resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 8737
    ünal aysal türkiye'nin varlığını har vurup harman savuran, yol yaptık köprü yaptık deyip üç günlük zevk sefa için, gösteriş için, akılsız seçmeni gelişiyoruz büyüyoruz martavalıyla tavlamak için ve tabi bu büyük projeleri yaptırdıkları yandaşlarına devasa maddi imkanlar temin etmek için memleketin geleceğini satan, doğmamış sabi sübyanları dahi borçlandıran, ülkeyi içine soktukları borç batağından dolayı büyük sermayenin kölesi haline getiren ve ne yazık ki öldükten sonra her şey ayan beyan ortaya çıktığı halde seçmeni tarafından hayırla yad edilen ve kendisine neşideler düzülen sağ siyasetçi profilinin spor dünyasındaki yansıması gibidir.

    daha önce söylemiştim, yine söylüyorum ünal aysal zamanında hatalar yapmasaydı duygun yarsuvat ve dursun özbek başımıza gelemezdi. kurumsallaşma dedi, gitti sözünden çıkmaması için çoluk çocuğu emir sarıgül, sedat doğan gibilerini kulübe yönetici yaptı. elit teknik adam dedi, işleyen çarka çomak soktu gitti italyanı getirdi. büyük topçular getirecez, pastamızı çilekle süsleyeceğiz dedi büyük maaşlarla sneijder'ı drogbayı başımıza sardı. maaş çıtasını yükseltti, selçuk ve burak yılmaz ve diğer yerli oyuncularla fahiş maaş sözleşmeleri yaptı. hatırlayın daha burak çin'e gitmeden nasıl defederiz diye kafa yorup duruyorduk. aldığı ya da alımına onay verdiği patates çıkan transferler şöyleydi: yiğit gökoğlan, yıllarca yattığı yerde para alan hamit altıntop, dany nounkeu, umut bulut, fahiş parayla alınan nordin amrabat, sercan yıldırım, futbolunun son baharında adeta yürümeye mecali kalmayan brezilyalı cris, basındaki kalemşorlar tarafından fransa'nın en iyi defans oyuncusu ilan edilen chedjou, burdisso, izet hajrovic, futbolun evliya çelebisi ontivero, veysel sarı, elifi görse mertek zannedecek salih dursun, godot'u beklemekten iflahı kesilen endoğan adili, yaşına göre düşünüldüğünde fahiş bonservis bedeli ve fahiş maaşla transfer edilen göt ve göbek üstadı sayın olcan adın, oynadığı birkaç maçtan sonra maaşında artış isteyen (çünkü diğerleri ondan çok çok fazla maaş alıyordu) ve durmadan arıza çıkaran 'yıldız' yasin öztekin, hangi mevkide ne oynadığı belli olmayan ve yine yüksek maaşla transfer edilen tarık çamdal, türkiye kupasında üfürükten teyyara takımlara üçer beşer sallayan goran pandev, dzemaili..

    melo, ujfalusi büyük iyi transferlerdi. arda efendi son anda gittiği için sol kanatta doğan boşluğu doldursun diyerek apar topar fahiş bir maaşla takıma kazandırılan albert riera da her ne kadar sonradan sol bek olarak katkı sağlasa da iyi transferdi. sneijder', drogbaya kim burun kıvırabilirdi. ancak ne yazık ki biz chelsea, m. city ya da los galaktikos değildik. bir atımlık kurşunumuz vardı onu da bu gibilerine veremezdik. nitekim onlara verilen paralar, onların şahıslarına ilişkin maliyet olmanın ötesine geçti. çünkü yerli futbolcularla da döviz üzerinden yapılan ve drogba ve sneijder transferlerinden sonra giderek artan maaşlar bizi zor durumda bırakacaktı. dünya genelindeki siyasi, ekonomik krizler vs yüzünden artan kurla birlikte bu maaliyet tahammül edilemez boyutlara geldi. telles ve bruma bir scout başarısı değildi nitekim biri 6'ya diğeri de 12'ye alınmıştı. arda turan'a gelince ucuza gittiğini bile söylemek mümkün. aysal'ın başarısı değildi. ta delnan zamanında bir transfer teklifi olmuştu ancak kabul edilmemişti.

    ne yazık ki ünal aysal kağıttan bir kaplan çıktı, yaptıkları ve yapamadıkları ile kendi sonunu hazırladı. bırakmak zorunda kaldı. aysal'ın kurduğu sistem işlerin hep yolunda gideceği, şampiyon olup şampiyonlar ligine gideceğimiz varsayımına dayandığından ve türkiye'deki spor üzerindeki siyasi baskıyı hesaba katmadığı için bariz bir kumardı. diğer kulüplerle taraftarın gazını almak için lüzümsuz polemiklere girdi. galatasaraya da büyük borç bırakıp gitti.
App Store'dan indirin Google Play'den alın