• 5596
    galatasaray taraftarlarının, bazen büyük bir kısmının aşkı, mantığının önüne sıklıkla geçiyor. östersunds maçında olduğu gibi. şunu kafanıza sokun: senin orta sahanda selçuk, defansında serdar yada ahmet, sağ açığında yasin oynadığı sürece bu takım iyi futbol oynayamaz. ki bunların 3'ü sıklıkla aynı anda sahada oluyor! üstüne beklerin ve kanatların boşken uçamazsın.

    gomis'in arkasında selçuk var, daha ne olsun. yasin mi asist yapacak gomis'e. maicon yanında ahmet yada serdar oynarken iyi futbolcu olamaz. maicon popescu, song yada ujfalusi'nin yanında takılıp onların ayak işlerini iyi yaptığı sürece, mesela kramponlarını iyi taşıyabildiği sürece iyi bir partner olabilir anca.

    defans eksik, bekler boş, orta saha boş, kanatlar boş. mal ortadayken duygusallığa kapılıp derbi maçlarında yada östersunds gibi extrem yada özel maçlarda tribünler biraz doldu diye gaza gelmeyin.

    top ayağına gelince ıslıklanarak takımdan uzaklaştırılacak futbolcular:

    1.selçuk
    2.yasin
    3.ahmet
    4.serdar

    bu dörtü başta olmak üzere çok çok çok çok kötü bir kadromuz var. bunlar gönderilmedikçe ve 6 çok iyi transfer yapılmadıkça galatasaray'dan birşey olmaz. bu kadar çöp yetmezmiş gibi, fener'in dehlediği volkan şen de takıma gelirse benzin döküp kendimi yakarım. olmadı sinirden aklımı kaçırıp, kafama huni takıp elimde direksiyonla dolaşırım. bu kadar sinirlerimizle oynayıp, psikolojimizi alt üst etmeyin. hiçbir şey yapamasak bile ah ederiz. ki galatasaray'la uğraşanın işleri rast gitmez.

    evet tudor şu an kötü teknik direktör. ama kadro ortada, yönetim ortada. mou olsa ne yazar. lucescu ne yapsın. en fazla günü kurtarır.

    galatasaray taraftarı tribünde örgütlenmeli. çünkü ultraslan para karşığında, galatasaray'ı satan birkaç karaktersiz ve bu karaktersizlere uyan birkaç bin cahil apaçi ile takıma büyük zararlar veriyor. yönetim desen...

    hani dursun gitse muhtemelen yerine gelecek, abdurrahim albayrak yada onun gibi birşeyle de tüm bu olumsuzlukların ortadan kalkacağına inanmıyorum. ne kadar kızsak da galatasaray lisesi'ndeki dedeler, düğmeye basıp faruk süren, ünal aysal gibi bir winnerı takıma başkan atamadıkça bu tiyatro devam edecek gibi. ki onlar bile nedense(!) takıma büyük maddi zararlar vererek ayrıldılar. bu zararların bedelini galatasaray senelerce çekti. tıpkı içinde bulunduğumuz süreç gibi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın