta gün içerisinde cevap yazamadığım, mesajını tam olarak cevaplayamadığım arkadaşlardan özür diliyorum. mesai saatinde olduğum için çok fazla ilgilenemedim.
bu maili yazarken çok güzel geri dönüşler alacağımı tahmin ediyordum ancak bu kadar güzel bir organizasyon beklemiyordum.
bu yüzden bugün mail yağmuruna tutulurken hem seviniyor hem heyecanlanıyor hem panikliyordum.
öncelikle bu yapmak istediğimiz bir mustafa cengiz propagandası veya dursun özbek'i karalama kampanyası değildir.
önümüzdeki seçime etki eder mi? ne kadar eder? bunu bilmiyorum.
ayrıca mustafa cengiz'i en fazla sizler kadar tanıyorum, bu belgesel ile mustafa cengiz'i göreve getirelim diye bir sorumluluğun altına da girmem. kendisini tanımıyoruz neler yapabilir bilmiyoruz.
yapmak istediğim,
yapanın yanına kar kalmasın, en azından yapılanları, yapılmayanları,
dursun özbek döneminde yaşanan yanlışları belgelemek.
hemen hemen her galatasaraylıya ulaştırabilmek.
asıl derdim aslında dursun özbek dönemi ile ilgili değil,
evet hemen hemen her kulübün böyle bir dönemi olmuştur, başarısız başkanları olmuştur. türkiye'de daha fazla daha absürd.
ancak, bu dönemde yapılan hatalar, yaşanan skandallar, her zaman olur diyerek geçiştirilecek şeyler değil, hatta ve hatta bazıları hata olarak nitelendirilecek olaylar da değil. bunları anlatabilmek bunları aktarabilmek.
en önemlisi türkiye'nin en büyük camiasında, türkiye'nin en potansiyelli camiasında, böyle hatalara karşı yapılması gerkenlerin yapılmadığını belgelemek.
kurumsal olmayan şirketlerde bile bir hataya bir yada iki kere tahammül ederler. koskoca galatasaray camiasının başı yerden kalkmadı utanmadığımız bir haftamız bile olmadı.
dursun özbek art niyetlidir demiyorum. belki de hatalar, şanssızlıklar, basiretsizliklerden kurtulamamıştır.
ne olursa olsun bu kadar hata ile bu kadar tolere gösterilmesi hepimizi şaşırtıyor.
eleştirmek istediğim, herkese aktarmak istediğim bu tolere eşiği. burada bir eksiklik var belki 2018 yılında hala içe kapanık bir camia olmamız belki de arkadaşlık devredaşlık, iş adamlarının birbirini tutması ne dersek diyelim. buradaki açık galatasaray'a zarar veriyor. hemde öyle böyle değil.
kişisel görüşüm galatasaray'ın önündeki en büyük engel belkide tek engel galatasaraylılar. zaten camia bir olabilse galatasaray'ı yöneten herkes samimi olabilse zincirlerini kıracak uçaçaktır.
bu açıkları dile getirebilmek için, bu basiretsizliği dile getirebilmek için en iyi örnek dursun özbek yönetimi ve başkanlık dönemidir.
özetle, bu belgesel, dursun aydın özbek dönemine ayna tutacak, yapılan her eylemi objektif bir şekilde ortaya koyacak ve zamana bırakılacak. vicdanı olanlar izleyecek, galatsaray'a gönül verenler izleyecek.
baştada söylediğim gibi çok fazla yazar arkadaş yardım mesajları yolladı. herkese teşekkür ediyorum.
gönüllü olarak bu projede yardımcı olurum diyen arkadaşlar var herkesle teker teker konuşup bir ekip kurmayı düşünüyoruz.
bir havuz oluşturmayı bir görev dağılımı yapmayı düşünüyoruz. sportif, finansal, medya, genel kurul her birimiz ayrı başlıkları inceleyeceğiz. hepsini toplayacağız. çünkü çok fazla mail geliyor, herkes doğal olarak birbirinden habersiz yolladığı için aynı haberler aynı bilgiler olabiliyor. bu da projeyi şişiriyor.
eksik olduğumuz bir konu, bilgi sahibi olmadığımız bir konu hakkında bu başlık altından soralım diyoruz.
yine salyangoz çok sağolsun. olaylar kısmına taşımış.
sami yen ruhu çok sağolsun böyle bir başlık açmış. herkes aklına geleni bu başlık altında yazarsa memnun olurum.
çok teşekkür ederim cevap veremediğim arkadaşlardan özür dilerim. geçte olsa döneceğim.
dün akşam attığım bir entry ile beni yüzlerce maile boğduğunuz için çok teşekkür ederim. çok mutlu oldum, çok duygulandım.
bir saniye düşünmeksizin bu işte emek vermek isteyen, şans dileyen, her türlü arkamızda olan yazarlara çok teşekkür ediyorum.
ve son olarakta gün içerisinde cevap yazamadığım, mesajını tam olarak cevaplayamadığım arkadaşlardan özür diliyorum. mesai saatinde olduğum için çok fazla ilgilenemedim.
bu maili yazarken çok güzel geri dönüşler alacağımı tahmin ediyordum ancak bu kadar güzel bir organizasyon beklemiyordum.
bu yüzden bugün mail yağmuruna tutulurken hem seviniyor hem heyecanlanıyor hem panikliyordum.
öncelikle bu yapmak istediğimiz bir mustafa cengiz propagandası veya dursun özbek'i karalama kampanyası değildir.
önümüzdeki seçime etki eder mi? ne kadar eder? bunu bilmiyorum.
ayrıca mustafa cengiz'i en fazla sizler kadar tanıyorum, bu belgesel ile mustafa cengiz'i göreve getirelim diye bir sorumluluğun altına da girmem. kendisini tanımıyoruz neler yapabilir bilmiyoruz.
yapmak istediğim,
yapanın yanına kar kalmasın, en azından yapılanları, yapılmayanları,
dursun özbek döneminde yaşanan yanlışları belgelemek.
hemen hemen her galatasaraylıya ulaştırabilmek.
asıl derdim aslında dursun özbek dönemi ile ilgili değil,
evet hemen hemen her kulübün böyle bir dönemi olmuştur, başarısız başkanları olmuştur. türkiye'de daha fazla daha absürd.
ancak, bu dönemde yapılan hatalar, yaşanan skandallar, her zaman olur diyerek geçiştirilecek şeyler değil, hatta ve hatta bazıları hata olarak nitelendirilecek olaylar da değil. bunları anlatabilmek bunları aktarabilmek.
en önemlisi türkiye'nin en büyük camiasında, türkiye'nin en potansiyelli camiasında, böyle hatalara karşı yapılması gerkenlerin yapılmadığını belgelemek.
kurumsal olmayan şirketlerde bile bir hataya bir yada iki kere tahammül ederler. koskoca galatasaray camiasının başı yerden kalkmadı utanmadığımız bir haftamız bile olmadı.
dursun özbek art niyetlidir demiyorum. belki de hatalar, şanssızlıklar, basiretsizliklerden kurtulamamıştır.
ne olursa olsun bu kadar hata ile bu kadar tolere gösterilmesi hepimizi şaşırtıyor.
eleştirmek istediğim, herkese aktarmak istediğim bu tolere eşiği. burada bir eksiklik var belki 2018 yılında hala içe kapanık bir camia olmamız belki de arkadaşlık devredaşlık, iş adamlarının birbirini tutması ne dersek diyelim. buradaki açık galatasaray'a zarar veriyor. hemde öyle böyle değil.
kişisel görüşüm galatasaray'ın önündeki en büyük engel belkide tek engel galatasaraylılar. zaten camia bir olabilse galatasaray'ı yöneten herkes samimi olabilse zincirlerini kıracak uçaçaktır.
bu açıkları dile getirebilmek için, bu basiretsizliği dile getirebilmek için en iyi örnek dursun özbek yönetimi ve başkanlık dönemidir.
özetle, bu belgesel, dursun aydın özbek dönemine ayna tutacak, yapılan her eylemi objektif bir şekilde ortaya koyacak ve zamana bırakılacak. vicdanı olanlar izleyecek, galatsaray'a gönül verenler izleyecek.
baştada söylediğim gibi çok fazla yazar arkadaş yardım mesajları yolladı. herkese teşekkür ediyorum.
gönüllü olarak bu projede yardımcı olurum diyen arkadaşlar var herkesle teker teker konuşup bir ekip kurmayı düşünüyoruz.
bir havuz oluşturmayı bir görev dağılımı yapmayı düşünüyoruz. sportif, finansal, medya, genel kurul her birimiz ayrı başlıkları inceleyeceğiz. hepsini toplayacağız. çünkü çok fazla mail geliyor, herkes doğal olarak birbirinden habersiz yolladığı için aynı haberler aynı bilgiler olabiliyor. bu da projeyi şişiriyor.
eksik olduğumuz bir konu, bilgi sahibi olmadığımız bir konu hakkında bu başlık altından soralım diyoruz.
yine salyangoz çok sağolsun. olaylar kısmına taşımış.
sami yen ruhu çok sağolsun böyle bir başlık açmış. herkes aklına geleni bu başlık altında yazarsa memnun olurum.
çok teşekkür ederim cevap veremediğim arkadaşlardan özür dilerim. geçte olsa döneceğim.