163
https://i.hizliresim.com/7AnJXL.jpg
1997. arjantin'in geleceği olarak gösterilen 5 genç: walter samuel, juan roman riquelme, javier saviola, pablo aimar, diego placente.
walter samuel, taş gibi stoperdi. muhteşem roma kariyerinin ardından los galacticos günlerini yaşayan real madrid'e, savunma sorunlarını halletmesi için getirilmişti ama orada tutunamadı. sonra inter çöktü kendisine. kariyeri sessiz sedasız bitecek gibiyken mourinho'nun gelişiyle şampiyonlar ligi kupasını kaldırmaya nail oldu. yaşını iyice aldıktan sonra bir de basel yapıp futbol hayatını geçen sezon sonu huzur içerisinde nihayetlendirdi.
juan roman riquelme, "arıza futbolcu" tanımının tecessüm eylediği bir zat idi. (idi diyorum çünkü futbolu bırakalı 2 sene oluyor neredeyse.) balotelli'nin adı çıkmış; bu abimizin eline terelellilikte kimsecikler su dökemez. yalnız ilginçtir, riquelme saha içinde kuzu gibidir lakin soyunma odasında ve antrenmanda saykoya bağlar. maradona, pellegrini, palermo, crespo, falcioni diye giden bir listeyle kanlı bıçaklıdır. zaten bu kadar büyük yetenekteki bir adamın -villareal'i tek başına şl yarı finaline çıkarmışlığı var- kariyerinin bu kadar güdük kalmasının başka bir açıklaması da olamaz. barcelona'nın rijkaard öncesi kaotik döneminde boca'dan avrupa pazarına açılmıştı.
pre-rijkaard devrinde barça'nın eşek yüküyle para bayıldığı bir diğer arjan da saviola idi. katalanlar, tavşan diye sevdikleri bu bücürü boca'nın can düşmanı river'dan transfer etmişlerdi ve beklentileri uzaydı... lakin tutmadı. messi'nin beta sürümüydü diyebiliriz kendisi için. avrupa'da epey bir takımı gezdi ve yakınlarda kariyerini kürkçü dükkanında sonlandırdı.
pablo aimar, paçalarından yetenek akan bir adamdı. o da river'dan yetişmeydi ve tam bir anam babam enganche'siydi. valencia'nın altın çağlarını yaşayıp iki la liga şampiyonluğu ve 1 uefa kupası gördü. ondan sonracığıma bir real zaragoza bir benfica yapıp saviola gibi river'da futbolu bıraktı. soyadı yüzünden hep bir sempati duymuşumdur kendisine:
https://i.hizliresim.com/1NW1aA.jpg
lakin yalnız değilim. aimar, messi'nin de idolüdür. bakışları kest:
http://i.imgur.com/G5Cvl.gif
diego placente, şu 5'li arasındaki en mazlum adamdır herhalde. hiçbir zaman global bir yıldız olmadı. gerçi sol bek için kolay bir şey değil o dediğim ama kendisi de öyle ahım şahım bir futbolcu değildi. leverkusen günlerindeyken kapağı bir türlü bayern'e atamaması da trajiktir. sonradan bordeaux'yu da turladı. hatta 4-3 kazandığımız maçta bordo'nun sol beki kendisinindi ve yediğimiz o salakça ilk golün asistini de yapmıştı. futbolu sessiz sedasız bırakalı 3 sene olmuş.
yalnız bu arjantin'den ne futbolcular çıkıyor be yalçın...
1997. arjantin'in geleceği olarak gösterilen 5 genç: walter samuel, juan roman riquelme, javier saviola, pablo aimar, diego placente.
walter samuel, taş gibi stoperdi. muhteşem roma kariyerinin ardından los galacticos günlerini yaşayan real madrid'e, savunma sorunlarını halletmesi için getirilmişti ama orada tutunamadı. sonra inter çöktü kendisine. kariyeri sessiz sedasız bitecek gibiyken mourinho'nun gelişiyle şampiyonlar ligi kupasını kaldırmaya nail oldu. yaşını iyice aldıktan sonra bir de basel yapıp futbol hayatını geçen sezon sonu huzur içerisinde nihayetlendirdi.
juan roman riquelme, "arıza futbolcu" tanımının tecessüm eylediği bir zat idi. (idi diyorum çünkü futbolu bırakalı 2 sene oluyor neredeyse.) balotelli'nin adı çıkmış; bu abimizin eline terelellilikte kimsecikler su dökemez. yalnız ilginçtir, riquelme saha içinde kuzu gibidir lakin soyunma odasında ve antrenmanda saykoya bağlar. maradona, pellegrini, palermo, crespo, falcioni diye giden bir listeyle kanlı bıçaklıdır. zaten bu kadar büyük yetenekteki bir adamın -villareal'i tek başına şl yarı finaline çıkarmışlığı var- kariyerinin bu kadar güdük kalmasının başka bir açıklaması da olamaz. barcelona'nın rijkaard öncesi kaotik döneminde boca'dan avrupa pazarına açılmıştı.
pre-rijkaard devrinde barça'nın eşek yüküyle para bayıldığı bir diğer arjan da saviola idi. katalanlar, tavşan diye sevdikleri bu bücürü boca'nın can düşmanı river'dan transfer etmişlerdi ve beklentileri uzaydı... lakin tutmadı. messi'nin beta sürümüydü diyebiliriz kendisi için. avrupa'da epey bir takımı gezdi ve yakınlarda kariyerini kürkçü dükkanında sonlandırdı.
pablo aimar, paçalarından yetenek akan bir adamdı. o da river'dan yetişmeydi ve tam bir anam babam enganche'siydi. valencia'nın altın çağlarını yaşayıp iki la liga şampiyonluğu ve 1 uefa kupası gördü. ondan sonracığıma bir real zaragoza bir benfica yapıp saviola gibi river'da futbolu bıraktı. soyadı yüzünden hep bir sempati duymuşumdur kendisine:
https://i.hizliresim.com/1NW1aA.jpg
lakin yalnız değilim. aimar, messi'nin de idolüdür. bakışları kest:
http://i.imgur.com/G5Cvl.gif
diego placente, şu 5'li arasındaki en mazlum adamdır herhalde. hiçbir zaman global bir yıldız olmadı. gerçi sol bek için kolay bir şey değil o dediğim ama kendisi de öyle ahım şahım bir futbolcu değildi. leverkusen günlerindeyken kapağı bir türlü bayern'e atamaması da trajiktir. sonradan bordeaux'yu da turladı. hatta 4-3 kazandığımız maçta bordo'nun sol beki kendisinindi ve yediğimiz o salakça ilk golün asistini de yapmıştı. futbolu sessiz sedasız bırakalı 3 sene olmuş.
yalnız bu arjantin'den ne futbolcular çıkıyor be yalçın...