540
kendisi hakkında "reklamını yapıyor ve yaptırıyor" gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor ve kısmen de bu algı yönetimi başarıya ulaşmış gibi gözüküyor. ben pr uzmanı olmadığım için hatta bu daldan hiç çakmadığım için sadece şahsi fikrimi söylerim* ama ukalalık etmekten imtina ederim.
yalnız geçen hafta bir olaya şahit oldum ve hakkaniyet adına buraya yazmak istedim. malumunuz fatih terim hocamız geçtiğimiz hafta içinde 4 maç ceza istemiyle pfdk'ya sevkedilmişti*. bunun üzerine taraftarlarımız ve üyelerimiz başkandan sert bir açıklama, sokak ağzıyla gidere gider yapmasını istediler. mustafa cengiz bu yolu seçmedi. belki "yüreği yetmedi" belki de tarzı değildi. hala çok taze bir başkan, tarzını anlayacak kadar tanıyamadık diye düşünüyorum. bu seçimi üzerine çok da eleştirildi. hakaret içermeyen eleştiriye her zaman eyvallah diye düşününen birisiyimdir.
neyse geçen hafta tabii ki birebir değil -başkanın ofisinde yatmıyorum- dolaylı olarak şahit olduğum olayda başkan tff yönetiminden gerekli insanları arayarak fatih terim konusunu enine boyuna tartıştı ve hocamıza herhangi bir maç cezası gelmemesi için gayret gösterdi. ben de kendisine yapılan algı operasyonunu haksız bulduğum için paylaşmak istedim.
"görevi bu, tabi yapacak" diyebilirsiniz, katılıyorum. "bırak ya ne yapmış, 13bin tl ne oluyor?" diyebilirsiniz, katılamam ve o kadar da değil derim. "burak elmas ve kısmen stat kapatma konusundan ses var mı?" diye sorabilirsiniz, inanın bilmiyorum. burak elmas konusu karışık bir konu gibi gözüküyor. stat kapatma konusunda kanaatim ise kaçışımız yoktu.
neyse konuyu şuraya bağlamak istiyorum. başkan eğer reklam yaptırma hastası olsaydı kapısında "başkan bize bir haber ver" diye bekleyen çoğu sözüm ona gazeteci ve/veya televizyonculara iki haber uçururdu ve bu konu sayfalara ve ekranlara taşınırdı diye düşünüyorum. takip ettiğim kadarıyla taşınmamış gözüküyor. dilerim argümanımı aktarabilmişimdir.
not: bu entry girildiği tarihten günümüze neredeyse 2 sene geçti. devir değişti, tabi çelik de değişti. maalesef mustafa başkan da değişti.
yalnız geçen hafta bir olaya şahit oldum ve hakkaniyet adına buraya yazmak istedim. malumunuz fatih terim hocamız geçtiğimiz hafta içinde 4 maç ceza istemiyle pfdk'ya sevkedilmişti*. bunun üzerine taraftarlarımız ve üyelerimiz başkandan sert bir açıklama, sokak ağzıyla gidere gider yapmasını istediler. mustafa cengiz bu yolu seçmedi. belki "yüreği yetmedi" belki de tarzı değildi. hala çok taze bir başkan, tarzını anlayacak kadar tanıyamadık diye düşünüyorum. bu seçimi üzerine çok da eleştirildi. hakaret içermeyen eleştiriye her zaman eyvallah diye düşününen birisiyimdir.
neyse geçen hafta tabii ki birebir değil -başkanın ofisinde yatmıyorum- dolaylı olarak şahit olduğum olayda başkan tff yönetiminden gerekli insanları arayarak fatih terim konusunu enine boyuna tartıştı ve hocamıza herhangi bir maç cezası gelmemesi için gayret gösterdi. ben de kendisine yapılan algı operasyonunu haksız bulduğum için paylaşmak istedim.
"görevi bu, tabi yapacak" diyebilirsiniz, katılıyorum. "bırak ya ne yapmış, 13bin tl ne oluyor?" diyebilirsiniz, katılamam ve o kadar da değil derim. "burak elmas ve kısmen stat kapatma konusundan ses var mı?" diye sorabilirsiniz, inanın bilmiyorum. burak elmas konusu karışık bir konu gibi gözüküyor. stat kapatma konusunda kanaatim ise kaçışımız yoktu.
neyse konuyu şuraya bağlamak istiyorum. başkan eğer reklam yaptırma hastası olsaydı kapısında "başkan bize bir haber ver" diye bekleyen çoğu sözüm ona gazeteci ve/veya televizyonculara iki haber uçururdu ve bu konu sayfalara ve ekranlara taşınırdı diye düşünüyorum. takip ettiğim kadarıyla taşınmamış gözüküyor. dilerim argümanımı aktarabilmişimdir.
not: bu entry girildiği tarihten günümüze neredeyse 2 sene geçti. devir değişti, tabi çelik de değişti. maalesef mustafa başkan da değişti.