116
iki kez brezilya lig, bir kez brezilya lig kupası, bir kez libertadores ve brezilya milli takımı ile copa america kazanmış oyuncudur.
old school 10 numaranın tanımıdır. koşmaz, mücadele etmez, hatta zaman zaman formasyonda mevkisi dışına da istemli veya istemsiz çıkar. ama bunların yanında bütün bu olağanüstü serbestliği ile beraber bambaşka bir sorumluluğu vardır; takımın hücumda eli, ayağı, beyni olmak. kendi mevkisinde değilse başkasını oraya yönlendirir, kah atacağı bir pas ile arkadaşını oraya koşturur, kah liderlik vasfını konuşturarak onlara neler yapılacağından bahseder.
şimdiki 10 numaralara da takım presine katılmaları, mücadele etmeleri, geri dönüp alan ve gerekirse adam adama savunma kısmında vazife yükliyorlar. çok ayıp ediyorlar.
10 numara adam kovalar mı lan? :( 10 numara şut atar, adam geçer, gerekirse 60 metre top atar adamın ağzının içine. ya da o 60 metreyi elini kolunu sallaya sallaya pazarda yürüyormuş gibi geçer. kimse de nasıl böyle rahat diye soramaz. çünkü 10 numara olmak bunu gerektirir.
bir şekilde takımda tutup verim almayı becerebilseydik galatasaray tarihine geçebilecek kalitede bir oyuncu olacaktı. ve belki de 2000'li yılların ortalarında yaşadığımız o karanlık dönemleri en az zararla atlatabilecektik.
işte öyle değerli bir oyuncuydu.
old school 10 numaranın tanımıdır. koşmaz, mücadele etmez, hatta zaman zaman formasyonda mevkisi dışına da istemli veya istemsiz çıkar. ama bunların yanında bütün bu olağanüstü serbestliği ile beraber bambaşka bir sorumluluğu vardır; takımın hücumda eli, ayağı, beyni olmak. kendi mevkisinde değilse başkasını oraya yönlendirir, kah atacağı bir pas ile arkadaşını oraya koşturur, kah liderlik vasfını konuşturarak onlara neler yapılacağından bahseder.
şimdiki 10 numaralara da takım presine katılmaları, mücadele etmeleri, geri dönüp alan ve gerekirse adam adama savunma kısmında vazife yükliyorlar. çok ayıp ediyorlar.
10 numara adam kovalar mı lan? :( 10 numara şut atar, adam geçer, gerekirse 60 metre top atar adamın ağzının içine. ya da o 60 metreyi elini kolunu sallaya sallaya pazarda yürüyormuş gibi geçer. kimse de nasıl böyle rahat diye soramaz. çünkü 10 numara olmak bunu gerektirir.
bir şekilde takımda tutup verim almayı becerebilseydik galatasaray tarihine geçebilecek kalitede bir oyuncu olacaktı. ve belki de 2000'li yılların ortalarında yaşadığımız o karanlık dönemleri en az zararla atlatabilecektik.
işte öyle değerli bir oyuncuydu.
