79
her daim canlı ve zinde olmalarını sağlayan ezeli rekabet, şehrin 15 yıla yaklaşan süper lig özlemi, diğer izmir takımlarının 2 küme aşağıda olması, küçük ve sahaya yakın stad gibi bir dolu faktörü mükemmel bir şekilde kullanarak 2017-2018 sezonunun saha dışındaki parlayan yıldızlarından biri olmayı başarmış olan kitle. ligin ilk 15 haftası itibarı ile tribünü olsun olmasın bütün gittikleri deplasmanlarda fark yaratıp döndüler. istanbul'a yapacakları deplasmanlar şimdiden merak konusu.
tabi bunlar işin tribündeki desibel boyutu. biraz yukarıdaki faktörler, biraz iyi bir tezahürat yönetimi/repertuarı üzerine kıvam tutacak kadar izmirli fanatizmi de eklenince sağlam tribün oluyor ama 15 sene önceki mevzular stad dışında devam eder mi merak konusu. 2002 sezonundaki deplasmanda ultraslan pankartını kapıp tribünde sallandırmışlardı. ultraslan da münferit taraftarın canı yanmaması için onları savunurken olaylar yatışsın diye bıraktıklarını ima eder bir şekilde ifade eder bu olayı. o gün stadın önünde/etrafında yaşananları, stadı yarı yarıya hatta daha fazla dolduran galatasaraylıların orda burda yaşadığı tacizleri, maçlara gidip geldiği bilinen bir ultraslan forum üyesinin "biraz cesur olsalar hepimiz ölmüştük" lafını bilenlerin sayısı azdır.
o maçın rövanşı olmadı, ertesi sezon ne onlar istanbul'a ne de istanbul izmir'e topluca gidip görüntü verdi. olaydan 6-7 yıl sonra, göztepe kümeden kümeye düşerken herşeye çatar hale gelen taraftarlarından 2 bıçkın gencin, alakasız bir saatte bir voleybol maçına giden 8-10 kişilik bir grup olan bizleri bıçak çekerek taciz ederek o sezonki olayları referans vermesi gibi bir dolu yaşanmışlık var hala izmir'de galatasaraylılar ve göztepeliler arasında.
tabi aradan geçen 15 yılda amigo ismail'in oğlu şöhret oldu, sebo reis en son kripto devletin kendisini hedef alan unsurlarıyla savaşmaya başlamıştı. "tribüncülük" ömrü olarak baktığında neredeyse 3 nesil değişti. inşallah 3-5 kişinin gereksiz fişteklemesiyle yine istenmeyen olaylar yaşanmaz ve birilerinin canı yanmaz...
tabi bunlar işin tribündeki desibel boyutu. biraz yukarıdaki faktörler, biraz iyi bir tezahürat yönetimi/repertuarı üzerine kıvam tutacak kadar izmirli fanatizmi de eklenince sağlam tribün oluyor ama 15 sene önceki mevzular stad dışında devam eder mi merak konusu. 2002 sezonundaki deplasmanda ultraslan pankartını kapıp tribünde sallandırmışlardı. ultraslan da münferit taraftarın canı yanmaması için onları savunurken olaylar yatışsın diye bıraktıklarını ima eder bir şekilde ifade eder bu olayı. o gün stadın önünde/etrafında yaşananları, stadı yarı yarıya hatta daha fazla dolduran galatasaraylıların orda burda yaşadığı tacizleri, maçlara gidip geldiği bilinen bir ultraslan forum üyesinin "biraz cesur olsalar hepimiz ölmüştük" lafını bilenlerin sayısı azdır.
o maçın rövanşı olmadı, ertesi sezon ne onlar istanbul'a ne de istanbul izmir'e topluca gidip görüntü verdi. olaydan 6-7 yıl sonra, göztepe kümeden kümeye düşerken herşeye çatar hale gelen taraftarlarından 2 bıçkın gencin, alakasız bir saatte bir voleybol maçına giden 8-10 kişilik bir grup olan bizleri bıçak çekerek taciz ederek o sezonki olayları referans vermesi gibi bir dolu yaşanmışlık var hala izmir'de galatasaraylılar ve göztepeliler arasında.
tabi aradan geçen 15 yılda amigo ismail'in oğlu şöhret oldu, sebo reis en son kripto devletin kendisini hedef alan unsurlarıyla savaşmaya başlamıştı. "tribüncülük" ömrü olarak baktığında neredeyse 3 nesil değişti. inşallah 3-5 kişinin gereksiz fişteklemesiyle yine istenmeyen olaylar yaşanmaz ve birilerinin canı yanmaz...