• 448
    öne geçip mala bağlayarak çok saçma oynamaya başlamamıza rağmen bir şekilde kazandığımız maç.

    özellikle ikinci yarıda akhisar'ın gelişen ataklarının, birbirinin varyasyonları, neredeyse aynı, bir şablona uygun şekilde gelişmesi ve buna önlem almamamız akıl alır gibi değil. ama asıl akla yatmayan, buna önlem almamamız. aslında, bizim ikinci yarı benimsediğimiz oyun buna izin verdi de denebilir. en azından benim gördüğüm o. peki nasıldı bu hücum şablonu. en amiyane anlatımı şöyle: defans ikilisi çok rahat oldukları için orta sahaya kadar açıldılar. bizim orta sahamız defansımıza neredeyse yapışıktı. sağ stoper, oyunu sağ kanada yıktı. oyun genel anlamda burada kuruldu. defansımız buraya yönelince, topu orta sahaya taşıdılar. dediğim gibi, orta sahamız orta sahadan o kadar uzaktı ki, orta alan oyuncuları da çok rahat top kullandılar. peki akhisar'ın orta saha oyuncuları, genellikle soner aydoğdu, bu topları nasıl kullandı? çok basit, neredeyse her defasında, linnes'in arkasına uzun top denedi. yarı yarıya ihtimalle bu ataklar tehlike veya ceza sahamıza orta olarak döndü. peki öyle olmayınca n'oldu? diyelim linnes veya denayer ilk topu karşıladı, bu sefer de akhisar ikinci topu süpürdü. ya topu ilettiğimiz oyuncumuza baskı yaparak, ya da pas arası yaparak. dikkat edin, oyuncularımız, savunmadan çıkışlarda çok yalnız kaldılar ve birçok top kaybettiler.

    mesela, bir pozisyonda, sinan gümüş aradı taradı baktı kimsecikler yok pas atacak, bari yardırayım dedi. pozisyonun devamı da önemli. topu fernando'ya aktardı. bir diğer sıkıntı burada başladı. hücum oyuncularımızın hepsi -sinan, yasin, gomis, rodri- ileri yardırdı, defansın arasında kaldı ama hiçbiri pas almak için yanaşmadı. fernando, neredeyse 10 saniye topu eveledi geveledi ama pas atacak kimseyi bulamadı. hatta, geriye oynayacak bir arkadaşı da yoktu. çünkü donk da fernando topu kaptırdığında ancak orta sahada görünmüştü.

    defansa çok fazla odaklandık. o kadar ki, top yapmayı unuttuk. sanki maçı kazanmamamız tek yolu buydu: defans. bunun neticesinde, topu karşılayanlar kahraman oldu. onu da bana sorarsanız, çok saçma bir şekilde yaptık. bir kere orta sahamız bomboştu. orta sahadaki oyunculara rahat top kullanmalarına izin verdik. sanki, sadece ceza sahasına gelen topları mümkün olan tüm futbolcularımızla karşılama derdine düşmüştük.

    sürekli uzun top oynadık. gomis'in ileride tek kalmış olmasına aldırmadan. orta sahada tek bir oyuncumuz bile topu ileriye uzun top oynamadan taşıyamadı. uzun oynayınca da kaybettik. afedersiniz, bazıları hazmedemeyecek ama çok açık bir şekilde belhanda'yı aradık. ryan donk evet çok iyi oynuyor ama fernando ile ikili olduklarında birbirinden rol çalmak durumunda kalıyorlar. bu ikiliyle çok defansif kalıyoruz. tıpkı mehmet topal- josef ikilisi gibi bu ikili. özellikle belhanda da olmayınca, işler çığırından çıkabiliyor. top dahi yapamamaya başlıyoruz. gerçi, bir maçla ahkam kesmiş gibi oldum. ama fikrimin değişeceğini zannetmiyorum. en azından, ryan donk'un iyi oynadığı bir diğer maçtan sonra yazmış olayım dedim.

    bu seneyi, bir şekilde şampiyon tamamlayacağız. buna yürekten inanıyorum. belki bu maç kadar saçma salak oynayacağımız bir maç daha olmayacak ama bu maç ilerisi için çok fazla şey söylüyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın