85
hayatım boyunca maç başlamadan neler olacağını merak ettiğim top 5 maç içerisine girmiştir. sıralayacak olursam;
1 - real madrid (süper kupa finali)
2 - arsenal (uefa finali)
3 - real madrid (2013 çeyrek final)
4 - juventus (2014 şampiyonlar ligi grup son maçı)
5 - östersunds fk (uefa avrupa ligi 2. ön eleme rövanş maçı)
not: yalnız ne liste. 2 kez real madrid, 1 kez juventus, 1 de arsenal var.
önceden 5. sırada da leeds yarı final 2. maçı vardı 2000 uefa kupasında. bu maç ondan daha fena. şimdi, şöyle bir irdelersek;
1 - ilk maçtaki hezimet = daha önce 2-0'lık deplasman skoru ardından turu geçebilen türk takımı yok. bunun içerisine bu yazdığımız galatasaray da dahil olmak üzere, yok. ki daha önce çok takımla "köy takımı" diye dalga geçmişizdir, bu takım hakikaten köy takımı. elendiğimizde ortalığın alev aldığı trömsö de, şampiyonlar liginde yenildiğimiz astana'da yada diğerleri işte. hep "köy takımı" dediğimiz takımların kralı geldi karşımıza. adamlar bizimle eşleşince "avrupa'nın en köklü, en büyük takımlarından birisi geliyor" falan diye tantana kopardı. sonuç? 2-0. hepsinden önce skor olarak turu geçip geçemeyeceğimizin büyük merakı var bende.
2 - sneijder olayı = bu olayın (ilk maçı kaybetmenin) üzerinden 24 saat geçmeden wesley sneijder ile anlaşarak (yada wesley'in canına yetip alacağını falan bırakmasını sağlayarak) gönderdi bu yönetim. göndermek için de yapmadığı kalmadı. basını mı kullanmadı, kandırdığı taraftarı mı kullanmadı, içeriden baskı mı yapmadı, hocayla bir olup "sistem" yalanı mı ortaya atmadı, forma numarasını daha gitmeden başka oyuncuya mı vermedi neler neler. bu taraftarı bu kadar doldurmak kolay iş değil. cidden değil. peki, bunun stadda yansıması olacak mı? bu da en büyük 2. merak.
3 - belhanda durumu = sneijder gitmeden 10 numara kendisine verilince adamın instagram profiline yazılanlar fena. ciddi anlamda fena. suçu vardı yoktu bak oraya bile girmiyorum. ama bu adam senin artık sözleşmeli oyuncun, bu adamın profiline yorum olarak "10 numaramız sneijder" yazmanın ne mantığı vardı? bilmiyorum. en azından kafamda bulamıyorum. ve bence belhanda'yı küstürdük biz. şimdi en garibi, bu maçta turu geçebilmek için bel bağladığımız tek isim kendisi kaldı. kilidi açacak ki turu geçelim. ama mental olarak buna hazır mı? hiç sanmıyorum ki messi bile olsa yerinde hazır olabileceğini ben zannetmiyorum. stadda bu adama tepki verilirse iyice çöküşe geçmemiz de maç içerisinde işten bile değil. bu durum ne olacak?
4 - ultraslan durumu = beğenelim yada beğenmeyelim bu adamlar şu anda stadda toplu olarak iş yapabilen tek ekip. söz konusu galatasaray'ın menfaatiyse eğer hah işte taraftarlığın gösterileceği maç bu maç. birinci dakika çek yine üçlünü, yap şovunu. sonra başla bakalım "tudor istifa" ve "dursun özbek istifa" diye. "takım iyi gidiyor, ondan tepki vermedik" deme, takım bırak iyiyi gitmiyor bile çünkü. emin olun, östersunds fk'ye karşı biz sözlükten bir takım kursak ve çıksak bu kadar oynardık. vallahi oynardık, yaptığımız hiç bir şey yoktu ki sahada. çıkın, koyun tepkinizi diyelim ki "helal olsun" ama geçen 2 sezondaki yanlışlara devam ederlerse kan kaybederler. duruşları tribünsel anlamda önemli olduğu için 4. sıra bu arkadaşların.
5 - yönetim durumu = sadece dursun aydın özbek'ten oluşmuyor bu kadro. başkaları da var. dün mesela twitter'da florya'nın güvenlik görevlilerinden birisi istifa mektubu yayınlamış twitter'da, acaba içlerinde başka yürekten galatasaray'lı var mı verip istifasını "benden paso" diyebilecek bu maçta elendikten sonra? bu da merak no.5.
6 - dursun aydın özbek durumu = diyelim ki elendik, ne yapacak? kendisinin yerinde olsam ben şimdiye çoktan lisenin bahçesinde kendimi asmıştım. ne yapacak yada kendisi hakkında ne yapılacak? yada en ufak bir değişiklik olacak mı? çıkıp en azından bir özür dileyecek mi?
7 - igor tudor durumu = diyelim ki elendik, "başlarım sistemime, uymuyor" diyip istifa edebilecek erdemde mi?
8 - selçuk inan durumu = özellikle 8'e yazdım kutsal 8'i. çünkü önce "melo'nun agresifliği yüzünden oynayamıyor" denildi, melo gitti. sonra "ona uygun oyuncular yok takımda" denildi ve buna göre transfer de yapıldı sayılır. en son "sneijder yüzünden oynamıyor" savıydı, wes'in sahada olmadığı maçlarda biliyoruz falan tamam ayrı ama wes artık temelli gitti. sahne kendisinin boydan boya. ya çıkaracak, ya batıracak. buna göre bu adama olur da batırırsa (ki benim futbol görüşüme göre %99.999 batıracak, %0.001 oran tamamen peşpeşe 3 penaltı ve tam yerinden 2 serbest vuruş falan verilmesi ki 3 gol atsın kurtarsın) tepki falan gösterebilecek delikanlı çıkacak mı tribünde, saha kenarında, yönetimde falan?
9 - fernando muslera durumu = menajerinin italya'da bazı kulüplerle (roma - napoli) görüştüğü ve tudor'la kavga ettiği haberi geliyor sağdan soldan kulağıma ve bu kaynaklar güvendiğim isimler. olur da elenirsek ve bu kulüpler tamam derse son maçı mı olacak nando'nun bizde?
10 - benim durumum = maçı nerede izleyeceğim bile halen belirsiz (şehir olarak bile). yani perşembe sabahından istanbul'a geçip maça bilet kovalayıp girip stadda izleyebilirim de, televizyon karşısında olabilirim de.
çok karışık. neler olacak bilmiyorum, ciddi anlamda camia için kıyamet de kopabilir hiç bir şey olmadan herkes evli evine köylü köyüne de olabilir. tek bildiğim, bu turu geçmemiz için içimde %1 bile umut yok...
bizi bu hale getirenlerin allah belasını versin...
1 - real madrid (süper kupa finali)
2 - arsenal (uefa finali)
3 - real madrid (2013 çeyrek final)
4 - juventus (2014 şampiyonlar ligi grup son maçı)
5 - östersunds fk (uefa avrupa ligi 2. ön eleme rövanş maçı)
not: yalnız ne liste. 2 kez real madrid, 1 kez juventus, 1 de arsenal var.
önceden 5. sırada da leeds yarı final 2. maçı vardı 2000 uefa kupasında. bu maç ondan daha fena. şimdi, şöyle bir irdelersek;
1 - ilk maçtaki hezimet = daha önce 2-0'lık deplasman skoru ardından turu geçebilen türk takımı yok. bunun içerisine bu yazdığımız galatasaray da dahil olmak üzere, yok. ki daha önce çok takımla "köy takımı" diye dalga geçmişizdir, bu takım hakikaten köy takımı. elendiğimizde ortalığın alev aldığı trömsö de, şampiyonlar liginde yenildiğimiz astana'da yada diğerleri işte. hep "köy takımı" dediğimiz takımların kralı geldi karşımıza. adamlar bizimle eşleşince "avrupa'nın en köklü, en büyük takımlarından birisi geliyor" falan diye tantana kopardı. sonuç? 2-0. hepsinden önce skor olarak turu geçip geçemeyeceğimizin büyük merakı var bende.
2 - sneijder olayı = bu olayın (ilk maçı kaybetmenin) üzerinden 24 saat geçmeden wesley sneijder ile anlaşarak (yada wesley'in canına yetip alacağını falan bırakmasını sağlayarak) gönderdi bu yönetim. göndermek için de yapmadığı kalmadı. basını mı kullanmadı, kandırdığı taraftarı mı kullanmadı, içeriden baskı mı yapmadı, hocayla bir olup "sistem" yalanı mı ortaya atmadı, forma numarasını daha gitmeden başka oyuncuya mı vermedi neler neler. bu taraftarı bu kadar doldurmak kolay iş değil. cidden değil. peki, bunun stadda yansıması olacak mı? bu da en büyük 2. merak.
3 - belhanda durumu = sneijder gitmeden 10 numara kendisine verilince adamın instagram profiline yazılanlar fena. ciddi anlamda fena. suçu vardı yoktu bak oraya bile girmiyorum. ama bu adam senin artık sözleşmeli oyuncun, bu adamın profiline yorum olarak "10 numaramız sneijder" yazmanın ne mantığı vardı? bilmiyorum. en azından kafamda bulamıyorum. ve bence belhanda'yı küstürdük biz. şimdi en garibi, bu maçta turu geçebilmek için bel bağladığımız tek isim kendisi kaldı. kilidi açacak ki turu geçelim. ama mental olarak buna hazır mı? hiç sanmıyorum ki messi bile olsa yerinde hazır olabileceğini ben zannetmiyorum. stadda bu adama tepki verilirse iyice çöküşe geçmemiz de maç içerisinde işten bile değil. bu durum ne olacak?
4 - ultraslan durumu = beğenelim yada beğenmeyelim bu adamlar şu anda stadda toplu olarak iş yapabilen tek ekip. söz konusu galatasaray'ın menfaatiyse eğer hah işte taraftarlığın gösterileceği maç bu maç. birinci dakika çek yine üçlünü, yap şovunu. sonra başla bakalım "tudor istifa" ve "dursun özbek istifa" diye. "takım iyi gidiyor, ondan tepki vermedik" deme, takım bırak iyiyi gitmiyor bile çünkü. emin olun, östersunds fk'ye karşı biz sözlükten bir takım kursak ve çıksak bu kadar oynardık. vallahi oynardık, yaptığımız hiç bir şey yoktu ki sahada. çıkın, koyun tepkinizi diyelim ki "helal olsun" ama geçen 2 sezondaki yanlışlara devam ederlerse kan kaybederler. duruşları tribünsel anlamda önemli olduğu için 4. sıra bu arkadaşların.
5 - yönetim durumu = sadece dursun aydın özbek'ten oluşmuyor bu kadro. başkaları da var. dün mesela twitter'da florya'nın güvenlik görevlilerinden birisi istifa mektubu yayınlamış twitter'da, acaba içlerinde başka yürekten galatasaray'lı var mı verip istifasını "benden paso" diyebilecek bu maçta elendikten sonra? bu da merak no.5.
6 - dursun aydın özbek durumu = diyelim ki elendik, ne yapacak? kendisinin yerinde olsam ben şimdiye çoktan lisenin bahçesinde kendimi asmıştım. ne yapacak yada kendisi hakkında ne yapılacak? yada en ufak bir değişiklik olacak mı? çıkıp en azından bir özür dileyecek mi?
7 - igor tudor durumu = diyelim ki elendik, "başlarım sistemime, uymuyor" diyip istifa edebilecek erdemde mi?
8 - selçuk inan durumu = özellikle 8'e yazdım kutsal 8'i. çünkü önce "melo'nun agresifliği yüzünden oynayamıyor" denildi, melo gitti. sonra "ona uygun oyuncular yok takımda" denildi ve buna göre transfer de yapıldı sayılır. en son "sneijder yüzünden oynamıyor" savıydı, wes'in sahada olmadığı maçlarda biliyoruz falan tamam ayrı ama wes artık temelli gitti. sahne kendisinin boydan boya. ya çıkaracak, ya batıracak. buna göre bu adama olur da batırırsa (ki benim futbol görüşüme göre %99.999 batıracak, %0.001 oran tamamen peşpeşe 3 penaltı ve tam yerinden 2 serbest vuruş falan verilmesi ki 3 gol atsın kurtarsın) tepki falan gösterebilecek delikanlı çıkacak mı tribünde, saha kenarında, yönetimde falan?
9 - fernando muslera durumu = menajerinin italya'da bazı kulüplerle (roma - napoli) görüştüğü ve tudor'la kavga ettiği haberi geliyor sağdan soldan kulağıma ve bu kaynaklar güvendiğim isimler. olur da elenirsek ve bu kulüpler tamam derse son maçı mı olacak nando'nun bizde?
10 - benim durumum = maçı nerede izleyeceğim bile halen belirsiz (şehir olarak bile). yani perşembe sabahından istanbul'a geçip maça bilet kovalayıp girip stadda izleyebilirim de, televizyon karşısında olabilirim de.
çok karışık. neler olacak bilmiyorum, ciddi anlamda camia için kıyamet de kopabilir hiç bir şey olmadan herkes evli evine köylü köyüne de olabilir. tek bildiğim, bu turu geçmemiz için içimde %1 bile umut yok...
bizi bu hale getirenlerin allah belasını versin...
