370
öncelikle belirteyim ki galatasaray'da futbol aklı olmadan yapılan bir transfer olsa da çok iyi bir oyuncu.
st. ettiene'de oynadığı dönemlerde ligue 1'in her hafta maç özetlerini eksiksiz izlerdim. gençken boştuk, kafa rahattı hollanda'yı bile izliyordum eksiksiz. groningen'de suarez'ler ajax'ta huntelaar'lar daha garibanken vay be ne topçular var aslında diye düşünürdüm. neyse konumuza dönelim. gomis lyon'a gitti st.ettiene'de aktığı için ve sonra hatırlarsınız 2 sene önce falan sözleşmesi bitmişti ve biz de ilgileniyorduk. işte tam o noktada getirebilseydik çok coşulacak ve yükselinecek bir transfer olurdu. ama adam türkiye'ye gelmek yerine swensea de olsa (o dönem, bu sezonki gibi küme düşme mücadelesi veren bir takım değildi.) premier ligi seçti. swensea'de istediği gibi gitmedi işler ve marsilya'da çıkış aradı. nitekim de geçen sezon 20 gol atarak o çıkışı yakaladı.
şimdi alt alta avantajlarını ve dezavantajlarını (oyuncunun değil transferin) yazayım.
avantaj:
- gerçekten forvet gibi forvet. tüm kariyerini bir kenara bırakırsak çok basit bir örnekle: geçen sezon lorient'e attığı golü şu an ne eren ne podolski'nin atacağını düşünmüyorum.
- tipi, tarzı ve gol sevinciyle falan tam galatasaray taraftarıyla özel bağ kuracak profilde bir adam.
- ligimize çok uygun. sadece tipiyle bile rakip stoperleri altına sıçırtır. predator filmindeki predator'a benziyor. saçma sapan bir aksilik olmazsa gücüyle, golcülüğüyle ve yıpratıcılığıyla ligin altını üstüne getirebilir.
- yaşı 31 ama 2 sene süper performans verebilir.
- şampiyonluk yaşamamış ama taraftarı sağlam klüplerde (st. ettiene, marsilya) forma giymiş bir isim. taraftar baskısına aşinadır. ayrıca şampiyonluk açlığıyla gelecektir.
dezavantaj:
- galatasaray tarafından bir futbol aklıyla; ''evet biz böyle bir futbol mentalitesine sahibiz ve aradığımız forvet kesin budur.'' anlayışıyla yapılmış bir transfer değil. ''seneye kesin sportif başarı gelmeli yoksa bizi duman ederler. o yüzden boşver galatasaray'ın uzun vadeli istikbalini bize hemen bomba transfer lazım.'' mantığı ile yapılmış bir transfer.
- genç adam bulmuyoruz veya üretmiyoruz. yine 28-31 bandında alabileceğimiz yıldızlara paraları bayılıyoruz.
- avantajlar arasında 31 yaşında ama demiştim. bu amasız hali: 31 yaşında.. tam bu noktada sözleşme uzunluğu nedir diye soruyor insan. 3-4 seneyse sıkıntı var. bence bu adam 2 sene oynar, 3. de aurelien chedjou'ya bağlar.
- maaş. galatasaray'ı en çok yoran şey maaşlardır. bu adam da nereden baksan 3-3.5 hatta belki de 4 milyon euro senelik ücret alacaktır.
evet durum bu. ben olsam başka alternatiflere kesin bakardım ve sonra yan yana koyar ve karar verirdim. belki daha genç ve gelecek vaad eden bir seçenek olabilir. ama yönetime bakarsak gomis'i normal bir transfer öyküsüyle getirebilmeleri bile onlar adına büyük başarıyken ve ülkedeki üretemeyen (hele hele bu yönetimle) futbol modeli belliyken ben transferine olumsuz bakmam.
st. ettiene'de oynadığı dönemlerde ligue 1'in her hafta maç özetlerini eksiksiz izlerdim. gençken boştuk, kafa rahattı hollanda'yı bile izliyordum eksiksiz. groningen'de suarez'ler ajax'ta huntelaar'lar daha garibanken vay be ne topçular var aslında diye düşünürdüm. neyse konumuza dönelim. gomis lyon'a gitti st.ettiene'de aktığı için ve sonra hatırlarsınız 2 sene önce falan sözleşmesi bitmişti ve biz de ilgileniyorduk. işte tam o noktada getirebilseydik çok coşulacak ve yükselinecek bir transfer olurdu. ama adam türkiye'ye gelmek yerine swensea de olsa (o dönem, bu sezonki gibi küme düşme mücadelesi veren bir takım değildi.) premier ligi seçti. swensea'de istediği gibi gitmedi işler ve marsilya'da çıkış aradı. nitekim de geçen sezon 20 gol atarak o çıkışı yakaladı.
şimdi alt alta avantajlarını ve dezavantajlarını (oyuncunun değil transferin) yazayım.
avantaj:
- gerçekten forvet gibi forvet. tüm kariyerini bir kenara bırakırsak çok basit bir örnekle: geçen sezon lorient'e attığı golü şu an ne eren ne podolski'nin atacağını düşünmüyorum.
- tipi, tarzı ve gol sevinciyle falan tam galatasaray taraftarıyla özel bağ kuracak profilde bir adam.
- ligimize çok uygun. sadece tipiyle bile rakip stoperleri altına sıçırtır. predator filmindeki predator'a benziyor. saçma sapan bir aksilik olmazsa gücüyle, golcülüğüyle ve yıpratıcılığıyla ligin altını üstüne getirebilir.
- yaşı 31 ama 2 sene süper performans verebilir.
- şampiyonluk yaşamamış ama taraftarı sağlam klüplerde (st. ettiene, marsilya) forma giymiş bir isim. taraftar baskısına aşinadır. ayrıca şampiyonluk açlığıyla gelecektir.
dezavantaj:
- galatasaray tarafından bir futbol aklıyla; ''evet biz böyle bir futbol mentalitesine sahibiz ve aradığımız forvet kesin budur.'' anlayışıyla yapılmış bir transfer değil. ''seneye kesin sportif başarı gelmeli yoksa bizi duman ederler. o yüzden boşver galatasaray'ın uzun vadeli istikbalini bize hemen bomba transfer lazım.'' mantığı ile yapılmış bir transfer.
- genç adam bulmuyoruz veya üretmiyoruz. yine 28-31 bandında alabileceğimiz yıldızlara paraları bayılıyoruz.
- avantajlar arasında 31 yaşında ama demiştim. bu amasız hali: 31 yaşında.. tam bu noktada sözleşme uzunluğu nedir diye soruyor insan. 3-4 seneyse sıkıntı var. bence bu adam 2 sene oynar, 3. de aurelien chedjou'ya bağlar.
- maaş. galatasaray'ı en çok yoran şey maaşlardır. bu adam da nereden baksan 3-3.5 hatta belki de 4 milyon euro senelik ücret alacaktır.
evet durum bu. ben olsam başka alternatiflere kesin bakardım ve sonra yan yana koyar ve karar verirdim. belki daha genç ve gelecek vaad eden bir seçenek olabilir. ama yönetime bakarsak gomis'i normal bir transfer öyküsüyle getirebilmeleri bile onlar adına büyük başarıyken ve ülkedeki üretemeyen (hele hele bu yönetimle) futbol modeli belliyken ben transferine olumsuz bakmam.