1
türkiye'nin en büyük taraftar topluluğuna sahip olmasına rağmen, bu sezon hakemler tarafından durmaksızın doğranan galatasaray taraftarının artık sesini yükseltmesi gerekiyor.
bazı kişiler "iyi de takım top mu oynuyor da ligtv'ye tepki gösterelim, önce bizim takımın düzelmesi lazım" diyecekler. arkadaşlar takımımız nasıl oynarsa oynasın, hakemler art niyetli olduğu müddetçe hiçbir başarı elde etmesi mümkün değil. takımımız en kötü devre arasında iki tane adam alır durumu toparlar, fakat bizi biraz daha böyle doğrayıp, rakiplerimizi de kollamaya devam ederlerse tamamen yarış dışında kalacağız. ondan sonra takım isterse barcelona gibi oynasın, yine de şampiyonluktan bahsetmemiz söz konusu olmayacak. ondan sonra oturup ağlasak da dövünsek de fayda etmeyecek.
ayrıca takım ne kadar kötü oynarsa oynasın, sahada gösterdiği performansın karşılığını almasına müsaade edilmelidir. "sen zaten kötü oynuyorsun o zaman penaltını vermem, rakibinin oyuncusuna kart göstermem" denilmesine hak veren varsa zaten ona söylenecek bir şey yok. kaldı ki kıymetli rakiplerimizin de ahım şahım bir oyun oynadıklarını söylemek mümkün değil. hakemler sezon başından beri adil olsaydı, şimdi aramızda maksimum bir puan olurdu.
takımımız bu şekilde mağdur edilmeye devam edecekse, bizim bu lige para kazandırmamızın da bir anlamı yok. öyleyse bizim bu adaletsizliğe cevabımız da hiçbir platformdan digiturk yayınlarını takip etmemek, milyonlarca taraftar olarak bu pastaya verdiğimiz desteği tamamıyla kesmek olur. onlar da fenerleriyle beşiktaşlarıyla mutlu mesut devam ederler. keşke yönetimimiz bize yapılan bu kıyımı durduracak güçte olsaydı, fakat madem onlar bunu beceremiyor biz taraftar olarak tepkimizi koymak zorundayız.
"ama ben maçları izlemek istiyorum" diyorsanız bulut geçer diye bir arkadaş var, bir google araması yaparak 10 dakika içinde bu ihtiyacınızı giderebilirsiniz, inanın bana digiturk'ten aşağıda kalmaz. onu beğenmiyorsanız kodi diye bir program var, her türlü imkan var. yeter ki siz alternatif bulmak isteyin.
ben fırat aydınusların mete kalkavanların bizim takımımızla dalga geçip emeğimizi gaspettiği bir organizasyona para kazandırmak istemiyorum. beşiktaş karabükspor'u, antalyaspor'u, trabzonspor'u açık hakem hatalarıyla yenip, bizden 1 puanı hakem kıyağıyla koparırken; bizim trabzonspor maçında penaltımızı vermeyen bir adamın bir hafta sonra aynı pozisyona fenerbahçe lehine penaltı çalmasına seyirci kalmak istemiyorum. ilk itirazında eren'e sarı kartı tak diye çıkarıp, 10 dakika boyunca kendisine itiraz eden emre b'ye kart gösteremeyen, aynı faulü carole yaptığında sarıyı verip, ferhat öztorun yaptığında veremeyen karakter yoksunu hakemleri izlemek istemiyorum. galatasaray'ı gerçekten seven bir insanın da bu rezilliğe tepkisiz kalacağına inanmıyorum.
aleyhimize olan hatalar 20 kasım'da oynanacak olan fenerbahçe maçı'nda da devam ederse ligtv'yi süresiz olarak boykot etmeliyiz. artık lamı cimi kalmadı bu işin.
bazı kişiler "iyi de takım top mu oynuyor da ligtv'ye tepki gösterelim, önce bizim takımın düzelmesi lazım" diyecekler. arkadaşlar takımımız nasıl oynarsa oynasın, hakemler art niyetli olduğu müddetçe hiçbir başarı elde etmesi mümkün değil. takımımız en kötü devre arasında iki tane adam alır durumu toparlar, fakat bizi biraz daha böyle doğrayıp, rakiplerimizi de kollamaya devam ederlerse tamamen yarış dışında kalacağız. ondan sonra takım isterse barcelona gibi oynasın, yine de şampiyonluktan bahsetmemiz söz konusu olmayacak. ondan sonra oturup ağlasak da dövünsek de fayda etmeyecek.
ayrıca takım ne kadar kötü oynarsa oynasın, sahada gösterdiği performansın karşılığını almasına müsaade edilmelidir. "sen zaten kötü oynuyorsun o zaman penaltını vermem, rakibinin oyuncusuna kart göstermem" denilmesine hak veren varsa zaten ona söylenecek bir şey yok. kaldı ki kıymetli rakiplerimizin de ahım şahım bir oyun oynadıklarını söylemek mümkün değil. hakemler sezon başından beri adil olsaydı, şimdi aramızda maksimum bir puan olurdu.
takımımız bu şekilde mağdur edilmeye devam edecekse, bizim bu lige para kazandırmamızın da bir anlamı yok. öyleyse bizim bu adaletsizliğe cevabımız da hiçbir platformdan digiturk yayınlarını takip etmemek, milyonlarca taraftar olarak bu pastaya verdiğimiz desteği tamamıyla kesmek olur. onlar da fenerleriyle beşiktaşlarıyla mutlu mesut devam ederler. keşke yönetimimiz bize yapılan bu kıyımı durduracak güçte olsaydı, fakat madem onlar bunu beceremiyor biz taraftar olarak tepkimizi koymak zorundayız.
"ama ben maçları izlemek istiyorum" diyorsanız bulut geçer diye bir arkadaş var, bir google araması yaparak 10 dakika içinde bu ihtiyacınızı giderebilirsiniz, inanın bana digiturk'ten aşağıda kalmaz. onu beğenmiyorsanız kodi diye bir program var, her türlü imkan var. yeter ki siz alternatif bulmak isteyin.
ben fırat aydınusların mete kalkavanların bizim takımımızla dalga geçip emeğimizi gaspettiği bir organizasyona para kazandırmak istemiyorum. beşiktaş karabükspor'u, antalyaspor'u, trabzonspor'u açık hakem hatalarıyla yenip, bizden 1 puanı hakem kıyağıyla koparırken; bizim trabzonspor maçında penaltımızı vermeyen bir adamın bir hafta sonra aynı pozisyona fenerbahçe lehine penaltı çalmasına seyirci kalmak istemiyorum. ilk itirazında eren'e sarı kartı tak diye çıkarıp, 10 dakika boyunca kendisine itiraz eden emre b'ye kart gösteremeyen, aynı faulü carole yaptığında sarıyı verip, ferhat öztorun yaptığında veremeyen karakter yoksunu hakemleri izlemek istemiyorum. galatasaray'ı gerçekten seven bir insanın da bu rezilliğe tepkisiz kalacağına inanmıyorum.
aleyhimize olan hatalar 20 kasım'da oynanacak olan fenerbahçe maçı'nda da devam ederse ligtv'yi süresiz olarak boykot etmeliyiz. artık lamı cimi kalmadı bu işin.