2
yeri geldiğinde taraftarı yönetimi,
yeri geldiğinde yönetimi taraftarı,
yeri geldiğinde yönetimi yönetimini,
yeri geldiğinde taraftarı taraftarını eleştiren hatta özeleştiri yapabilen kulübün duruşudur, başkanı padişah gibi davranmaz, kulüp içinde sürekli bir demokrasi hakimdir, şuan ligdeki takımların başkanlarının çoğu kendileri istemedikleri takdirde görevlerinden asla vazgeçmezken galatasaray'ın bir dahaki seçimlerde kimin başkan olacağı belli değildir, ayrıca bu başkanlık yarışı ne kadar kıyasıya olursa olsun ortak amaç galatasaray'ı en yükseğe çıkartmaktır (yiğit şardan - adnan polat)
bazı taraftarların gaza gelerek eski futbolcular yüzünden kulübü, başkanı, yöneticiyi suçlamaları, yine o eski futbolcuların bir bir çıkıp içindeki "pisliklerini" dökerek gerçeği cümle aleme göstermeleri ve hiçbir yöneticinin çıkıp "yaa taraftarlar gördünüz mü en yüksek paraları alan, en kötü zamanda kulübün sahip çıktığı kişilerin gerçek yüzünü gördünüz mü?" diye sormaması da bu duruştan kaynaklanmaktadır.
kulübün kaynakları ya da bütçesi ne olursa olsun taraftarın beklentisini karşılamak için dünyanın sayılı yıldızlarını kulübe kazandırmak, kendi kendine kaynak yaratmaya çalışmak bu duruşu benimsemiş kişilerin işidir ve yönetim becerisidir.
salaklıkta yeni bir boyut açan basketbol şubesini komple görevden alarak bu duruşu en iyi şekilde göstermişlerdir.
teşekkürler bu duruşu bizlere tekrar gösterdiğiniz için.
yeri geldiğinde yönetimi taraftarı,
yeri geldiğinde yönetimi yönetimini,
yeri geldiğinde taraftarı taraftarını eleştiren hatta özeleştiri yapabilen kulübün duruşudur, başkanı padişah gibi davranmaz, kulüp içinde sürekli bir demokrasi hakimdir, şuan ligdeki takımların başkanlarının çoğu kendileri istemedikleri takdirde görevlerinden asla vazgeçmezken galatasaray'ın bir dahaki seçimlerde kimin başkan olacağı belli değildir, ayrıca bu başkanlık yarışı ne kadar kıyasıya olursa olsun ortak amaç galatasaray'ı en yükseğe çıkartmaktır (yiğit şardan - adnan polat)
bazı taraftarların gaza gelerek eski futbolcular yüzünden kulübü, başkanı, yöneticiyi suçlamaları, yine o eski futbolcuların bir bir çıkıp içindeki "pisliklerini" dökerek gerçeği cümle aleme göstermeleri ve hiçbir yöneticinin çıkıp "yaa taraftarlar gördünüz mü en yüksek paraları alan, en kötü zamanda kulübün sahip çıktığı kişilerin gerçek yüzünü gördünüz mü?" diye sormaması da bu duruştan kaynaklanmaktadır.
kulübün kaynakları ya da bütçesi ne olursa olsun taraftarın beklentisini karşılamak için dünyanın sayılı yıldızlarını kulübe kazandırmak, kendi kendine kaynak yaratmaya çalışmak bu duruşu benimsemiş kişilerin işidir ve yönetim becerisidir.
salaklıkta yeni bir boyut açan basketbol şubesini komple görevden alarak bu duruşu en iyi şekilde göstermişlerdir.
teşekkürler bu duruşu bizlere tekrar gösterdiğiniz için.