resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 8400
    geçen sene yaz aylarında kendisini zaman zaman savunmuştum. taraftar deli gibi transfer istiyordu hamzaoğlu ise pek istemiyordu. bu tutumunun uefa'nın bakın ''ffp şemsiyesini soktuk bugün yarın açacağız'' demesinden kaynaklı bir tutum olduğunu düşünüyordum. ancak zaman, açıklamaları ve kadro tercihleri gösterdi ki uefa'nın uyarıları tutumu kendisi için sadece bir kılıfmış. ffp kıskacında olmasak da kendisi aynı tavırları sergileyecekmiş. adamın herşeyden önce bir geniş kadro alerjisi var.

    işler kötü giderken ideal 11 ile oynayıp üst üste 2-3 maç kazanınca hemen sabri bilal ve umut üçlüsünü ilk 11 e monte etmesi denayer'i kulübeye çekmesi falan gerçekten affedilir gibi değildi ve ağır evlatçılıktı. bu yaptığını da, takımın kondisyon sorununu da o zamanlar hunharca eleştirdim, eleştirdik.

    ben şimdi şuna değinmek istiyorum. geçen sene takımın en önemli sorunu kondisyondu. dakika 60 dan sonra grogi olmuş boksör gibi oynuyorduk. 90 da gol atsak 90+ da yiyorduk. kondisyon sorunundan dolayı 60. dakikalardan sonra gelen gollere engel olamıyorduk. kovulması da yaptığı umut bulut'un sözleşmesi uzamasa ben uzatırdım açıklamasından sonra %100 haklı ve doğru bir karardır. o açıklamayı bir teknik direktör ancak kendisini kovdurmak için yapar onu da belirteyim.

    peki geçen sene ne yazılıyordu. hamza hamzaoğlu hoca falan değil, takımın kondisyonuna bak. derhal kovulmalı umut vermiyor. hoca olsa takıma kondisyon yüklerdi falan filan.

    gelelim bu seneye. teknik direktörümüz jan olde riekerink yazın 1 tane kondisyoneri 1 ay denedi ve gönderdi. o kondisyonerin yüklediği kondisyonun hatrına takım 3-4 maç idare etti ancak dikkat etmişsiniz daha sonrasında geçen her maç bize hem oyun hem de kondisyon anlamında bir önceki maçı aratır hale geldi. şuan takımda bruma ve tolga ciğerci dışında 60. dakikadan sonra ayakta kalabilen 1 tane bile oyuncu yok.

    peki geçen seneye göre kadromuz daha iyi, oyun anlamında aynıyız, kondisyon anlamında geneli aynı iken sneijder, podolski gibi oyuncular kondisyon olarak geçen senenin de çok gerisinde. geçen senenin aynı dönemine göre daha az gol atıp daha çok gol yemişiz.

    geçen sene takımın kondisyonu çok kötü, hamza hoca falan değil diyenler bu sene takımın kondisyonunun geçen sene ile birebir aynı olmasına rağmen riekerink'e tek bir kelime laf söyletmedikleri gibi laf söylene de hemen saldırıyorlar.

    peki ben size soruyorum. bu tavır ikiyüzlü bir tavır değil mi?

    yani demek ki galatasaray futbol takımının başında asıl mesleği teknik direktörlük olmayan yabancı bir hoca olduğunda takımın kötü oynamasının da kondisyonunun 60 dakikalık olmasının da bir önemi yokmuş. ben bunu anlıyorum yazarların tavırlarından. çünkü aynı gerekçeler geçen sene ortlaığı yangın yerine çevirirken bu sene gözardı edilmeye çalışılıyor.

    geçen sene hamza'ya çomar, köylü,çomar çomaroğlu vs gibi şeyler yazan yazarlar riekerink'e sadece beden eğitimi öğretmeni yazılınca bile çıldırıyorlar.

    yani demek istediğim bizdeki önce bu pasaportçu, ayrımcı zihniyetin değişmesi lazım. sonra gerisi kendiliğinden gelir.

    hamza mı? şu saatten sonra bizden uzak olsun da hangi takımla ne yaparsa yapsın. galatasaray'ı çalıştıracak bir yeteneği vs zaten geçtim de zihniyete bile sahip olmadığını gerek galatasaray'ın başındayken, gerekse bursaspor'un başındayken yaptığı açıklamalar ile defalarca kanıtladı. nefret etmeye bile değmez kendisi. hatta böyle adamları ciddiye almak her açıklamasından sonra sinirlenmek hırslanmak galatasaray taraftarının vizyonuna yakışmıyor bence. gülün geçin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın