• 72
    üç gün önceki spor manşet programında yine birbirinden mantıksız, birbirinden tutarsız cümleler kurarak yabancı sınırı propangası yapmaya kalkışsa da karşısındaki efendi sunucu serkan yetkin'in kontraları nedeniyle fazlasıyla tadı kaçtı. öyle ki henüz programın başında şöyle bir diyalog yaşadı:

    cem dizdar: ''aslında yabancı sınırı diye bir şey yok. kağıt üzerinde bir şey yazıldı, kağı...'' (araya serkan yetkin girdi.)

    serkan yetkin: ''zorunlu değil yani istersen yabancı oynatmazsın, diyorsun.''

    -----------error------------

    videosu: https://youtu.be/8fEF4-6OAMU?t=13m22s

    burada, yukarıdaki çaresizliğin de ötesinde daha önemli noktalar var. kısa bir kesit olmasına rağmen gayet nitelikli beden dili verileri söz konusu videoda.

    kontradan itibaren cem dizdar'ın omuzları oynamaya başlıyor. bu bir şeylerden rahatsız olduğunun göstergesi. hemen ardından da videonun 13:38 anında oturduğu yerden kendisini hafif geriye atarak iki eli havada savunma pozisyonuna geçiyor ki bu genellikle yalan söylemeye veya bir şeyleri saklamaya işarettir. buradan yola çıkarak malum yorumcunun aslında yabancı sınırı saçmalığının farkında olduğunu ancak zorlamalar, kişisel çıkarlar, koşullar gereği düşündüğünün aksini söylemek durumunda kaldığını söyleyebiliriz. ee kanalın trt spor olduğu da düşünülünce, yapbozun parçaları biraz oturuyor gibi, değil mi? (sesini de yükseltmiş ama bu zat zaten böğüren bir tip olduğundan dikkate değer bir şey değil)

    ha cem dizdar sadece bir örnek yani. medyada yabancı sınırını desteklerken gördüğünüz çoğu yorumcu tıpkı cem dizdar gibi kendilerine dayatılan(esasında menfaate dayalı bir olay) rolü oynuyorlar. kimisi şanslı olup programdaki arkadaşları şakşakçı oluyor kimisi de dizdar gibi şanssız olup ''cesur yürek''lere karşı zor durumlarda kalıyor. sonuç olaraksa hepsi gayet net gördükleri mantıksızlıklara, saçmalıklara zoraki de olsa evet diyor.

    alın size yeni türkiye özeti... 2002'den sonra biz çok özgür bir ülke olduk yav!
App Store'dan indirin Google Play'den alın