158
--- alıntı ---
hamza hamzaoğlu, selçuk inan, burak yılmaz vs başkılarında dönem dönem 7/24 sövgü, yergi entrlerine şahit olmuş bir yazarım. üçü de sevdiğim insanlardır. neden seviyorsun? seviyorum işte. şu sebepten, bu sebepten. ben abimi de severim ama zaman zaman da bağıra çağıra küfür kıyamet kavga ederim. ne yapayım yani sevmekten vaz mı geçeyim adamı tartıştık diye? neyse.
--- alıntı ---
dünyanın en saçma yazısı bu ya. ne yani bu fan girl'lük mü? sen galatasaray taraftarı mısın yoksa hamzoğlu, burak yılmaz taraftarı falan mı? bunun nesiyle empati yapayım ben. açık açık galatasaray'a zararı olan insanları sevmene neyin empatisini yapayım? yani öyle örnek vermiş ki, bu adamlar galatasaray'ı bitirse de ben onları seviyorum diyor. ben burada bunun için mi varım, bu saçmalıkları dinlemek için mi? ne saçma sapan insanlarsınız siz ya. biri gider fatih terim kovulduğu için galatasaray'dan soğur, yenilmesini batmasını ister. öbürü gider hamzaoğlu'nu sebepsiz seviyorum eleştirilmesi beni rahatsız ediyor der.
siz sürekli burada insanlara vay efendim yabancı hayranı, vay efendim şunun bunun düşmanı gözüyle bakan insanlarsınız ama aynı davranışı başka kişiler için kendiniz gösteriyorsunuz. bak normalde sneijder'i severim, galatasaray'a faydalı bulurum ama bugün kovsunlar yarın unuturum. bizim derdimiz galatasaray kardeşim bizim derdimiz hamza selçuk, burak, sneijder, drogba, terim falan değil. nickime bakma hagi bile değil.
merak ediyorum o çok sevdiğin hamzaoğlu, övmekten bıkmadığı umut bulut'u neden bedelsiz bir şekilde yeni takımına katmıyor? diğer gözdelerini de aynı şekilde. bak kardeşim, biz kimin galatasaray'a faydası olduysa sevdik. kimin de zararı olduğunu gördüysek eleştirdik, eleştiririz de. bugün jan olde riekerink'in faydalı olduğunu düşünüp destekliyoruz, güzel davranışlarını görüp sempati duyuyoruz; yarın saçmalıklarını görürsek eleştirmekten geri durmayız, durmadık da.
sen ve senin gibilerin işi artık gerçekten galatasaray'a faydalı olduğu için insanları savunmaktan ya da zararlı olduğunu görüp eleştirmekten fazlası oldu artık. eğer sen galatasaray'la ilgili bir konuda tartışılan isimler için "sebepsizce seviyorum" diyorsan bu iş inada bağlanmıştır, fanboyluk olmuştur.
yine de küfür, hakaret olmadan kimsenin silinmesini haklı bulmuyorum. küfür, hakaret olsa da silinen kişinin küfürsüz, normal entry'lerinin silinmesini doğru bulmuyorum.
edit: bakın, üstte yazısından alıntı yaptığım kısımda açık bir şekilde "ben bu adamları galatasaray'a faydası da olsa, zararı da olsa seviyorum; onları nasıl ki abimin yanlışlarında onu sevmekten vazgeçmiyorsam, o şekilde seviyorum" mealinde şeyler yazmış. şimdi ben asıl konunun galatasaray olduğu bir yerde, bazı isimlerden bahsederken, "ben onları galatasaray'a faydalı da olsa zararlı da olsa seviyorum" lafını nasıl kabul edebilirim?
ben burada direkt olarak, "hamzaoğlu zararlıydı, bunu nasıl kabul etmezsin bre zındık, tez vurun kellesini!" tarzında bir yaklaşım gütmüyorum. ha, bana göre %100 zararlıydı, o ayrı. benim kendisinde sıkıntı olarak gördüğüm durum, kendisinin "hamzaoğlu zararlı da olsa seviyorum ve kendisi hakkında olumsuz şeylerden rahatsız oluyorum" şeklindeki görüşüdür. ben bunu kabul edemem kusura bakmayın. yarın öbür gün sneijder kovulduğunda takımdan soğuyacak adamları da kabul etmeyeceğim. bakın mesela mancini'yi çok severdim ve bence karşılaştığı muameleye göre başarılı olmuştu, kalsa daha da başarılı olabileceğini düşünüyorum. ama bir gün gidip de onun hakkında olumsuz şeyler yazan adamlara sataşmış, laf sokmaya çalışmış değilim. mancini geldi, başarılı veya başarısız oldu ve gitti. burada asıl ortak noktamız galatasaray'dır. asıl mesele bunun bilincinde olmaktır.
hamza hamzaoğlu, selçuk inan, burak yılmaz vs başkılarında dönem dönem 7/24 sövgü, yergi entrlerine şahit olmuş bir yazarım. üçü de sevdiğim insanlardır. neden seviyorsun? seviyorum işte. şu sebepten, bu sebepten. ben abimi de severim ama zaman zaman da bağıra çağıra küfür kıyamet kavga ederim. ne yapayım yani sevmekten vaz mı geçeyim adamı tartıştık diye? neyse.
--- alıntı ---
dünyanın en saçma yazısı bu ya. ne yani bu fan girl'lük mü? sen galatasaray taraftarı mısın yoksa hamzoğlu, burak yılmaz taraftarı falan mı? bunun nesiyle empati yapayım ben. açık açık galatasaray'a zararı olan insanları sevmene neyin empatisini yapayım? yani öyle örnek vermiş ki, bu adamlar galatasaray'ı bitirse de ben onları seviyorum diyor. ben burada bunun için mi varım, bu saçmalıkları dinlemek için mi? ne saçma sapan insanlarsınız siz ya. biri gider fatih terim kovulduğu için galatasaray'dan soğur, yenilmesini batmasını ister. öbürü gider hamzaoğlu'nu sebepsiz seviyorum eleştirilmesi beni rahatsız ediyor der.
siz sürekli burada insanlara vay efendim yabancı hayranı, vay efendim şunun bunun düşmanı gözüyle bakan insanlarsınız ama aynı davranışı başka kişiler için kendiniz gösteriyorsunuz. bak normalde sneijder'i severim, galatasaray'a faydalı bulurum ama bugün kovsunlar yarın unuturum. bizim derdimiz galatasaray kardeşim bizim derdimiz hamza selçuk, burak, sneijder, drogba, terim falan değil. nickime bakma hagi bile değil.
merak ediyorum o çok sevdiğin hamzaoğlu, övmekten bıkmadığı umut bulut'u neden bedelsiz bir şekilde yeni takımına katmıyor? diğer gözdelerini de aynı şekilde. bak kardeşim, biz kimin galatasaray'a faydası olduysa sevdik. kimin de zararı olduğunu gördüysek eleştirdik, eleştiririz de. bugün jan olde riekerink'in faydalı olduğunu düşünüp destekliyoruz, güzel davranışlarını görüp sempati duyuyoruz; yarın saçmalıklarını görürsek eleştirmekten geri durmayız, durmadık da.
sen ve senin gibilerin işi artık gerçekten galatasaray'a faydalı olduğu için insanları savunmaktan ya da zararlı olduğunu görüp eleştirmekten fazlası oldu artık. eğer sen galatasaray'la ilgili bir konuda tartışılan isimler için "sebepsizce seviyorum" diyorsan bu iş inada bağlanmıştır, fanboyluk olmuştur.
yine de küfür, hakaret olmadan kimsenin silinmesini haklı bulmuyorum. küfür, hakaret olsa da silinen kişinin küfürsüz, normal entry'lerinin silinmesini doğru bulmuyorum.
edit: bakın, üstte yazısından alıntı yaptığım kısımda açık bir şekilde "ben bu adamları galatasaray'a faydası da olsa, zararı da olsa seviyorum; onları nasıl ki abimin yanlışlarında onu sevmekten vazgeçmiyorsam, o şekilde seviyorum" mealinde şeyler yazmış. şimdi ben asıl konunun galatasaray olduğu bir yerde, bazı isimlerden bahsederken, "ben onları galatasaray'a faydalı da olsa zararlı da olsa seviyorum" lafını nasıl kabul edebilirim?
ben burada direkt olarak, "hamzaoğlu zararlıydı, bunu nasıl kabul etmezsin bre zındık, tez vurun kellesini!" tarzında bir yaklaşım gütmüyorum. ha, bana göre %100 zararlıydı, o ayrı. benim kendisinde sıkıntı olarak gördüğüm durum, kendisinin "hamzaoğlu zararlı da olsa seviyorum ve kendisi hakkında olumsuz şeylerden rahatsız oluyorum" şeklindeki görüşüdür. ben bunu kabul edemem kusura bakmayın. yarın öbür gün sneijder kovulduğunda takımdan soğuyacak adamları da kabul etmeyeceğim. bakın mesela mancini'yi çok severdim ve bence karşılaştığı muameleye göre başarılı olmuştu, kalsa daha da başarılı olabileceğini düşünüyorum. ama bir gün gidip de onun hakkında olumsuz şeyler yazan adamlara sataşmış, laf sokmaya çalışmış değilim. mancini geldi, başarılı veya başarısız oldu ve gitti. burada asıl ortak noktamız galatasaray'dır. asıl mesele bunun bilincinde olmaktır.