31
ben çocukluk dönemlerimde yaşıtlarıma göre çok çelimsizdim. sokağa çıkıp diğer arkadaşlarımla futbol oynamama müsaade etmezdi annemle babam. çok ağlardım sonunda babam dayanamayıp salonda ortalıkta ne varsa kaldırır, üçlü koltuğu kale yapar, kendisi de kaleci olurdu. ve tabi gol atmama, çalım atmama izin verirdi. özfatih gençlik spor kulubünde fizik yetersizliği yüzünden beni kadroya almazlardı.14 yaşındaydım ama yaşıtlarımın yarısı kadar boyum vardı ve çok zayıftım. futbolcu olma hayallerim de suya düştü. ben de hep kendi evimde babamın koruduğu kaleye gol attım. ve o gururla kendimi hep iyi bir futbolcu sandım. işte böyle bir şey galatasaray fenerbahçe rekabeti. galatasaray; avrupada kupalar kazanan, ismiyle maç kazanabilen dünyanın tanıdığı bir kulüp. fenerbahçe ise; sadece evinde tesadüfi olarak birkaç sefer galatasaray ı yenip kendini büyük ilan eden kulüp. fenerbahçe aynı benim gibi, tek başarısı kendi evinde babasının koruduğu kaleye attığı bir-iki golle kendini büyük sanıyor. galatasaray ise o dışarıdaki çocuklar.