114
gündem seçim,
doğrudur, genel olarak insanların önceliği futbol takımının akıbeti. zira bir teknik direktör bulmaktan dahi aciz isimler yönetiyor koca galatasaray camiasını.
fakat gerçekleşecek seçimlerin, basketbolda da armaya gönül vermiş, yakından takip eden insanlar için ayrı bir önemi daha var.
görünen o ki, can topsakal kişisinden kurtuluyor galatasaray basketbolu.
2008 senesinden beri yakalanan ivmenin tepe noktasını eurocup şampiyonluğu ile gördü galatasaray.
yöneticisinin tüm arkadan çekmelerine rağmen başardı bunu teknik heyet ve oyuncular.
tabii ki sindiremedi mevzu bahis şahıs bu durumu, o günden beri de hızla aşağıya savrulan bir halde şube.
nasıl ki, dursun özbek'ten kötüsü gelemez diye bakıyorsak başkanlık seçimlerine, basketbol için de aynısı geçerli.
bize dibi gösterdi topsakal ve sınıf arkadaşları.
artık galatasaray basketbolunun başını tekrardan yukarıya kaldırması zamanı.
avrupa'nın en ateşli basketbol arenası olarak görüldüğü günlerden, taraftarının salona gitmeye imtina ettiği bir hale düşürdüler bizi.
10 sene önce kanal 24'un linkini kovaladığı zamanlardan, maç izlemez hale getirdiler arma sevdalılarını.
fakat artık yeter..
bu senaryom, başkanın da gitmesi halinde geçerli tabii,
iyi bir başkan, görevlendirdiği doğru bir basketbol şube yöneticisi,
hepimizin aklına ve gönlüne yatacak bir koç.
son olarak biri pivot olmak üzere, iki doğru transfer.
kötü başkan, skandal yönetici, yetersiz menejer, rezalet koç ile top16 görmek üzere bu takım.
çünkü galatasaray gölgesi bile bu adamların altından ışık verecek kadar büyük.
yeter ki hep beraber farkında olalım.
sonrası ise ikinci bir eurocup neden olmasın, daha kaybedilmiş bir şey yok.
sadece biraz vizyon, üstüne düzgün idare.
haydi bizi tekrar koşturun salonlara,
haydi yahu, 'yenilmez armada' peşinde olmanın gururunu yaşayalım tekrardan.
haydi gençlik marşlarıyla inletelim kupa 2'yi.
pek tabii, yüreğimizde, büyük aşkınla;
galatasaray ulan !
doğrudur, genel olarak insanların önceliği futbol takımının akıbeti. zira bir teknik direktör bulmaktan dahi aciz isimler yönetiyor koca galatasaray camiasını.
fakat gerçekleşecek seçimlerin, basketbolda da armaya gönül vermiş, yakından takip eden insanlar için ayrı bir önemi daha var.
görünen o ki, can topsakal kişisinden kurtuluyor galatasaray basketbolu.
2008 senesinden beri yakalanan ivmenin tepe noktasını eurocup şampiyonluğu ile gördü galatasaray.
yöneticisinin tüm arkadan çekmelerine rağmen başardı bunu teknik heyet ve oyuncular.
tabii ki sindiremedi mevzu bahis şahıs bu durumu, o günden beri de hızla aşağıya savrulan bir halde şube.
nasıl ki, dursun özbek'ten kötüsü gelemez diye bakıyorsak başkanlık seçimlerine, basketbol için de aynısı geçerli.
bize dibi gösterdi topsakal ve sınıf arkadaşları.
artık galatasaray basketbolunun başını tekrardan yukarıya kaldırması zamanı.
avrupa'nın en ateşli basketbol arenası olarak görüldüğü günlerden, taraftarının salona gitmeye imtina ettiği bir hale düşürdüler bizi.
10 sene önce kanal 24'un linkini kovaladığı zamanlardan, maç izlemez hale getirdiler arma sevdalılarını.
fakat artık yeter..
bu senaryom, başkanın da gitmesi halinde geçerli tabii,
iyi bir başkan, görevlendirdiği doğru bir basketbol şube yöneticisi,
hepimizin aklına ve gönlüne yatacak bir koç.
son olarak biri pivot olmak üzere, iki doğru transfer.
kötü başkan, skandal yönetici, yetersiz menejer, rezalet koç ile top16 görmek üzere bu takım.
çünkü galatasaray gölgesi bile bu adamların altından ışık verecek kadar büyük.
yeter ki hep beraber farkında olalım.
sonrası ise ikinci bir eurocup neden olmasın, daha kaybedilmiş bir şey yok.
sadece biraz vizyon, üstüne düzgün idare.
haydi bizi tekrar koşturun salonlara,
haydi yahu, 'yenilmez armada' peşinde olmanın gururunu yaşayalım tekrardan.
haydi gençlik marşlarıyla inletelim kupa 2'yi.
pek tabii, yüreğimizde, büyük aşkınla;
galatasaray ulan !