48
daha dün yeni hagi ile beraber taksime çıktıklarında yanlarına gittim bir de ne göreyim mizuhara ahu isminde bir kızla nahoş bir durumda.
gözlerimi kapattım hemen arkamı döndüm sonra beni görünce toparlanmış tabii. yeni hagi abi gözlerini açabilirsin diyince açtım gözlerimi hemen abi hoşgeldin beş gittin faslından sonra oturduk beraber. baktım bunlar bira içiyor dedim hele garson kardeş bir birada bize ver. anadolu çocuğuyuz tabii alkol falan ağzıma sürmem * hem de ertesi gün cuma. dedim siz napıyorsunuz kardeşlerim yarın mübarek cuma günü oldu mu bu şimdi? neyse bu fasıldan sonra laf lafı açtı miray diye bir kız girdi içeri hemen koşa koşa mizuhara kardeşime sarılıp boynuna şehvani bir buse kondurdu aşkım nerelerdesin ya dedi. tabii ben şok ben vefad.
meğer bu iki fasık kardeşim benim gibi anadolu çocuğunu içirip şeytana uydurup ortamlara koşturmak istermiş. neyse sonra helin denen kız bana yanaştı sen ne kadar yakışıklı bir insansın ya resmen barda parlıyorsun dedi. bende elimi kalbime götürüp eyvallah bacım teveccühün dedim. tabii bu arada yeni hagiirem ve ulviye isimli hanımefendiler ile barın karanlık bir kısmında çok samimi bir durumda idi. düşünün ki tezahür edemiyorum.
velhasıl daha sonra rüya hanımefendi ve helin hanımefendi yanıma geldiler rüya hanımefendi adın ne diye sordu ben de hayro dedim bastı kahkahayı ay ne güzel ismin var senin * dedi ben de yine efendiliğimi bozmayarak eyvallah kardeş teveccühün diyerek başımdan savmaya kalktım lakin mizuhara kardeşim hemen arkamdan seslendi kızlar hayro başkan çok müthiş bir büyüğümüz size emanet dedi elinde viskisi ve purosuyla.
kendi kendime hay allah ben ne yapacağım oğlum demek için mizuhara kardeşime döndüğümde bir de ne göreyim esteuzubillah miray denen hanım efendi ile çok namüsait bir hal içindeler. hemen kafamı çevirdim lakin çevirmez olaydım rüya hanımefendinin ıslak leb'ine temas ettim. allahım içime bir ateş düştü anlatamam. tabii ben utancımdan kızarınca herkes kahkaha atmaya başladı. efendim bir utandım anlatamam. yeni hagi ve mizuhara kardeşlerim yanıma gelerek hayro başkan helin seninle dans etmek ister dedi. ben de tabii ki hemen bir halay tutalım dedim. vay efendim demez olaydım o an bütün gözler bana çevrildi sanki bağrıma onlarca hançer saplandı. miray denen hanımefendi kahkahayı basınca bütün herkes ona eşlik etti tabii. o arada bir kaç dakika önce temas bulunduğum rüya hanımefendi yanıma geldi ellerimden tuttu hayro efendi sen çok güzel bir insansın bu mizuhara ve yeni hagi senin bu bakir kalbini bozmamız için bizi çağırdı amma lakinki ben sizden çok hoşlandım gözleriniz bir derya gibi. maşallah boyunuz posunuz yerinde lütfen size eşlik edeyim buradan çıkalım size şarab içirecekler sizi sarhoş edecekler dedi.
bir an gözlerine baktım hanım efendi gözleriniz isminiz gibi müstesna lütfen sürç-ü lisan ettiysem avfediniz diyerek arkamı döndüm ve kapıya yöneldim. artık bu şer yuvasından kurtulmak istiyordum bir an evvel. rüya hanım efendinin bana eşlik etmesi ile kapıdan dışarı çıktım. hemen mizuhara kardeşim arkamdan geldi ve seslendi başkan gece yeni başlıyor nereye gidiyorsun ya dedi. tüm vakarımla güzel kardeşim sizin yolunuz yol değil yarın cum'a ben evime gideceğim rüya hanımefendiyi dolmuşa bindirdikten sonra dedim. ısrar edince kıramadım ve mizuhara kardeşimizin evine doğru yollandık. orada çok susadığım için masanın üzerinde duran bardaktaki suyu içmek istedim lakin boğazımda kaldı. allahım o ne acı bir sudur yarabbi. sonradan isminin vodka olduğunu söylediklerini hatırlıyorum.
rüya hanımefendi en son beni elimden tutarak uyumam için götürdü ve şu an size bu satırları ağlayarak yazıyorum. :(
mizuhara ve yeni hagi kardeşlerimin davetinde şeytana uydum. allah affetsin. :(
hepinize vesselam!
yapma hayrettin
gözlerimi kapattım hemen arkamı döndüm sonra beni görünce toparlanmış tabii. yeni hagi abi gözlerini açabilirsin diyince açtım gözlerimi hemen abi hoşgeldin beş gittin faslından sonra oturduk beraber. baktım bunlar bira içiyor dedim hele garson kardeş bir birada bize ver. anadolu çocuğuyuz tabii alkol falan ağzıma sürmem * hem de ertesi gün cuma. dedim siz napıyorsunuz kardeşlerim yarın mübarek cuma günü oldu mu bu şimdi? neyse bu fasıldan sonra laf lafı açtı miray diye bir kız girdi içeri hemen koşa koşa mizuhara kardeşime sarılıp boynuna şehvani bir buse kondurdu aşkım nerelerdesin ya dedi. tabii ben şok ben vefad.
meğer bu iki fasık kardeşim benim gibi anadolu çocuğunu içirip şeytana uydurup ortamlara koşturmak istermiş. neyse sonra helin denen kız bana yanaştı sen ne kadar yakışıklı bir insansın ya resmen barda parlıyorsun dedi. bende elimi kalbime götürüp eyvallah bacım teveccühün dedim. tabii bu arada yeni hagiirem ve ulviye isimli hanımefendiler ile barın karanlık bir kısmında çok samimi bir durumda idi. düşünün ki tezahür edemiyorum.
velhasıl daha sonra rüya hanımefendi ve helin hanımefendi yanıma geldiler rüya hanımefendi adın ne diye sordu ben de hayro dedim bastı kahkahayı ay ne güzel ismin var senin * dedi ben de yine efendiliğimi bozmayarak eyvallah kardeş teveccühün diyerek başımdan savmaya kalktım lakin mizuhara kardeşim hemen arkamdan seslendi kızlar hayro başkan çok müthiş bir büyüğümüz size emanet dedi elinde viskisi ve purosuyla.
kendi kendime hay allah ben ne yapacağım oğlum demek için mizuhara kardeşime döndüğümde bir de ne göreyim esteuzubillah miray denen hanım efendi ile çok namüsait bir hal içindeler. hemen kafamı çevirdim lakin çevirmez olaydım rüya hanımefendinin ıslak leb'ine temas ettim. allahım içime bir ateş düştü anlatamam. tabii ben utancımdan kızarınca herkes kahkaha atmaya başladı. efendim bir utandım anlatamam. yeni hagi ve mizuhara kardeşlerim yanıma gelerek hayro başkan helin seninle dans etmek ister dedi. ben de tabii ki hemen bir halay tutalım dedim. vay efendim demez olaydım o an bütün gözler bana çevrildi sanki bağrıma onlarca hançer saplandı. miray denen hanımefendi kahkahayı basınca bütün herkes ona eşlik etti tabii. o arada bir kaç dakika önce temas bulunduğum rüya hanımefendi yanıma geldi ellerimden tuttu hayro efendi sen çok güzel bir insansın bu mizuhara ve yeni hagi senin bu bakir kalbini bozmamız için bizi çağırdı amma lakinki ben sizden çok hoşlandım gözleriniz bir derya gibi. maşallah boyunuz posunuz yerinde lütfen size eşlik edeyim buradan çıkalım size şarab içirecekler sizi sarhoş edecekler dedi.
bir an gözlerine baktım hanım efendi gözleriniz isminiz gibi müstesna lütfen sürç-ü lisan ettiysem avfediniz diyerek arkamı döndüm ve kapıya yöneldim. artık bu şer yuvasından kurtulmak istiyordum bir an evvel. rüya hanım efendinin bana eşlik etmesi ile kapıdan dışarı çıktım. hemen mizuhara kardeşim arkamdan geldi ve seslendi başkan gece yeni başlıyor nereye gidiyorsun ya dedi. tüm vakarımla güzel kardeşim sizin yolunuz yol değil yarın cum'a ben evime gideceğim rüya hanımefendiyi dolmuşa bindirdikten sonra dedim. ısrar edince kıramadım ve mizuhara kardeşimizin evine doğru yollandık. orada çok susadığım için masanın üzerinde duran bardaktaki suyu içmek istedim lakin boğazımda kaldı. allahım o ne acı bir sudur yarabbi. sonradan isminin vodka olduğunu söylediklerini hatırlıyorum.
rüya hanımefendi en son beni elimden tutarak uyumam için götürdü ve şu an size bu satırları ağlayarak yazıyorum. :(
mizuhara ve yeni hagi kardeşlerimin davetinde şeytana uydum. allah affetsin. :(
hepinize vesselam!
yapma hayrettin
