1
hakkında şu ana kadar sözlükte yazılmamasına şaşırdığım, en az maurizio zamparini ya da luciano gaucci kadar orijinal bir presidente.
1992'de cagliari'nin başına geçtiğinde henüz 36 yaşında bir tıfıldır ki bu onu tarihin en genç serie a başkanı yapar. o yaşta bu işi nasıl başardığında gelince kendisi tıpkı massimo moratti gibi bir "babam sağ olsun"cu. (muhterem pederinin tarım alanında faaliyet gösteren bir holdingi var imiş.)
https://i.hizliresim.com/PlNRr5.jpg
kulübü 2014'te bırakana kadar geçen 22 senelik sürede "il mangiallenatori"* diye anılmasına sebebiyet verecek şekilde tam 36 hocanın kanına girmişliği vardır. konu hakkında "ne diyebilirim ki? hocalar karpuza benzerler; dışarıdan bakıp nasıl olduklarını anlayamazsınız..." şeklinde bir savunması var. yine de cagliari gibi vasat bir kulübe güzel günler yaşattığı da olmuştur. vasat kulüp diyorum çünkü efsanevi gigi riva döneminde kazandıkları tek şampiyonluğu bir kenara bırakırsan cagliari'nin müzesi tamtakır kuru bakır. cellino dönemindeyse kulübün gördüğü bir uefa kupası yarı finali var (1994). güzel günlerden kastım buydu, bitti. allah bereket versin, cagliari'deb bahsediyoruz. fakat onun orijinalliği başarılarından veya başarısızlıklarından değil, batıl inançlarından ve hüsnükuruntularından ileri geliyor.
kendisi birçok italyan gibi "17" sayısını uğursuz sayıyor. (bu batıl inancın kökeniyse romen rakamlarına ve latinceye dayanıyor. 17'nin romen rakamlarındaki yazılış şekli olan "xvii"nin anagramlarından biri olan "xivi" latincede "ben mevtayım" anlamına geliyor.) olabilir. çoğu insanın batıl inancı veya en azından totemi vardır. fakat cellino ipin ucunu kaçıran cinsten. 2000-2001 sezonunda françois modesto, 17 numaralı formayı sırtına geçirince ve dahi o sezon serie b'de hayatta kalma mücadelesi veren cagliari, küme düşme hattıyla dans etmeye başlayınca cellino'nun kafasının tası atıyor ve 17 numaralı formayı yasaklıyor. olay bununla da sınırlı değil. sant’elia stadındaki 17 numaralı koltuklar 16b olarak güncelleniyorlar. 2011-2012 sezonunun ilk yarısında oynanacak cagliari-novara maçı 17 eylül'e rast gelince cellino, laneti kırmak için, taraftarlara mor kıyafetlerle maç izlemeye gelmelerini telkin ediyor. işe yaramış olacak ki maçı cagliari 2-0 kazanıyor. cellino'nun ilk lanet kırışı bu değil tabii. 2004'te serie a'ya çıkma mücadelesi veren cagliari, sezonun sondan bir önceki maçında salernitana konuk ediyor. maçı kazandığı anda serie a'ya demir atacaklar ama 1-0 geriye düşüyorlar. cellino durumu hemen çakozluyor ve havada negatif bir enerji seziyor. bir de bakıyor ki sahanın dibine reklam amaçlı iki tane araba konulmuş. bunların hemen çıkarılmasını istiyor ve bam bam bam... inter'den hatırlayacağımız david suazo ve roma'dan aşina olduğumuz esposito'nun golleriyle maçı 3-1 kazanıyorlar. maç sonu "arabaları çektirdim ve sonucunu gördünüz." diye böbürlenmeyi de ihmal etmiyor cellino.
elbette hepsi saçmalık* ama yukarıdaki araba hikayesinde olduğu gibi batıl inanışlarını körükleyen çeşitli tesadüfler de olmuyor değil. 2012'de siena'yı ağırladıkları maçta sinyor cellino, elinde sandviçiyle gidip taraftarın arasına oturuyor. sandviçinden bir ısırık alıyor ki cagliari'nin ilk golü geliyor. cellino, böyle şeylerle inanmaya zaten dünden hazır. bekliyor, bekliyor ve bir ısırık daha alıyor; cagliari'nin ikinci golü geliyor. bu duruma artık taraftar da ayıkıyor ve üçüncü ısırığı alması için teşvikte bile bulunuyorlar. şaka gibi ama üçüncü ısırıkta cagliari'nin 3. golü geliyor. maçı 4-2 kazanıyorlar.
https://www.youtube.com/watch?v=icDChEP2I10
yıllar süren ve uğruna kavga etmedik insan bırakmadığı stadyum mevzularından ve de maddi konulardaki çeşitli suçlamalarla tutuklanmasından sonra yıpranmış olacak ki 2014'te cagliari'yi satıyor. lakin ne yapıyor? gidip leeds united'ı satın alıyor. buradaki ilk icraati ise başarısızlıkların ardından günah keçisi olarak seçtiği "17" mayıs doğumlu kalecileri paddy kenny'yi takımdan kovmak oluyor.
2017'de leeds'i de satıp rotayı tekrar italya'ya çeviriyor. brescia'yı satın alıyor. ilk açıklaması: "balotelli, seni istiyorum; ama kariyerinin sonunda değil!". böyle de iyimser bir ağabeyimiz. gerçi brescia'nın serie b'deki durumu da iyi değil ama olsun. cellino takımdan yok edebileceği 17'lik bir şeyler bulur.
https://i.hizliresim.com/Md4P2M.jpg
bu arada geçen yüzyılın en büyük klasik müzik kompozitörlerinden stanislao silesu annesinin amcası oluyormuş. bu dünyanın en gereksiz bilgisini şundan verdim; cellino'nun elektro gitar dıngırdattığı, maurilios isimli bir grubu var. ahanda kulaklarımızın pası silinsin:
https://www.youtube.com/watch?v=3yqvZ07I_F4
yalnız allah var, david gilmour'ı aratmamış. beğenmeyen varsa şunu verelim:
https://www.youtube.com/watch?v=3oFa2F4OYgo
1992'de cagliari'nin başına geçtiğinde henüz 36 yaşında bir tıfıldır ki bu onu tarihin en genç serie a başkanı yapar. o yaşta bu işi nasıl başardığında gelince kendisi tıpkı massimo moratti gibi bir "babam sağ olsun"cu. (muhterem pederinin tarım alanında faaliyet gösteren bir holdingi var imiş.)
https://i.hizliresim.com/PlNRr5.jpg
kulübü 2014'te bırakana kadar geçen 22 senelik sürede "il mangiallenatori"* diye anılmasına sebebiyet verecek şekilde tam 36 hocanın kanına girmişliği vardır. konu hakkında "ne diyebilirim ki? hocalar karpuza benzerler; dışarıdan bakıp nasıl olduklarını anlayamazsınız..." şeklinde bir savunması var. yine de cagliari gibi vasat bir kulübe güzel günler yaşattığı da olmuştur. vasat kulüp diyorum çünkü efsanevi gigi riva döneminde kazandıkları tek şampiyonluğu bir kenara bırakırsan cagliari'nin müzesi tamtakır kuru bakır. cellino dönemindeyse kulübün gördüğü bir uefa kupası yarı finali var (1994). güzel günlerden kastım buydu, bitti. allah bereket versin, cagliari'deb bahsediyoruz. fakat onun orijinalliği başarılarından veya başarısızlıklarından değil, batıl inançlarından ve hüsnükuruntularından ileri geliyor.
kendisi birçok italyan gibi "17" sayısını uğursuz sayıyor. (bu batıl inancın kökeniyse romen rakamlarına ve latinceye dayanıyor. 17'nin romen rakamlarındaki yazılış şekli olan "xvii"nin anagramlarından biri olan "xivi" latincede "ben mevtayım" anlamına geliyor.) olabilir. çoğu insanın batıl inancı veya en azından totemi vardır. fakat cellino ipin ucunu kaçıran cinsten. 2000-2001 sezonunda françois modesto, 17 numaralı formayı sırtına geçirince ve dahi o sezon serie b'de hayatta kalma mücadelesi veren cagliari, küme düşme hattıyla dans etmeye başlayınca cellino'nun kafasının tası atıyor ve 17 numaralı formayı yasaklıyor. olay bununla da sınırlı değil. sant’elia stadındaki 17 numaralı koltuklar 16b olarak güncelleniyorlar. 2011-2012 sezonunun ilk yarısında oynanacak cagliari-novara maçı 17 eylül'e rast gelince cellino, laneti kırmak için, taraftarlara mor kıyafetlerle maç izlemeye gelmelerini telkin ediyor. işe yaramış olacak ki maçı cagliari 2-0 kazanıyor. cellino'nun ilk lanet kırışı bu değil tabii. 2004'te serie a'ya çıkma mücadelesi veren cagliari, sezonun sondan bir önceki maçında salernitana konuk ediyor. maçı kazandığı anda serie a'ya demir atacaklar ama 1-0 geriye düşüyorlar. cellino durumu hemen çakozluyor ve havada negatif bir enerji seziyor. bir de bakıyor ki sahanın dibine reklam amaçlı iki tane araba konulmuş. bunların hemen çıkarılmasını istiyor ve bam bam bam... inter'den hatırlayacağımız david suazo ve roma'dan aşina olduğumuz esposito'nun golleriyle maçı 3-1 kazanıyorlar. maç sonu "arabaları çektirdim ve sonucunu gördünüz." diye böbürlenmeyi de ihmal etmiyor cellino.
elbette hepsi saçmalık* ama yukarıdaki araba hikayesinde olduğu gibi batıl inanışlarını körükleyen çeşitli tesadüfler de olmuyor değil. 2012'de siena'yı ağırladıkları maçta sinyor cellino, elinde sandviçiyle gidip taraftarın arasına oturuyor. sandviçinden bir ısırık alıyor ki cagliari'nin ilk golü geliyor. cellino, böyle şeylerle inanmaya zaten dünden hazır. bekliyor, bekliyor ve bir ısırık daha alıyor; cagliari'nin ikinci golü geliyor. bu duruma artık taraftar da ayıkıyor ve üçüncü ısırığı alması için teşvikte bile bulunuyorlar. şaka gibi ama üçüncü ısırıkta cagliari'nin 3. golü geliyor. maçı 4-2 kazanıyorlar.
https://www.youtube.com/watch?v=icDChEP2I10
yıllar süren ve uğruna kavga etmedik insan bırakmadığı stadyum mevzularından ve de maddi konulardaki çeşitli suçlamalarla tutuklanmasından sonra yıpranmış olacak ki 2014'te cagliari'yi satıyor. lakin ne yapıyor? gidip leeds united'ı satın alıyor. buradaki ilk icraati ise başarısızlıkların ardından günah keçisi olarak seçtiği "17" mayıs doğumlu kalecileri paddy kenny'yi takımdan kovmak oluyor.
2017'de leeds'i de satıp rotayı tekrar italya'ya çeviriyor. brescia'yı satın alıyor. ilk açıklaması: "balotelli, seni istiyorum; ama kariyerinin sonunda değil!". böyle de iyimser bir ağabeyimiz. gerçi brescia'nın serie b'deki durumu da iyi değil ama olsun. cellino takımdan yok edebileceği 17'lik bir şeyler bulur.
https://i.hizliresim.com/Md4P2M.jpg
bu arada geçen yüzyılın en büyük klasik müzik kompozitörlerinden stanislao silesu annesinin amcası oluyormuş. bu dünyanın en gereksiz bilgisini şundan verdim; cellino'nun elektro gitar dıngırdattığı, maurilios isimli bir grubu var. ahanda kulaklarımızın pası silinsin:
https://www.youtube.com/watch?v=3yqvZ07I_F4
yalnız allah var, david gilmour'ı aratmamış. beğenmeyen varsa şunu verelim:
https://www.youtube.com/watch?v=3oFa2F4OYgo
