2382
2016 mali tablosunda 10 milyon tl zarar etmiş olması beni hiç şaşırtmamıştır. nedenlerine gelirsek;
1 - çalışan yapısı: en yakın arkadaşlarımdan birisi 2012'deki şampiyonluktan sonra bulunduğumuz şehirde mağaza açtı bu arkadaşlarla. gerçi kendisiyle mağazayı açtıktan sonra tanıştık ve sonrasında çok yakın arkadaş olduk, şöyle ki mağazasının problemleri için birlikte sabahlara kadar kafa yormuşluğumuz vardır. bu dönemde arkadaşımın anlattıkları ürünleri açılıştan 2 hafta öncesinden beridir defalarca istemesine rağmen bir kaç koli işine yaramayacak (çocuk sweat - hastane çıkışı takımları - havlu - bornoz vs.) ürünlerin gelip asıl satış ürünlerini mağaza açılmadan 1 gün öncesine kadar göndermemeleri. yani ürünler arkadaşımın eline ulaştığında 24 saatten kısa sürede bu mağazanın açılması gerekiyormuş. sonrasında siparişlerin yanlış gönderilmesi, ilgilenilmemesi, telefonlara cevap verilmemesi, görsellerin gönderilmemesi vb. bir sürü sıkıntı yaşandı çalışanları üzerinden. şu anda aynı arkadaşım gsstore'u kapattı ve taraftar store'u var. ancak, galatasaray'daki bu "çalışan" (?) yapısındaki sıkıntı devam etmekte. telefon açmamalar, ilgisizlikler, hatalı stoklar vs. daha neler neler.
2 - ürün kalitesi: şimdi burada bir kıyaslama yapacak olsak (ülke içi olarak) nasıl yaparız bu ürün kalite sıralamasını futbol takım mağazaları üzerinden? benim sıralamam fenerbahçe - galatasaray - bursaspor - beşiktaş - trabzonspor olur. bursaspor mağazasını çok uzun zamandır gezmedim, görmedim. ancak, bursa'ya zaman zaman ailevi nedenlerden ziyaretlerimde uğrayıp gezinmişliğim vardır, içerideki ürünlerinin kumaş - baskı kalitesi gerçekten güzel beşiktaş yada trabzonspor'dan. ama bizim ürün kalitemizin fenerbahçe seviyesine en yakın zamanı nurettin kantarelli sonrasında çok kısa bir dönem sürdü. o dönemde gerçekten çok kaliteli ürünler yapıldı, eline aldığında yada üzerine giydiğinde ürünler gerçekten güzel durmaktaydı ve kumaş kalitesi çok üst düzeydi. bugün yine aynı arkadaşımın taraftar store mağazasına gitiğimde bizim ürünlerle fenerbahçe ürünlerini yan yana koyup bakıyorum, fenerbahçe'de daha kaliteli ürünler var. sadece erkek ürünleri için değil, özellikle bayan ve çocuk ürünlerinde de bu fark ortada. hello kitty anlaşması ile fena dalga geçtik ama o anlaşma bile mağazacılığın ne kadar farklı seviyelerde olduğunu gösterebiliyor.
3 - trendyol: ürünleri trendyol'a doğrudan üretim bedelinden verdikleri gibi bir söylenti var. hatta, bazı ürünleri verip "siz satarsanız biz parasını alalım" hesabının bile güdüldüğü konuşulmakta. kesin bilgim yok bu konuda.
4 - gsstore.org: siteyi yenilediler, tamam güzel. ancak, yenilenmiş halinde bir gün gezerken "mont" bölümüne geldiğimde ultraslan ürününün banner görselinde kullanıldığını gördüm. yanlış mı görüyorum acaba dedim ama yok, ua ürünü yani. şu ekte var hatta. https://pbs.twimg.com/media/CyFqwPfXAAAD3qH.jpg ki tek sorun bu da değil, (bkz: #2124883) numaralı entry'mde daha büyük problemleri de anlattım.
5 - ürün fotoğrafları: model kullanımı buradaki esas problem. evet, model kullanabilirsin diyelim tamam bunda bir problem olmasın. ama fotoğraflar büyük olasılıkla trendyol tarafından çekilen fotoğraflar (aynı modeller, aynı sabit duruşlar). hiç bir retouching vs. yok. mesela manchester united'ın sitesinde gezdiğinde ürünlerin model ile olan fotoğraflarında "kırmızı" renk tonu daha dikkat çekici hale getirmiştir bu ürünleri. biz, kalamış tesislerinde sahil kenarında yoğun güneş altında fotoğraf çekiyoruz. ürünlerin renkleri net olarak belli olmuyor çünkü güneş ciddi anlamda yoğun. bu da bir problem, yani insanlar ürünü net olarak göremiyor.
6 - ürün gönderimleri: geçen sezon (2015 - 2016) bir şampiyonlar ligi maçı için (bkz: 21 ekim 2015 galatasaray benfica maçı) maçı dışarıda izlediğim yerde bir yaşlı amca ile tanıştım. o dönemde şehirdeki gsstore halen aktif ve satışa devam ediyordu ancak kapanma arifesinde olduğu için arkadaşlar 4 yıldızlı formaları bile çok düşük rakamlarda gönderdiler ve geldiği gün tükendi ürünler. benim üzerimde vardı forma, devre arasında muhabbete koyulduk. "nereden aldın formayı?" diye sordu ben de mağazadan tedarik ettiğimi anlattım. kendisi mağazada olmadığı için arkadaşım tarafından siteye yönlendirildiği, siteden yanındaki 3 torununu göstererek "ben torunlarıma 3 tane aldım formaların çıktığı gün, bugün oldu daha gelmedi elime" şeklinde anlatınca şok oldum. gelmediği gibi mağazacılık'tan bu amcamızı aramışlar "sizin aldığınız ürünler elimizde kalmadı, biz size bunun yerine aynı bedele denk gelen bir hediye paketi sunalım" şeklinde olmuş. paketin içerisine de atkı - bere - eldiven - 1 metin oktay t-shirt falan koymuşlar. amca istemeyip parasının iadesini yada formaları isteyince "bu şekilde yardımcı olamıyoruz, ya bu paketleri gönderelim yada formayı bekleyin ancak ne zamana gelir bilemeyiz" gibi bir cevap vermişler. formaların çıkışı temmuz sonuydu. hadi temmuz'u saymayalım, ağustos - eylül - ekim'in sonu. 3 ay. 90 gün neredeyse ve ürünleri göndermeyip bu şekilde arama yapmış arkadaşlar.
7 - stok: bizdeki bu sorun devamlı var. devamlı yani. en çok satılacak ürünün üretimi az yapılır yada stoğu düşük tutulur. en az satılacak üründen en büyük stok girilir. bunu da ürünün maliyetine ve satabileceklerini düşündükleri ücrete karşı düşünerek yaptırdıkları ortada. yani satılmayacak bir ürün bile olsa maliyeti 5 tl diyelim satış fiyatı 40 lira olsun, 35 tl kâr var bu üründe diye yüksek adet üretim yaptırıp stok çakıyormuş arkadaşlar. çok satılacak ürünün maliyeti de diyelim ki 20 lira ve satışı da 50 lira olsun, bu ürünü de daha az yaptırıyorlarmış 30 tl kâr bırakıyor bize diye. böylece elimizde hiç satmadığımız üründen çakılı bir stok olurken sattığımız ürün 2 güne tükeniyor ve yeniden baskısıydı oydu buydu yaptırılıyor ancak ürüne olan ilgi kaybolunca o ürün de elde çakıyor. arkadaşım esas depoda 2009'dan kalan mont - forma dolu koliler olduğunu söylemişti, doğruluğuna da güvenir ve inanırım.
düşünün şimdi, büyük bir mağazalar zinciri var ve siz partonu yada ceo'susunuz. bu şekilde işletiliyor. ne yaparsınız? tüm elemanları gönderip sıfırdan yapılanmaya geçerim ben. internet sitesi için çalışan (site düzenleme - ürün kargolama - satış - satış sonrası vb.) sadece 2 adet çalışan varmış mesela. 2 (iki) kişi bu işleri yaparken diğer mağazacılık ofisi ne iş yapıyor? bayilerin telefonları açmıyor, maillere cevap vermiyor, stok dosyaları hatalı vs.
kısacası, 10 milyon tl zarar etmesi normaldir. hatta azdır bile. bu kadar zarar olması bu seviyede bir boykot varken iyi bile bence.
not: ben bu entry'yi girerken saat 10:23'te tarafıma gsstore'dan mesaj geldi. "trendyol butiğinde 3 al 2 öde!" diye... ya sabır, ne işim var benim arkadaşım trendyol'da? kendi sitene yapsana şu kampanyayı! belki gelecek adam 3 al 2 öde olan ürünle birlikte başka bir şey de görüp onu da alacak, trendyol'da tüm ürünlerin var mı sanki? 10 iyi abi, dua edelim bu kafayla 100 falan zarar etmediler allahtan!
1 - çalışan yapısı: en yakın arkadaşlarımdan birisi 2012'deki şampiyonluktan sonra bulunduğumuz şehirde mağaza açtı bu arkadaşlarla. gerçi kendisiyle mağazayı açtıktan sonra tanıştık ve sonrasında çok yakın arkadaş olduk, şöyle ki mağazasının problemleri için birlikte sabahlara kadar kafa yormuşluğumuz vardır. bu dönemde arkadaşımın anlattıkları ürünleri açılıştan 2 hafta öncesinden beridir defalarca istemesine rağmen bir kaç koli işine yaramayacak (çocuk sweat - hastane çıkışı takımları - havlu - bornoz vs.) ürünlerin gelip asıl satış ürünlerini mağaza açılmadan 1 gün öncesine kadar göndermemeleri. yani ürünler arkadaşımın eline ulaştığında 24 saatten kısa sürede bu mağazanın açılması gerekiyormuş. sonrasında siparişlerin yanlış gönderilmesi, ilgilenilmemesi, telefonlara cevap verilmemesi, görsellerin gönderilmemesi vb. bir sürü sıkıntı yaşandı çalışanları üzerinden. şu anda aynı arkadaşım gsstore'u kapattı ve taraftar store'u var. ancak, galatasaray'daki bu "çalışan" (?) yapısındaki sıkıntı devam etmekte. telefon açmamalar, ilgisizlikler, hatalı stoklar vs. daha neler neler.
2 - ürün kalitesi: şimdi burada bir kıyaslama yapacak olsak (ülke içi olarak) nasıl yaparız bu ürün kalite sıralamasını futbol takım mağazaları üzerinden? benim sıralamam fenerbahçe - galatasaray - bursaspor - beşiktaş - trabzonspor olur. bursaspor mağazasını çok uzun zamandır gezmedim, görmedim. ancak, bursa'ya zaman zaman ailevi nedenlerden ziyaretlerimde uğrayıp gezinmişliğim vardır, içerideki ürünlerinin kumaş - baskı kalitesi gerçekten güzel beşiktaş yada trabzonspor'dan. ama bizim ürün kalitemizin fenerbahçe seviyesine en yakın zamanı nurettin kantarelli sonrasında çok kısa bir dönem sürdü. o dönemde gerçekten çok kaliteli ürünler yapıldı, eline aldığında yada üzerine giydiğinde ürünler gerçekten güzel durmaktaydı ve kumaş kalitesi çok üst düzeydi. bugün yine aynı arkadaşımın taraftar store mağazasına gitiğimde bizim ürünlerle fenerbahçe ürünlerini yan yana koyup bakıyorum, fenerbahçe'de daha kaliteli ürünler var. sadece erkek ürünleri için değil, özellikle bayan ve çocuk ürünlerinde de bu fark ortada. hello kitty anlaşması ile fena dalga geçtik ama o anlaşma bile mağazacılığın ne kadar farklı seviyelerde olduğunu gösterebiliyor.
3 - trendyol: ürünleri trendyol'a doğrudan üretim bedelinden verdikleri gibi bir söylenti var. hatta, bazı ürünleri verip "siz satarsanız biz parasını alalım" hesabının bile güdüldüğü konuşulmakta. kesin bilgim yok bu konuda.
4 - gsstore.org: siteyi yenilediler, tamam güzel. ancak, yenilenmiş halinde bir gün gezerken "mont" bölümüne geldiğimde ultraslan ürününün banner görselinde kullanıldığını gördüm. yanlış mı görüyorum acaba dedim ama yok, ua ürünü yani. şu ekte var hatta. https://pbs.twimg.com/media/CyFqwPfXAAAD3qH.jpg ki tek sorun bu da değil, (bkz: #2124883) numaralı entry'mde daha büyük problemleri de anlattım.
5 - ürün fotoğrafları: model kullanımı buradaki esas problem. evet, model kullanabilirsin diyelim tamam bunda bir problem olmasın. ama fotoğraflar büyük olasılıkla trendyol tarafından çekilen fotoğraflar (aynı modeller, aynı sabit duruşlar). hiç bir retouching vs. yok. mesela manchester united'ın sitesinde gezdiğinde ürünlerin model ile olan fotoğraflarında "kırmızı" renk tonu daha dikkat çekici hale getirmiştir bu ürünleri. biz, kalamış tesislerinde sahil kenarında yoğun güneş altında fotoğraf çekiyoruz. ürünlerin renkleri net olarak belli olmuyor çünkü güneş ciddi anlamda yoğun. bu da bir problem, yani insanlar ürünü net olarak göremiyor.
6 - ürün gönderimleri: geçen sezon (2015 - 2016) bir şampiyonlar ligi maçı için (bkz: 21 ekim 2015 galatasaray benfica maçı) maçı dışarıda izlediğim yerde bir yaşlı amca ile tanıştım. o dönemde şehirdeki gsstore halen aktif ve satışa devam ediyordu ancak kapanma arifesinde olduğu için arkadaşlar 4 yıldızlı formaları bile çok düşük rakamlarda gönderdiler ve geldiği gün tükendi ürünler. benim üzerimde vardı forma, devre arasında muhabbete koyulduk. "nereden aldın formayı?" diye sordu ben de mağazadan tedarik ettiğimi anlattım. kendisi mağazada olmadığı için arkadaşım tarafından siteye yönlendirildiği, siteden yanındaki 3 torununu göstererek "ben torunlarıma 3 tane aldım formaların çıktığı gün, bugün oldu daha gelmedi elime" şeklinde anlatınca şok oldum. gelmediği gibi mağazacılık'tan bu amcamızı aramışlar "sizin aldığınız ürünler elimizde kalmadı, biz size bunun yerine aynı bedele denk gelen bir hediye paketi sunalım" şeklinde olmuş. paketin içerisine de atkı - bere - eldiven - 1 metin oktay t-shirt falan koymuşlar. amca istemeyip parasının iadesini yada formaları isteyince "bu şekilde yardımcı olamıyoruz, ya bu paketleri gönderelim yada formayı bekleyin ancak ne zamana gelir bilemeyiz" gibi bir cevap vermişler. formaların çıkışı temmuz sonuydu. hadi temmuz'u saymayalım, ağustos - eylül - ekim'in sonu. 3 ay. 90 gün neredeyse ve ürünleri göndermeyip bu şekilde arama yapmış arkadaşlar.
7 - stok: bizdeki bu sorun devamlı var. devamlı yani. en çok satılacak ürünün üretimi az yapılır yada stoğu düşük tutulur. en az satılacak üründen en büyük stok girilir. bunu da ürünün maliyetine ve satabileceklerini düşündükleri ücrete karşı düşünerek yaptırdıkları ortada. yani satılmayacak bir ürün bile olsa maliyeti 5 tl diyelim satış fiyatı 40 lira olsun, 35 tl kâr var bu üründe diye yüksek adet üretim yaptırıp stok çakıyormuş arkadaşlar. çok satılacak ürünün maliyeti de diyelim ki 20 lira ve satışı da 50 lira olsun, bu ürünü de daha az yaptırıyorlarmış 30 tl kâr bırakıyor bize diye. böylece elimizde hiç satmadığımız üründen çakılı bir stok olurken sattığımız ürün 2 güne tükeniyor ve yeniden baskısıydı oydu buydu yaptırılıyor ancak ürüne olan ilgi kaybolunca o ürün de elde çakıyor. arkadaşım esas depoda 2009'dan kalan mont - forma dolu koliler olduğunu söylemişti, doğruluğuna da güvenir ve inanırım.
düşünün şimdi, büyük bir mağazalar zinciri var ve siz partonu yada ceo'susunuz. bu şekilde işletiliyor. ne yaparsınız? tüm elemanları gönderip sıfırdan yapılanmaya geçerim ben. internet sitesi için çalışan (site düzenleme - ürün kargolama - satış - satış sonrası vb.) sadece 2 adet çalışan varmış mesela. 2 (iki) kişi bu işleri yaparken diğer mağazacılık ofisi ne iş yapıyor? bayilerin telefonları açmıyor, maillere cevap vermiyor, stok dosyaları hatalı vs.
kısacası, 10 milyon tl zarar etmesi normaldir. hatta azdır bile. bu kadar zarar olması bu seviyede bir boykot varken iyi bile bence.
not: ben bu entry'yi girerken saat 10:23'te tarafıma gsstore'dan mesaj geldi. "trendyol butiğinde 3 al 2 öde!" diye... ya sabır, ne işim var benim arkadaşım trendyol'da? kendi sitene yapsana şu kampanyayı! belki gelecek adam 3 al 2 öde olan ürünle birlikte başka bir şey de görüp onu da alacak, trendyol'da tüm ürünlerin var mı sanki? 10 iyi abi, dua edelim bu kafayla 100 falan zarar etmediler allahtan!
