4
https://seyler.eksisozluk.com/...anlinin-hikayesi
hikayesi insanı hüzünlendiren basketbolcu. yaşadığı mental problemlerin sebebi kesinlikle maneviyattır. çok küçük yaşlarda annesini kaybetmiş bir çocuk ve oldukça muhtemel ilgisiz bir baba... gerçi baba ne kadar ilgili olursa olsun, anne yaklaşımı gibi bir yaklaşım sergileyebilmesi mümkün değil...
yıllar evvel bir öğrencimi aklıma getirdi yaşadığı şeyler... öğrencim de izmir'den ankara'ya koşu yapmak istiyordu. valilikten gerekli izinler kendisine verilmediğinden, çareyi bize başvurmakta bulmuştu. öğrencinin mental problemleri hemen farkedildiğinden herhangi bir izin verilme durumu söz konusu dahi değildi. dayanamayıp tıp fakültesi'nden bir hocamdan kendisi için randevu almıştım. çocuğumuz derhal gözetim altına alınmıştı. maalesef durumu o kadar ciddiydi... birkaç ay hastanede gözetim altında tutulduktan sonra taburcu edilmişti. bir daha da hiç görmedim kendisini. öğrendiğim kadarıyla sonradan okulu da bıraktı. şimdi nerede ve ne durumda bilmiyorum. onun da yaşadığı problemlerin arka planında paramparça bir aile, hiç ilgi görmeden kendi kendine büyümüş olmak vardı.
demem o ki renktaşlar, bu çocuklar yaşadıklarından ötürü suçlanacak en son kişiler. bunlara devletin kurumlarının sahip çıkması lazım. bu çocuk bir şekilde gündeme oturdu ve kamuoyu baskısından dolayı elinden tutulacak muhtemelen. ama bu çocuğun durumunda olup ta hiç kimsenin farketmediği, farketse de görmezden geldiği o kadar çok çocuk var ki... hayat maalesef ki herkese aynı şansı tanımıyor...
hikayesi insanı hüzünlendiren basketbolcu. yaşadığı mental problemlerin sebebi kesinlikle maneviyattır. çok küçük yaşlarda annesini kaybetmiş bir çocuk ve oldukça muhtemel ilgisiz bir baba... gerçi baba ne kadar ilgili olursa olsun, anne yaklaşımı gibi bir yaklaşım sergileyebilmesi mümkün değil...
yıllar evvel bir öğrencimi aklıma getirdi yaşadığı şeyler... öğrencim de izmir'den ankara'ya koşu yapmak istiyordu. valilikten gerekli izinler kendisine verilmediğinden, çareyi bize başvurmakta bulmuştu. öğrencinin mental problemleri hemen farkedildiğinden herhangi bir izin verilme durumu söz konusu dahi değildi. dayanamayıp tıp fakültesi'nden bir hocamdan kendisi için randevu almıştım. çocuğumuz derhal gözetim altına alınmıştı. maalesef durumu o kadar ciddiydi... birkaç ay hastanede gözetim altında tutulduktan sonra taburcu edilmişti. bir daha da hiç görmedim kendisini. öğrendiğim kadarıyla sonradan okulu da bıraktı. şimdi nerede ve ne durumda bilmiyorum. onun da yaşadığı problemlerin arka planında paramparça bir aile, hiç ilgi görmeden kendi kendine büyümüş olmak vardı.
demem o ki renktaşlar, bu çocuklar yaşadıklarından ötürü suçlanacak en son kişiler. bunlara devletin kurumlarının sahip çıkması lazım. bu çocuk bir şekilde gündeme oturdu ve kamuoyu baskısından dolayı elinden tutulacak muhtemelen. ama bu çocuğun durumunda olup ta hiç kimsenin farketmediği, farketse de görmezden geldiği o kadar çok çocuk var ki... hayat maalesef ki herkese aynı şansı tanımıyor...
