11005
hakkında bazı eleştirilerimin olduğu sözlük ama allah inandırsın şöyle toparlayıp güzel bir yazıya dönüştüremedim. pek fazla dikkat çekeceğini de düşünmüyorum ama madde madde yazmaya çalışayım bari belki okuyan olur;
1- spor, bir bilimdir ve bunun da parçası olan futbol dehşet paraların döndüğü profesyonel bir iştir. futbolla yatıp kalkmamız ve çok ilgili olmamız bizi futbol otoritesi kılmaz. hatta bir dönem futbol oynayıp sessiz sedasız emekli olmuş her eski futbolcuyu dahi sanki bir alim gibi ciddiye almamız mümkün değil. tepeden tırnağa profesyoneller tarafından idare edilmesi gereken ve takım bünyesinde de liyakat kavramının en ön planda olması gereken ciddiyette bir sektör bu.
2- bu sözlükte zaman zaman vuku bulan "ben demiştim", "sen demiştin", "nasıl hala bunu dersin?" muhabbeti kadar saçma bir şey olamaz. bizim burada ne dediğimizle galatasaray'da bir şeyler değişiyorsa ve bu durum x yazarın şunu demiş oluşu ya da hala ısrarla bu iddiasını sürdürmesiyle ilgiliyse bu o yazarın değil kulübün ayıbıdır, kapatıp gidelim yani böyle saçmalık mı olur? bizim burada yarattığımız gündem, kendimizce yaptığımız tavsiye ya da teknik-taktik çıkarımlar esasında külliyen saçmalıktır. milyon euroların döndüğü, milletin birbirine girdiği önemde bir sektörün yönetim kademesinde esasında ciddiye falan da alınmaması gerekir. bizler burada sporun ve futbolun en son halkası olan eğlence sektörü, müşteri ve taraftar grubunu temsil ediyoruz. mesela arda turan'ı ciddi ciddi getirmeye niyetlenen bir yönetim sırf biz sosyal medyada kazan kaldırdık diye getiremeyecekse biz bugüne kadar yine iyi yaşamışız yani. zira iki taraftan birinde çok ciddi bir sıkıntı söz konusu.
3- tudor'u taraftar getirdiyse yönetim suçludur. televizyondaki yorumculardan veya sosyal medyada yazılan çizilenlerden etkilenip de karar alan bir teknik heyet varsa hemen şu an feshedilmelidir. burası yalnızca insanların kendince fikir belirttikleri bir ortam, dünyayı kurtarmak gibi bir misyonumuz yok, olmamalı da zaten. şayet bunu yapabiliyorsak o zaman kulübü kaldırıp halk meclisi kuralım, taraftar yönetsin kulübü. böyle saçmalık mı olur? bu iş bu kadar basitse, yani oturduğumuz yerden klavye başında da pekala bunu kotarabilecek isek, onca para nereye gidiyor o zaman? niçin insanlar yıllarını heba ediyorlar, ya da bu işin okulunu bile okuyorlar? ha bunlar olmadan, tamamen bizim gibi tipler kulübün içindeyse, ki öyle, işte tüm bunlar çok büyük problemler ama yine de bizim bu mecrada birbirimize girmemize sebep olacak şeyler değil. tudor başarısız ise hemen gönderilsin yani illa taraftar sosyal medyadan tepki mi göstersin? bu yönetimin sağduyulu ve objektif bir tudor analizi yapacak kapasitesi yok mu? yoksa kendileri de mi kapasitesiz? peki elimizden ne gelir? #dursunistifa. sonuç?
4- ilk üç maddede fikirlerimi toparlamaya çalıştım ama bu noktada biraz da dalga geçeyim. x yazar y demiş. eee? demişse demiş ne yani? hayret bir şey ya... yok yere kavga ediyoruz. tudor'u seven zihniyet, tudor'u sevmeyen zihniyet, fatih terim bilmem ne zihniyet. tamam lan anladık herkes çok inanmış davasına ama argüman-kontra argüman yerine doğrudan birbirimizi hedef alıp kavga ederek nereye varmayı planlıyoruz? vardığımız nokta neyi değiştirecek? "hadi hep beraber tek vücut olalım :(" düsturu yalnızca galatasaray taraftarlığı için olmalı yani bunun dışındaki kişisel görüşlerimiz bizi bağlar. eğlencemize bakalım yahu.
1- spor, bir bilimdir ve bunun da parçası olan futbol dehşet paraların döndüğü profesyonel bir iştir. futbolla yatıp kalkmamız ve çok ilgili olmamız bizi futbol otoritesi kılmaz. hatta bir dönem futbol oynayıp sessiz sedasız emekli olmuş her eski futbolcuyu dahi sanki bir alim gibi ciddiye almamız mümkün değil. tepeden tırnağa profesyoneller tarafından idare edilmesi gereken ve takım bünyesinde de liyakat kavramının en ön planda olması gereken ciddiyette bir sektör bu.
2- bu sözlükte zaman zaman vuku bulan "ben demiştim", "sen demiştin", "nasıl hala bunu dersin?" muhabbeti kadar saçma bir şey olamaz. bizim burada ne dediğimizle galatasaray'da bir şeyler değişiyorsa ve bu durum x yazarın şunu demiş oluşu ya da hala ısrarla bu iddiasını sürdürmesiyle ilgiliyse bu o yazarın değil kulübün ayıbıdır, kapatıp gidelim yani böyle saçmalık mı olur? bizim burada yarattığımız gündem, kendimizce yaptığımız tavsiye ya da teknik-taktik çıkarımlar esasında külliyen saçmalıktır. milyon euroların döndüğü, milletin birbirine girdiği önemde bir sektörün yönetim kademesinde esasında ciddiye falan da alınmaması gerekir. bizler burada sporun ve futbolun en son halkası olan eğlence sektörü, müşteri ve taraftar grubunu temsil ediyoruz. mesela arda turan'ı ciddi ciddi getirmeye niyetlenen bir yönetim sırf biz sosyal medyada kazan kaldırdık diye getiremeyecekse biz bugüne kadar yine iyi yaşamışız yani. zira iki taraftan birinde çok ciddi bir sıkıntı söz konusu.
3- tudor'u taraftar getirdiyse yönetim suçludur. televizyondaki yorumculardan veya sosyal medyada yazılan çizilenlerden etkilenip de karar alan bir teknik heyet varsa hemen şu an feshedilmelidir. burası yalnızca insanların kendince fikir belirttikleri bir ortam, dünyayı kurtarmak gibi bir misyonumuz yok, olmamalı da zaten. şayet bunu yapabiliyorsak o zaman kulübü kaldırıp halk meclisi kuralım, taraftar yönetsin kulübü. böyle saçmalık mı olur? bu iş bu kadar basitse, yani oturduğumuz yerden klavye başında da pekala bunu kotarabilecek isek, onca para nereye gidiyor o zaman? niçin insanlar yıllarını heba ediyorlar, ya da bu işin okulunu bile okuyorlar? ha bunlar olmadan, tamamen bizim gibi tipler kulübün içindeyse, ki öyle, işte tüm bunlar çok büyük problemler ama yine de bizim bu mecrada birbirimize girmemize sebep olacak şeyler değil. tudor başarısız ise hemen gönderilsin yani illa taraftar sosyal medyadan tepki mi göstersin? bu yönetimin sağduyulu ve objektif bir tudor analizi yapacak kapasitesi yok mu? yoksa kendileri de mi kapasitesiz? peki elimizden ne gelir? #dursunistifa. sonuç?
4- ilk üç maddede fikirlerimi toparlamaya çalıştım ama bu noktada biraz da dalga geçeyim. x yazar y demiş. eee? demişse demiş ne yani? hayret bir şey ya... yok yere kavga ediyoruz. tudor'u seven zihniyet, tudor'u sevmeyen zihniyet, fatih terim bilmem ne zihniyet. tamam lan anladık herkes çok inanmış davasına ama argüman-kontra argüman yerine doğrudan birbirimizi hedef alıp kavga ederek nereye varmayı planlıyoruz? vardığımız nokta neyi değiştirecek? "hadi hep beraber tek vücut olalım :(" düsturu yalnızca galatasaray taraftarlığı için olmalı yani bunun dışındaki kişisel görüşlerimiz bizi bağlar. eğlencemize bakalım yahu.
