11666
3.terim döneminin ilk sezonunda harika top oynamıştı takım. hepimiz izlemekten keyif alıyorduk. yenilse de elinden geleni yapan, sahada mücadele etmeyen tek bir oyuncunun dahi olamadığı güzel bir takımdı. ne zaman ki burak yılmaz takıma dahil oldu, her geçen gün takım oyunu daha da geriye gitti, saha organizasyonumuz bozuldu. gol attı mı attı, hemde çok attı ama takım'ın balansı bozuldu. ileride top tutamaz olduk, orta saha organizasyonu bozuldu, selçuk takıma yön vermek yerine her top alışında onu aradı gözleri. tamamen istatistiğe oynamaya başladı burak. sahadaki varlığının sadece gol atmak olduğunu sanmaya başladı. elle top kontrolleri, düşülen ofsaytlar, rakip defansa yaptığı fauller derken, zamanla gol ortalaması da düşünce, taraftarların da tepkisini çekmeye başladı. yanına bir de hırçın golcü umut'u alıp, galatasaray tarihinin en kötü forvet ikilisini oluşturunca, sonları kaçınılmaz oldu. iyi ki de oldu çünkü bir sezon daha izlemeye kimsenin tahammülü kalmamıştı zira. şimdi eren'le birlikte resmen gözlerimizin pası siliniyor.
