15
bu sene icerisinde ziyaret etme sansim oldu, omru hayatimda kaunas kadar basketbolla yatan basketbolla kalkan baska bir sehir gormedim.
normalde ulkenin baskenti vilnius, fakat kaunas halkina gore baskenttekiler gercek litvanyali degil, tarihsel olarak da aslinda bir leh, yani polonya kenti vilnius.
dolayisiyla basketbol ulkenin en buyuk milli gurur kaynagiyken, disariya temsilde bunun kaunas sehri uzerinden yasanmasini cok onemsiyorlar.
basketbol avrupa kitasinda bu kadar endustriyel hale gelmeden once her sene final four adayi bir takimdi zalgiris kaunas.
zira yetistirdigin oyunculari elde tutmanin cok daha kolay oldugu o donemde, tam bir oyuncu fabrikasi olarak yarismaci kimliklerini muhafaza edebiliyorlardi.
gerci sadece arvydas sabonis ismi bile anlatmaya yetip de artacaktir ne denli degerli bir okul olduklarini.
ulke ekonomisinin kucuklugu sebebiyle son yillarda biraz geride kalsalar da hala buyuk bir ekol zalgiris.
eurolig'in degisen formatiyla beraber belki de ligde takim bulunduran en kucuk sehri temsil etmelerine ragmen mucadeleye devam etmekteler.
acikcasi galatasaray'in olmadigi maclarda da ayri bir sempatiyle takip ediyorum kendilerini.
bize gelirsek eger,
cok onemli bir yol ayrimindayiz.
uzulerek goruyorum ki, bahane yaratmak icin yarisir halde olanlarimiz var.
gecen sene bizden daha dusuk bir butceyle final four oynayan, sonra da o takimin kocunu ve en degerli oyuncularini kaybetmesine ragmen, gectigimiz hafta fenerbahce'ye 34 sayi vuran baskonia bilbao gibi ornekler ortadayken, ekonomik durum, dusuk sponsporluk butceleri, yeni kurulan bir takim vb bahanelerin ardina siginmak cok acikli.
ya aglanip sizlanmaya, bu guzel areneda eziklenmeye devam edecegiz, ya da cikip parkeye adam gibi karakter koyacagiz.
benim galatasaray'imin slogani ''son topa kadar'', biz bu ismi canimizin istegi uzerine koymadik, ciktik aslanlar gibi mucadele ettik her salonda ve kaybetsek bile alkislandik gittigimiz her yerde. sonuna kadar hakedilmis bu motto elimizdeyken, basketbol kimligimizi bu dustur uzerine sekillendirme sansimiz varken, 3. ceyregin ortalarinda kopan maclar izlemek cok can yakiyor. cikin ve mucadele edin yahu, savunma yapin, muhafaze edin, tek dilegimiz bu.
yine umitvariz, herkesin herkesi yendigi bir ortamda, once zalgiris sonra dacka galibiyetleri bizi tekrardan potaya sokar.
biliyoruz ki, zaferler senin ruhunda var,
haydi bastir galatasaray;
galatasaray ulan!
edit: 24 sayi 34 ile degistirildi.
normalde ulkenin baskenti vilnius, fakat kaunas halkina gore baskenttekiler gercek litvanyali degil, tarihsel olarak da aslinda bir leh, yani polonya kenti vilnius.
dolayisiyla basketbol ulkenin en buyuk milli gurur kaynagiyken, disariya temsilde bunun kaunas sehri uzerinden yasanmasini cok onemsiyorlar.
basketbol avrupa kitasinda bu kadar endustriyel hale gelmeden once her sene final four adayi bir takimdi zalgiris kaunas.
zira yetistirdigin oyunculari elde tutmanin cok daha kolay oldugu o donemde, tam bir oyuncu fabrikasi olarak yarismaci kimliklerini muhafaza edebiliyorlardi.
gerci sadece arvydas sabonis ismi bile anlatmaya yetip de artacaktir ne denli degerli bir okul olduklarini.
ulke ekonomisinin kucuklugu sebebiyle son yillarda biraz geride kalsalar da hala buyuk bir ekol zalgiris.
eurolig'in degisen formatiyla beraber belki de ligde takim bulunduran en kucuk sehri temsil etmelerine ragmen mucadeleye devam etmekteler.
acikcasi galatasaray'in olmadigi maclarda da ayri bir sempatiyle takip ediyorum kendilerini.
bize gelirsek eger,
cok onemli bir yol ayrimindayiz.
uzulerek goruyorum ki, bahane yaratmak icin yarisir halde olanlarimiz var.
gecen sene bizden daha dusuk bir butceyle final four oynayan, sonra da o takimin kocunu ve en degerli oyuncularini kaybetmesine ragmen, gectigimiz hafta fenerbahce'ye 34 sayi vuran baskonia bilbao gibi ornekler ortadayken, ekonomik durum, dusuk sponsporluk butceleri, yeni kurulan bir takim vb bahanelerin ardina siginmak cok acikli.
ya aglanip sizlanmaya, bu guzel areneda eziklenmeye devam edecegiz, ya da cikip parkeye adam gibi karakter koyacagiz.
benim galatasaray'imin slogani ''son topa kadar'', biz bu ismi canimizin istegi uzerine koymadik, ciktik aslanlar gibi mucadele ettik her salonda ve kaybetsek bile alkislandik gittigimiz her yerde. sonuna kadar hakedilmis bu motto elimizdeyken, basketbol kimligimizi bu dustur uzerine sekillendirme sansimiz varken, 3. ceyregin ortalarinda kopan maclar izlemek cok can yakiyor. cikin ve mucadele edin yahu, savunma yapin, muhafaze edin, tek dilegimiz bu.
yine umitvariz, herkesin herkesi yendigi bir ortamda, once zalgiris sonra dacka galibiyetleri bizi tekrardan potaya sokar.
biliyoruz ki, zaferler senin ruhunda var,
haydi bastir galatasaray;
galatasaray ulan!
edit: 24 sayi 34 ile degistirildi.