437
bruma ile sözleşme yenilense, ferri gibi takıma güç katacak 1-2 transfer yapılsa, takımın başına lucescu geçirilse, selçuk inan-yasin-sabri gibi hizipin başını çeken isimler takımdan gönderilse... yani sıradan bir yönetimin yapacağı ilk işler yapılsa bırakın sabitlenmesinin kaldırılmasını, başlığın silinmesi talep edileceğinden asla sabitlenmemesi gerektiği kanısındayım.
bu başlık zamanında sabitlendi. üstelik de futbol takımının daha önceki kötü gidişatlarında örneği görülmemiş üzere... çünkü galatasaray o kadar kötü yönetiliyordu ki, bu günü değil geleceği yok oluyordu. yani meselenin sportif başarı ile uzaktan yakından alakası yoktu.
10 puan toplandı... hepi topu 10 puan. ve bir anda dursun aydın özbek yönetimine karşı yükselen seslerin kesilmesi istendi. ilkesizlik kabul gördü...
dursun aydın özbek istifa mı etsin istiyorsunuz? artık bu gündemi var etmek, sürekli zirvede tutmaktır göreviniz. samimiyetiniz galatasaray şampiyon olduğu gün hala aynı lafı edebiliyorsanız var olacak ve hatta takımın başında dursun aydın özbek olmasa bile tüm çarpıklıkların kaynağı genel kurula isyan edebildiğiniz gün olacak.
bu benim moderatör olarak değil, yazar veya bir galatasaraylı olarak görüşüm. sabitlenmesi talebi ile ilgili düşüncem.
sözlük malesef nasreddin hoca ile birlikte timur'a itiraza giden köy ahalisi gibi davranmıştır. moderasyon ki o zaman ben dahil değildim, kafasını çevirip baktığında arkasında kimseyi görememiştir.
bu konuyu gündem yapmak, sabit tutmak, yok edilen ilkeli davranış tarzını geri getirmek artık galatasaraylıların görevi. bu savaşı galatasaraylılar vermezse zaten anlamı kalmıyor. meydana gelen ilk çıkarda aynı galatasaray genel kurulunun adada bedava gazoz içmek uğruna yaptığı gibi dava satılıyor. bunu yaşadık. hem de bu sözlükte, adada bedava gazoz keyfi için galatasaray çıkarlarının peşkeş çekilmesini eleştiren insanların bilfiil talepleriyle yaşadık. demek ki sözlük ahalisi olarak galatasaray genel kurulundan pek de bir farkımız yok. onlar bedava galatasaray uğruna davayı satıyor, biz de toplanan 10 puan uğruna. bireysel çıkar söz konusu olduğunda galatasaray'ın önemi kalmıyormuş.
önce iğneyi kendimize batıralım. sonra çuvaldızı kullanırız.
galatasaray genel kurulundan farkımız olsun istiyorsak yönetimistifa gündemini kendi çabamızla, sürekli olarak yaratmalıyız. takım liderken bile #yönetimistifa diye bağırmalıyız. hatta ve hatta o zaman daha da güçlü bağırmalıyız. galatasaray'ın haklarını yiyenlere karşı içeride veya dışarıda kenetlenmeliyiz. farklılıklarımızı bir kenara bırakıp tek vücut olarak hayır diyebilmeliyiz. güç odağı olmalıyız. etkimizi hissettirmeliyiz. maddi olarak, bireysel olarak, taraftar olarak, siyasi odak olarak... o zaman galatasaray'ı kurtarmanın dışında türkiye'ye çok önemli bir ders vermiş oluruz.
zamanında söyledim. benim bir oyum varsa #yönetimistifa başlığının en tepeden indirilmemesinden yana kullanıyorum diye. şimdi ise tekrar söylüyorum. benim bir oyum varsa onu #yönetimistifa başlığının sabitlenmemesinden yana kullanıyorum.
bu başlık zamanında sabitlendi. üstelik de futbol takımının daha önceki kötü gidişatlarında örneği görülmemiş üzere... çünkü galatasaray o kadar kötü yönetiliyordu ki, bu günü değil geleceği yok oluyordu. yani meselenin sportif başarı ile uzaktan yakından alakası yoktu.
10 puan toplandı... hepi topu 10 puan. ve bir anda dursun aydın özbek yönetimine karşı yükselen seslerin kesilmesi istendi. ilkesizlik kabul gördü...
dursun aydın özbek istifa mı etsin istiyorsunuz? artık bu gündemi var etmek, sürekli zirvede tutmaktır göreviniz. samimiyetiniz galatasaray şampiyon olduğu gün hala aynı lafı edebiliyorsanız var olacak ve hatta takımın başında dursun aydın özbek olmasa bile tüm çarpıklıkların kaynağı genel kurula isyan edebildiğiniz gün olacak.
bu benim moderatör olarak değil, yazar veya bir galatasaraylı olarak görüşüm. sabitlenmesi talebi ile ilgili düşüncem.
sözlük malesef nasreddin hoca ile birlikte timur'a itiraza giden köy ahalisi gibi davranmıştır. moderasyon ki o zaman ben dahil değildim, kafasını çevirip baktığında arkasında kimseyi görememiştir.
bu konuyu gündem yapmak, sabit tutmak, yok edilen ilkeli davranış tarzını geri getirmek artık galatasaraylıların görevi. bu savaşı galatasaraylılar vermezse zaten anlamı kalmıyor. meydana gelen ilk çıkarda aynı galatasaray genel kurulunun adada bedava gazoz içmek uğruna yaptığı gibi dava satılıyor. bunu yaşadık. hem de bu sözlükte, adada bedava gazoz keyfi için galatasaray çıkarlarının peşkeş çekilmesini eleştiren insanların bilfiil talepleriyle yaşadık. demek ki sözlük ahalisi olarak galatasaray genel kurulundan pek de bir farkımız yok. onlar bedava galatasaray uğruna davayı satıyor, biz de toplanan 10 puan uğruna. bireysel çıkar söz konusu olduğunda galatasaray'ın önemi kalmıyormuş.
önce iğneyi kendimize batıralım. sonra çuvaldızı kullanırız.
galatasaray genel kurulundan farkımız olsun istiyorsak yönetimistifa gündemini kendi çabamızla, sürekli olarak yaratmalıyız. takım liderken bile #yönetimistifa diye bağırmalıyız. hatta ve hatta o zaman daha da güçlü bağırmalıyız. galatasaray'ın haklarını yiyenlere karşı içeride veya dışarıda kenetlenmeliyiz. farklılıklarımızı bir kenara bırakıp tek vücut olarak hayır diyebilmeliyiz. güç odağı olmalıyız. etkimizi hissettirmeliyiz. maddi olarak, bireysel olarak, taraftar olarak, siyasi odak olarak... o zaman galatasaray'ı kurtarmanın dışında türkiye'ye çok önemli bir ders vermiş oluruz.
zamanında söyledim. benim bir oyum varsa #yönetimistifa başlığının en tepeden indirilmemesinden yana kullanıyorum diye. şimdi ise tekrar söylüyorum. benim bir oyum varsa onu #yönetimistifa başlığının sabitlenmemesinden yana kullanıyorum.