517
herkesin görüşü, izleyişi farklı olabilir ancak şahsen sahada gayet gelişme göstermiş, hızlanma yeteneği kuvvetlenmiş, kendine daha güvenli bir latovlevici gördüm. devre arası kampındaki hazırlık maçlarında gösterdiği performansı, daha doğrusu gösterdiği gelişimi de beğenmiştim. 22 ocak 2018 kayserispor galatasaray maçındaysa ilk kez gelişimsel değil oyun olarak da tatmin edici buldum.
kanadı delik deşik edilmiş olabilir. buna itiraz edilecek pek bir şey yok. meseleyse şu, kendisinin kanadı ne kadar delik deşik edilmişse canımız ciğerimiz, süper kaplumbağamız, bulunamayan sağ bekimiz mariano'nun kanadı da o kadar delik deşik edilmiştir zira maçın son altmış dakikasını tamamen kapanarak geçirdiğimizi, takım olarak da gerek merkezden gerek her iki kanattan pozisyonlar verdiğimizi düşünürsek bunun belirleyici bir fark olduğunu söyleyemeyiz.
tıpkı ryan donk örneğinde olduğu gibi latovlevici örneğinde de taraftarlara büyük sorumluluk düşüyor. hak etmediği şekilde oyuncuyu günah keçisi ilan edip koca statta ıslıkladık. hiçbir zaman arkasında durmamamızı bir kenara bırakalım onca transfere sevgi seli yağdırırken ona sanki üvey evlatmışçasına davrandık. zaten özgüven sorunu yaşadığı bir dönemde -ağır bir sakatlık yaşadıktan sonra bize geldi- biz de düşene vurunca gayet tabii oyuncunun performansı dibe vurdu. şimdiyse hem takıma adaptasyonunun artması hem de kış kampı geçirmesi sonucu çok açık şekilde performansının arttığını görüyoruz. daha önce de konuşulmuştu bu konular ancak tekrar söyleyeyim, lato geçtiğimizn sezon ligin en iyi birkaç sol bekinden biriydi. oyun kurucu bir sol bekti. hatta o denli yüksek bir performansı vardı ki karabükspor maçlarını izlediğimde takımın en sağdan, pozisyon alakalı olsun olmasın topu lato'ya ulaştırmaya çalıştığını yani bir bakıma onu on numara olarak kullandıklarını yine birçok kez gördüm.
kendisi de ''kendimi tanıyamıyorum ve performansıma anlam veremiyorum'' tarzında bir açıklamada bulunmuş yanılmıyorsam. kendisi de potansiyelini biliyor, çok çalışması gerektiğini de biliyor. ve inanın çok da çalışıyor. fatih hoca da lato'nun antrenman performansının- özverisinin dikkat çekici olduğundan bahsetti. tüm bunlar demek oluyor ki kendisi gerçekten ait olduğu seviyeye ulaşmak için var gücüyle çalışıyor.
bizlere düşen desteklemektir diye düşünüyorum. umuyorum, istiyorum.
kanadı delik deşik edilmiş olabilir. buna itiraz edilecek pek bir şey yok. meseleyse şu, kendisinin kanadı ne kadar delik deşik edilmişse canımız ciğerimiz, süper kaplumbağamız, bulunamayan sağ bekimiz mariano'nun kanadı da o kadar delik deşik edilmiştir zira maçın son altmış dakikasını tamamen kapanarak geçirdiğimizi, takım olarak da gerek merkezden gerek her iki kanattan pozisyonlar verdiğimizi düşünürsek bunun belirleyici bir fark olduğunu söyleyemeyiz.
tıpkı ryan donk örneğinde olduğu gibi latovlevici örneğinde de taraftarlara büyük sorumluluk düşüyor. hak etmediği şekilde oyuncuyu günah keçisi ilan edip koca statta ıslıkladık. hiçbir zaman arkasında durmamamızı bir kenara bırakalım onca transfere sevgi seli yağdırırken ona sanki üvey evlatmışçasına davrandık. zaten özgüven sorunu yaşadığı bir dönemde -ağır bir sakatlık yaşadıktan sonra bize geldi- biz de düşene vurunca gayet tabii oyuncunun performansı dibe vurdu. şimdiyse hem takıma adaptasyonunun artması hem de kış kampı geçirmesi sonucu çok açık şekilde performansının arttığını görüyoruz. daha önce de konuşulmuştu bu konular ancak tekrar söyleyeyim, lato geçtiğimizn sezon ligin en iyi birkaç sol bekinden biriydi. oyun kurucu bir sol bekti. hatta o denli yüksek bir performansı vardı ki karabükspor maçlarını izlediğimde takımın en sağdan, pozisyon alakalı olsun olmasın topu lato'ya ulaştırmaya çalıştığını yani bir bakıma onu on numara olarak kullandıklarını yine birçok kez gördüm.
kendisi de ''kendimi tanıyamıyorum ve performansıma anlam veremiyorum'' tarzında bir açıklamada bulunmuş yanılmıyorsam. kendisi de potansiyelini biliyor, çok çalışması gerektiğini de biliyor. ve inanın çok da çalışıyor. fatih hoca da lato'nun antrenman performansının- özverisinin dikkat çekici olduğundan bahsetti. tüm bunlar demek oluyor ki kendisi gerçekten ait olduğu seviyeye ulaşmak için var gücüyle çalışıyor.
bizlere düşen desteklemektir diye düşünüyorum. umuyorum, istiyorum.
