17
bir basketbol maçında 20.5 handikap verilen takıma oynamıştım ve maçın son 10 saniyesinde 21 sayı fark vardı. tek baskette iş bitecek diyerekten, top benim oynadığım takımda olduğu için biraz rahattım. bizim adamlar topu oyuna soktu ve rakiple el sıkışma faslına geçti hemen. izlemesem sadece maçın sonucuna bakıp tek sayıyla yatmışız diye söverdim, ama o 10 saniyeyi izlemek benim için tam anlamıyla kabustu. centilmenliğiniz de batsın, sporun etik yönü de batsın. soksana o topu çemberden içeri dingil.
daha bunun gibi birçok hikaye olmakla beraber, beşiktaş-benfica maçında da benfica yener oynamıştım ve güzel de para gelecekti o tutsaydı. malum maç 3-3 bitti bildiğiniz üzere. totem yapıp kimseye söylememiştim o maça oynadığımı. 3-0 olunca da artık söyleyeyim dedim, vay be toteme bak nasıl işe yaradı diyerekten. devre arasında bu maçı çevirse çevirse senin kuponun çevirir dedi arkadaşlar gülerek ve tabii ki yine işe yaradı gizli güçlerim.
daha bunun gibi birçok hikaye olmakla beraber, beşiktaş-benfica maçında da benfica yener oynamıştım ve güzel de para gelecekti o tutsaydı. malum maç 3-3 bitti bildiğiniz üzere. totem yapıp kimseye söylememiştim o maça oynadığımı. 3-0 olunca da artık söyleyeyim dedim, vay be toteme bak nasıl işe yaradı diyerekten. devre arasında bu maçı çevirse çevirse senin kuponun çevirir dedi arkadaşlar gülerek ve tabii ki yine işe yaradı gizli güçlerim.
