12750
kendisi bana kalırsa, sahanın merkezindeki tüm orta saha/ofansif orta saha rollerini başarıyla oynayabilir. 4-3-1-2'nin ofansif orta sahasından tutun, 4-2-3-1'in ofansif orta sahasına; 4-4-1-1'in ofansif orta sahasından tutun, 4-1-2-1-2'nin defansif ve ofansif orta sahasına kadar başarılı bir şekilde oynayabilir.
wesley sneijder'in becerileri, çok çeşitli. öncelikle kendisinin en önemli özelliği, parlatıcı olması. yani elinizdeki çalışkan/çabalayan adamlar biraz yeteneğe sahipse eğer, sneijder ile birlikte oynarken daha fazlasına sahipmiş gibi görünüyor. cesare prandellisonrasında hamza hamzaoğluile birlikte çıkış yakalayan yasin öztekin, sneijder'e yakın oynayarak veya onun oyunlarına ayak uydurarak hayli yararlı olmuştu. sneijder hakikaten bu parlatma özelliğiyle çok öne çıkıyor.
https://tr.wikipedia.org/...onale_2010-05-22.svg bu fotoğrafa bakınca görüyoruz ki, 2010 şampiyonlar ligi finalinde oynayan 22 futbolcudan 3 tanesini izleyen yıllarda takımımıza kazandırmışız. konuya dönersek, sneijder burada oynadığı rolle hem takım arkadaşlarını parlatmıştı, hem de takımına şampiyonlar ligi şampiyonluğunu getiren önemli bir performansa imza atmıştı. sneijder, belirli bir seviyedeki takımı daha yukarıya çekebilen bir adam. attığı şutları tamamlayan forvetler gol yapabilir, kestiği pasları yakalayan forvetler veya kanatlar gol/asist üretebilir, duran toplardan yakalanacak pozisyonlarla goller bulunabilir, sneijder'in kullanabildiği fazlasıyla enstrümanı var. ancak sneijder, bu enstrümanları takımla birlikte daha rahat kullanan bir adam. elbette kendisi 20, 25, 30 metreden vurup şapkadan tavşan çıkarabilir ve bunu yaparken av mevsimi olmamasına rağmen ayı avlayabilir, ancak sneijder'in yeteneklerini göstermesi için takımın mücadele gücünün yüksek olması, takım savunmasına ve toplu hücüma yatkın olması ve kondisyonunun yüksek olması da gerekiyor. bunlar olmadığında sneijder'i bir kahraman olarak sahnede görüyoruz. bu imkanları sağladığımızda ise, hem kahraman hem kumandan sneijder'e tanık oluyoruz. gerçi bunlar olmasa da sneijder kumandanlığını bize gösteriyor, ancak verim alamıyoruz. sneijder üst düzey dribling yapabilen bir futbolcu değil. süratli değil. çalım atabiliyor dar alanda ihtiyacı olduğu zaman, ancak bunu topla giderken içeri kat ederek veya dışarı topu dürterek yapan karakterde bir oyuncu değil. sneijder gücüyle birlikte vücut çalımları atan veya rakibi sırtına alan bir futbolcu da değil. sneijder hareketini top henüz kendisine gelmeden yapmış oluyor. yapılması gereken, diğer futbolcuların boşluklara kendisini atması veya boşa kaçan arkadaşına göre tehlikeli yerlerde kendilerini konumlandırması. bunlar sağlandığı vakit sneijder, gol ve asistlerinin yanı sıra, çok daha fazla asist öncesi pas yapacaktır.
sneijder, skor üreten de bir futbolcu. gol atıyor, asist yapıyor, duran topları etkili de kullanıyor. standart iyi oyununun üzerine, bir de skor üretebilen bir adam yani sneijder. bu yanına defalarca tanık olduk. real madrid, juventus, fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor... hangisine gol atmadı ki?
sneijder'in rolüne dönersek, sneijder göbekte her işi yapabilir. evet, prandelli'nin verdiği defans önü rolü de oynayabilir. ancak önündeki adamların boş alanlara muazzam hareketlenmesi, savunma yönlerinin iyi olması, takım savunmasının üst düzey yapılması lazım. bu demek değil ki yarın sneijder'i defansif orta saha oynatalım veya prandelli haklıydı. prandelli haklı değildi, kötü de bir yönetim sergiledi bana kalırsa. tıpkı hamza hamzaoğlu gibi, mustafa denizli gibi. ama defans önünde bir sneijder de olabilir. hatta üst düzey korner kullanan biri varsa takımda, sneijder ceza sahası dışında gol arayan rolde bile kullanılabilir. sneijder'in enstrümanları çok fazla sayıda olduğundan, muhakkak yararlanacak rol bulabilirsiniz. önemli olan, geri kalan 10 oyuncunun çabası ve belirli bir seviyede olması. istikrarlı kadro yapısı ve yeteri kadar alternatif yaratabilmek.
sneijder'in ofansif orta saha yeteneklerini zaten tartışmak gereksiz. gönül isterdi ki sürpriz goller kovalayabilen iki yönlü orta saha oyuncularımız da olsaydı takımda, sneijder top almak için 10 numara oynarken çok geri gelmeseydi. ama 2016/2017 sezonu itibariyle durağan orta sahalarla veya dinamik olmasına rağmen oynatamadığımız* orta sahalarla oynuyoruz. bu sefer işin hücum yönünde iyiyiz. bruma, rodriguez ve podolski; sneijder'e uyum sağlayabiliyor. ancak orta sahamız durağan, stoperlerimiz güven vermiyor ve maalesef sağ bekte hala sabri sarıoğlu oynuyor. hücum dört kişiyle yapılmaz. savunma da dört kişiyle yapılmaz. geri kalan on oyuncumuz da belirli seviyelerde olmadıkça ve azimli olmadıkça, yeterli takım savunması ve arzulanan akın akın yapılan hücumları da yapamayız. bu şartlar sağlanamadıkça, sneijder'den de on üzeri on performans alamayacağımıza inanıyorum.
ekonomik açıdan bakarsak, sneijder'in aldığı paradan çok hamit, selçuk, chedjou gibi futbolcuların aldığı paralar ekonomik olarak galatasarayımıza zarar vermektedir. birisinin aldığı paranın karşılığı varken, diğerlerinin aldığı paranın karşılığı ya yoktur, ya da çok kısa bir süre olmuştur.
wesley sneijder'in becerileri, çok çeşitli. öncelikle kendisinin en önemli özelliği, parlatıcı olması. yani elinizdeki çalışkan/çabalayan adamlar biraz yeteneğe sahipse eğer, sneijder ile birlikte oynarken daha fazlasına sahipmiş gibi görünüyor. cesare prandellisonrasında hamza hamzaoğluile birlikte çıkış yakalayan yasin öztekin, sneijder'e yakın oynayarak veya onun oyunlarına ayak uydurarak hayli yararlı olmuştu. sneijder hakikaten bu parlatma özelliğiyle çok öne çıkıyor.
https://tr.wikipedia.org/...onale_2010-05-22.svg bu fotoğrafa bakınca görüyoruz ki, 2010 şampiyonlar ligi finalinde oynayan 22 futbolcudan 3 tanesini izleyen yıllarda takımımıza kazandırmışız. konuya dönersek, sneijder burada oynadığı rolle hem takım arkadaşlarını parlatmıştı, hem de takımına şampiyonlar ligi şampiyonluğunu getiren önemli bir performansa imza atmıştı. sneijder, belirli bir seviyedeki takımı daha yukarıya çekebilen bir adam. attığı şutları tamamlayan forvetler gol yapabilir, kestiği pasları yakalayan forvetler veya kanatlar gol/asist üretebilir, duran toplardan yakalanacak pozisyonlarla goller bulunabilir, sneijder'in kullanabildiği fazlasıyla enstrümanı var. ancak sneijder, bu enstrümanları takımla birlikte daha rahat kullanan bir adam. elbette kendisi 20, 25, 30 metreden vurup şapkadan tavşan çıkarabilir ve bunu yaparken av mevsimi olmamasına rağmen ayı avlayabilir, ancak sneijder'in yeteneklerini göstermesi için takımın mücadele gücünün yüksek olması, takım savunmasına ve toplu hücüma yatkın olması ve kondisyonunun yüksek olması da gerekiyor. bunlar olmadığında sneijder'i bir kahraman olarak sahnede görüyoruz. bu imkanları sağladığımızda ise, hem kahraman hem kumandan sneijder'e tanık oluyoruz. gerçi bunlar olmasa da sneijder kumandanlığını bize gösteriyor, ancak verim alamıyoruz. sneijder üst düzey dribling yapabilen bir futbolcu değil. süratli değil. çalım atabiliyor dar alanda ihtiyacı olduğu zaman, ancak bunu topla giderken içeri kat ederek veya dışarı topu dürterek yapan karakterde bir oyuncu değil. sneijder gücüyle birlikte vücut çalımları atan veya rakibi sırtına alan bir futbolcu da değil. sneijder hareketini top henüz kendisine gelmeden yapmış oluyor. yapılması gereken, diğer futbolcuların boşluklara kendisini atması veya boşa kaçan arkadaşına göre tehlikeli yerlerde kendilerini konumlandırması. bunlar sağlandığı vakit sneijder, gol ve asistlerinin yanı sıra, çok daha fazla asist öncesi pas yapacaktır.
sneijder, skor üreten de bir futbolcu. gol atıyor, asist yapıyor, duran topları etkili de kullanıyor. standart iyi oyununun üzerine, bir de skor üretebilen bir adam yani sneijder. bu yanına defalarca tanık olduk. real madrid, juventus, fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor... hangisine gol atmadı ki?
sneijder'in rolüne dönersek, sneijder göbekte her işi yapabilir. evet, prandelli'nin verdiği defans önü rolü de oynayabilir. ancak önündeki adamların boş alanlara muazzam hareketlenmesi, savunma yönlerinin iyi olması, takım savunmasının üst düzey yapılması lazım. bu demek değil ki yarın sneijder'i defansif orta saha oynatalım veya prandelli haklıydı. prandelli haklı değildi, kötü de bir yönetim sergiledi bana kalırsa. tıpkı hamza hamzaoğlu gibi, mustafa denizli gibi. ama defans önünde bir sneijder de olabilir. hatta üst düzey korner kullanan biri varsa takımda, sneijder ceza sahası dışında gol arayan rolde bile kullanılabilir. sneijder'in enstrümanları çok fazla sayıda olduğundan, muhakkak yararlanacak rol bulabilirsiniz. önemli olan, geri kalan 10 oyuncunun çabası ve belirli bir seviyede olması. istikrarlı kadro yapısı ve yeteri kadar alternatif yaratabilmek.
sneijder'in ofansif orta saha yeteneklerini zaten tartışmak gereksiz. gönül isterdi ki sürpriz goller kovalayabilen iki yönlü orta saha oyuncularımız da olsaydı takımda, sneijder top almak için 10 numara oynarken çok geri gelmeseydi. ama 2016/2017 sezonu itibariyle durağan orta sahalarla veya dinamik olmasına rağmen oynatamadığımız* orta sahalarla oynuyoruz. bu sefer işin hücum yönünde iyiyiz. bruma, rodriguez ve podolski; sneijder'e uyum sağlayabiliyor. ancak orta sahamız durağan, stoperlerimiz güven vermiyor ve maalesef sağ bekte hala sabri sarıoğlu oynuyor. hücum dört kişiyle yapılmaz. savunma da dört kişiyle yapılmaz. geri kalan on oyuncumuz da belirli seviyelerde olmadıkça ve azimli olmadıkça, yeterli takım savunması ve arzulanan akın akın yapılan hücumları da yapamayız. bu şartlar sağlanamadıkça, sneijder'den de on üzeri on performans alamayacağımıza inanıyorum.
ekonomik açıdan bakarsak, sneijder'in aldığı paradan çok hamit, selçuk, chedjou gibi futbolcuların aldığı paralar ekonomik olarak galatasarayımıza zarar vermektedir. birisinin aldığı paranın karşılığı varken, diğerlerinin aldığı paranın karşılığı ya yoktur, ya da çok kısa bir süre olmuştur.