129
2017-2018 sezonunun daha hemen başı bile sayılamayacak acayip bir yaz günü bizi avrupa'dan elemiş olan omurgalı takım. en başından beri sosyal medya üzerinden seve seve, oraya gidildiğinde de güzellikle, böyle kendini resmen sevdirerek ve sempati toplayarak; sahada da seviyelerine nazaran gayet pozitif sayılabilecek bir oyunla bize hem insanlık, hem de futbol dersi vermişlerdir. gel de sinir ol yani şimdi bu adamlara, bence en başından beri hiçbir falsoları olmadı, tüm eşeklik bizde.
rakip köy takımı bile olsa kendilerine karşı gerçekten büyük takım olmanın ve bu şekilde top oynamanın bana göre iki tane başlıca yolu vardır; ya zamanının kızılyıldız'ı, steaua bükreş'i veya bugünün athletic bilbao'su gibi kendi ekolünü yaratacaksın, ya da parayı bastırıp en iyilerini alacaksın. elbette her iki yolu harmanlamak da mümkün... nasıl ki zamanında hakan şükür, arif erdem, bülent korkmaz, ümit davala ve daha nicesi gibi kendi yıldızlarımızı yaratıp üzerine hagi, popescu ve taffarel gibi dünya yıldızları getirdiysek şu an tam da ihtiyacımız olan şey bu... yok öyle galatasaray formasının olduğu her yerde vs. geyiği, rakip kim olursa olsun ismimizin hiçbir önemi yok, büyük oyuncularla büyük futbol oynamak zorundayız, çöp çöp yerliler ve vasatın biraz üstü yabancılarla ancak türkiye kupası hedeflenir, östersunds bile elenemez işte görüldüğü üzere...
ha şöyle bir çelişki de var, kendi yıldızlarımızı yaratmamız için önce birtakım isimleri gençken alıp kendilerine sabretmemiz lazım tabi doğrudur fakat ilk on birde bu tip bir ya da iki gelecek vaat eden isim olur yani koca takım bunlardan oluşmaz. bizim takım maşallah almış yürümüş elle tutulur adam yok.
ahmet çalık'larla, yasin öztekin'lerle bu iş olmaz. tamam eğer mümkünatı varsa yedekte dursunlar katkı versinler ama bize çok daha farklı bir profil lazım.
rakip köy takımı bile olsa kendilerine karşı gerçekten büyük takım olmanın ve bu şekilde top oynamanın bana göre iki tane başlıca yolu vardır; ya zamanının kızılyıldız'ı, steaua bükreş'i veya bugünün athletic bilbao'su gibi kendi ekolünü yaratacaksın, ya da parayı bastırıp en iyilerini alacaksın. elbette her iki yolu harmanlamak da mümkün... nasıl ki zamanında hakan şükür, arif erdem, bülent korkmaz, ümit davala ve daha nicesi gibi kendi yıldızlarımızı yaratıp üzerine hagi, popescu ve taffarel gibi dünya yıldızları getirdiysek şu an tam da ihtiyacımız olan şey bu... yok öyle galatasaray formasının olduğu her yerde vs. geyiği, rakip kim olursa olsun ismimizin hiçbir önemi yok, büyük oyuncularla büyük futbol oynamak zorundayız, çöp çöp yerliler ve vasatın biraz üstü yabancılarla ancak türkiye kupası hedeflenir, östersunds bile elenemez işte görüldüğü üzere...
ha şöyle bir çelişki de var, kendi yıldızlarımızı yaratmamız için önce birtakım isimleri gençken alıp kendilerine sabretmemiz lazım tabi doğrudur fakat ilk on birde bu tip bir ya da iki gelecek vaat eden isim olur yani koca takım bunlardan oluşmaz. bizim takım maşallah almış yürümüş elle tutulur adam yok.
ahmet çalık'larla, yasin öztekin'lerle bu iş olmaz. tamam eğer mümkünatı varsa yedekte dursunlar katkı versinler ama bize çok daha farklı bir profil lazım.
