222
işgal dahil her yolun mübah olduğu bir kulüptür. şöyle ki :
emekli sayıştay denetçisi ali ihsan saner' in "devletin malı deniz..." adlı kitabından öğrendiğimize göre fenerbahçe'nin dereağzı tesislerinin bir kısmı vakıf arazisi bir kısmı ise hazineye ait. bu kulüp türlü alavere dalavere ile kamu mallarını işgal etmektedir. ali ihsan saner'in tabiriyle "fenerbahçe kulübü' nün kamu malları üzerindeki oyunları, futboldaki taktiklerinden çok daha başarılı. kulübün başkanlarının genellikle müteahhitlerden seçilmesi rastlantı olmasa gerek."(s.159) 643 m2 lik okul yeri olarak ayrılmış arsanın işgali üzerine sn. saner isyan ediyor : "fenerbahçe kulübü' nün arsa ve arazi konusundaki iştahı bastırılacak gibi değil, bu kadar arsa ve araziyi ne yapacaklar bilemiyoruz. bir de şunu düşünüyoruz; her sene çuvallar dolusu döviz ve türk lirası vererek işe yaramaz bir sürü futbolcu alıp, ertesi yıl yok pahasına satacaklarına, devletin yakasını bırakıp biraz kendi paralarıyla arsa, arazi alsalar daha iyi olmaz mı?"(s.160)
sn. saner diğer kulüpleri de yazmış :
beşiktaş: o artık en zengin kulübümüz (sırasıyla beşiktaş plaza, fulya tesislerine iş merkezi, pendik tesisleri ve yeşilköy tesislerindeki dalavereler anlatılıyor.)
trabzonspor'a istanbul kartal' da tahsis edilen devlet arazisine değindikten sonra,
ve... galatasaray
"üç büyük kulübün kamu mallarına olan ilgisini dile getirince, elbette herkesin aklına galatasaray'ın da böyle işleri olup olmadığı gelecektir. çok şaşırtıcı gelecek ama galatasaray' ın böyle bir macerasına rastlamadık. florya tesisleri hazine'den kiralanmış, sadece spor amacıyla kullanılıyor, kirası da diğer kulüplerin kirasına göre oldukça tuzlu. pendik' te yine hazine' den deniz kıyısında kiralanan yerde gerçekten kürekçiler çalışıyor."(s.173)
emekli sayıştay denetçisi ali ihsan saner' in "devletin malı deniz..." adlı kitabından öğrendiğimize göre fenerbahçe'nin dereağzı tesislerinin bir kısmı vakıf arazisi bir kısmı ise hazineye ait. bu kulüp türlü alavere dalavere ile kamu mallarını işgal etmektedir. ali ihsan saner'in tabiriyle "fenerbahçe kulübü' nün kamu malları üzerindeki oyunları, futboldaki taktiklerinden çok daha başarılı. kulübün başkanlarının genellikle müteahhitlerden seçilmesi rastlantı olmasa gerek."(s.159) 643 m2 lik okul yeri olarak ayrılmış arsanın işgali üzerine sn. saner isyan ediyor : "fenerbahçe kulübü' nün arsa ve arazi konusundaki iştahı bastırılacak gibi değil, bu kadar arsa ve araziyi ne yapacaklar bilemiyoruz. bir de şunu düşünüyoruz; her sene çuvallar dolusu döviz ve türk lirası vererek işe yaramaz bir sürü futbolcu alıp, ertesi yıl yok pahasına satacaklarına, devletin yakasını bırakıp biraz kendi paralarıyla arsa, arazi alsalar daha iyi olmaz mı?"(s.160)
sn. saner diğer kulüpleri de yazmış :
beşiktaş: o artık en zengin kulübümüz (sırasıyla beşiktaş plaza, fulya tesislerine iş merkezi, pendik tesisleri ve yeşilköy tesislerindeki dalavereler anlatılıyor.)
trabzonspor'a istanbul kartal' da tahsis edilen devlet arazisine değindikten sonra,
ve... galatasaray
"üç büyük kulübün kamu mallarına olan ilgisini dile getirince, elbette herkesin aklına galatasaray'ın da böyle işleri olup olmadığı gelecektir. çok şaşırtıcı gelecek ama galatasaray' ın böyle bir macerasına rastlamadık. florya tesisleri hazine'den kiralanmış, sadece spor amacıyla kullanılıyor, kirası da diğer kulüplerin kirasına göre oldukça tuzlu. pendik' te yine hazine' den deniz kıyısında kiralanan yerde gerçekten kürekçiler çalışıyor."(s.173)