25
kimse ne hoca ne oyuncu ne başkan galatasaray'dan büyük değildir lakin;
bir başkan gider riva'da fırsat yakalar, kimsenin aklına gelmeyen işlerle geleceğe yöenlik büyük bir kaynak sağlar.
bir başkan florya'nın çimlerini kendi elleriyle sular, toprak sahayı çim yapar.
bir başkan almanya milli takım hocasını getirir ve bu hoca futbol fikrinde devrim yapar, altyapıdan üstyapıya kadar her kademeye yeni bir vizyon getirir.
onun yardımcı sonraki teknik direktör olur ve avrupa'daki başarı çıtasını öyle bir yere koyar ki koşar durursun yıllarca peşinden.
yıllarca takım kaptanlığını yapan ama bir kere bile şampiyonluk yaşayamayan hocanı alır getirirsin, eline altyapıdan yetişmiş iyi bir jenerasyon, yanına da uluslararası yıldızları koyarsın.
maaş seviyen yerel ligdeki rakiplerin üzerindedir ama 4 yıllık şampiyonluk ve uefa zaferi gelir.
bir başkan gelir önceki sezon 8. olan takımı tekrar "evladına" emanet eder, şubeleri anlayanlara emanet eder, şampiyonlukla yetinmez takımı dünya çapında yıldızlarla takviye eder, hayalleri gerçek kılar.
konsol oyunlarında oynadığımız adamları sahada izleyebildik, formalarını aldık.
o formaları fransa devlet başkanının oğlu, rooney'in oğlu, amerikada çok popüler şarkıcılar çin'liler giydi, galatasaray armasını dünyanın dört bir yanına taşıdı bu yıldızlar.
bu yıldızlar sayesinde emirates cup'a çağrıldık, marka büyüdüğü için hazırlık maçlarımızı ampır ampır takımlar yerine liverpool, inter, atletico madrid, arsenal, porto gibi takımlarla yapar olduk.
galatasaray ismini çok daha önemli yerlere taşıdı o galatasaray'dan büyük olmayan kimseler ama sonra öyle biri geldi ki; ama öyle biri...
ismiyle, sıfatıyla, yalanlarıyla, beceriksizliğiyle, daha ilk gününde gösterdiği vefasızlıkla (ali dürüst ve abdürrahim'e), galatasaray ismi üzerinden zenginleşme çabasıyla galatasaray ismini ite köpeğe alay konusu etti.
tarihindeki başarısızlık ilklerini yaşattı. yabancı sınırı olmayan yerde yerli çöplerle borç yükünü artırdı. önceki dönemde alınan adamlar dışında bonservis geliri alamadı ve alacak gibi de görülmüyor.
galatasaray 6. olduğu sezonun ardından 4. oldu, derbi kazanamadı vs ama en kötüsü, galatasaray taraftarını da vizyon açısından oldukça kötü etkiledi.
kimse galatasaray'dan büyük değildir ama biri o isme layık olup, katma değer sağlarken diğeri olanı yer ve marka kaybı yaşatır.
unuttuğum varsa affola.
bir başkan gider riva'da fırsat yakalar, kimsenin aklına gelmeyen işlerle geleceğe yöenlik büyük bir kaynak sağlar.
bir başkan florya'nın çimlerini kendi elleriyle sular, toprak sahayı çim yapar.
bir başkan almanya milli takım hocasını getirir ve bu hoca futbol fikrinde devrim yapar, altyapıdan üstyapıya kadar her kademeye yeni bir vizyon getirir.
onun yardımcı sonraki teknik direktör olur ve avrupa'daki başarı çıtasını öyle bir yere koyar ki koşar durursun yıllarca peşinden.
yıllarca takım kaptanlığını yapan ama bir kere bile şampiyonluk yaşayamayan hocanı alır getirirsin, eline altyapıdan yetişmiş iyi bir jenerasyon, yanına da uluslararası yıldızları koyarsın.
maaş seviyen yerel ligdeki rakiplerin üzerindedir ama 4 yıllık şampiyonluk ve uefa zaferi gelir.
bir başkan gelir önceki sezon 8. olan takımı tekrar "evladına" emanet eder, şubeleri anlayanlara emanet eder, şampiyonlukla yetinmez takımı dünya çapında yıldızlarla takviye eder, hayalleri gerçek kılar.
konsol oyunlarında oynadığımız adamları sahada izleyebildik, formalarını aldık.
o formaları fransa devlet başkanının oğlu, rooney'in oğlu, amerikada çok popüler şarkıcılar çin'liler giydi, galatasaray armasını dünyanın dört bir yanına taşıdı bu yıldızlar.
bu yıldızlar sayesinde emirates cup'a çağrıldık, marka büyüdüğü için hazırlık maçlarımızı ampır ampır takımlar yerine liverpool, inter, atletico madrid, arsenal, porto gibi takımlarla yapar olduk.
galatasaray ismini çok daha önemli yerlere taşıdı o galatasaray'dan büyük olmayan kimseler ama sonra öyle biri geldi ki; ama öyle biri...
ismiyle, sıfatıyla, yalanlarıyla, beceriksizliğiyle, daha ilk gününde gösterdiği vefasızlıkla (ali dürüst ve abdürrahim'e), galatasaray ismi üzerinden zenginleşme çabasıyla galatasaray ismini ite köpeğe alay konusu etti.
tarihindeki başarısızlık ilklerini yaşattı. yabancı sınırı olmayan yerde yerli çöplerle borç yükünü artırdı. önceki dönemde alınan adamlar dışında bonservis geliri alamadı ve alacak gibi de görülmüyor.
galatasaray 6. olduğu sezonun ardından 4. oldu, derbi kazanamadı vs ama en kötüsü, galatasaray taraftarını da vizyon açısından oldukça kötü etkiledi.
kimse galatasaray'dan büyük değildir ama biri o isme layık olup, katma değer sağlarken diğeri olanı yer ve marka kaybı yaşatır.
unuttuğum varsa affola.