441
kendisinin takımımıza transfer olmasına sevindiğim ancak transferin bu şartlarda gerçekleşmesine ise üzüldüğüm ve sinirlendiğim yeni 9. bize yine desteklemek takip etmek düşer ama yıllardır yapılan onca hatadan ve başa gelen onca dertten sonra bile hala bu hataların inatla tekrarlanması insandaki umudu (kazma forvet olan değil) iyice tüketiyor.
transferdeki sıkıntıları herkes yazmış ama başka bir olumsuz açıdan bakmak gerekirse, eren gibi ligde azıcık parlayıp büyük takımlara geçmek isteyen yerlilere yüksek bonservisler ve yüksek maaşlar verilmesi sadece mevcut bütçeyi zorlamakla kalmadığı gibi gelecek için de kötü örnek oluşturuyor. taraftarlar olarak biz "yerli futbolcuya euro ile ödeme yapılmasın" ya da "uluslararası alanda başarılı olmayan oyuncuya şu kadardan fazla bonservis ve maaş verilmesin" diyoruz ve takımımızın ismini ön plana çıkartarak bu şartlarda gelirse gelir, gelmezse alternatifi bol diye düşünüyoruz. ancak serdar aziz ve eren transferleri gelecekte bu resti çekmek konusunda elimizi iyice zora sokuyor.
seneye diyelim ki akıllanmadık ve gene gidip parlayan bir yerli topçuyu almak istedik. çok değil 1 sene önce yerlilere tonla para saçmış bir takım olarak elimiz mahkum gene bu döngüden çıkamayacağız. yerli topçuya "sana euro ile değil lira ile ödeme yapalım" dediğimiz anda adamın geçmişten her sezon için verebileceği onlarca örnek var elinde, nasıl kabul ettireceksin? adam senin ne mal olduğunu bilerek geliyor zaten transfer görüşmesine geçmişteki bu politikaların yüzünden.
transfer sezonu başında çıkıp adam gibi açıklama yaparsın, bundan sonra euro ile maaş yok, en yüksek yerli maaşı şu parayı geçmeyecek dersin. 1-2 transferi de bu şartları sağlamadı diye kabul etmeyip bu süreci de 1-2 sezon sürdürünce gerçekten galatasaray'a gelmek isteyen adam bak bakalım nasıl mecburen eyvallah çekiyor görürüz. nasıl prim sistemini bir anda değiştirdi bütün kulüpler bu şekilde işte. ama sen bundan sonra ahmet'e puan bazlı, mehmet'e ise fiks prim önerirsen gelecekte elindeki o kozu da kaybedersin.
biz yerli transferinde tok alıcıyı oynamaktansa inatla gerizekalı alıcıyı oynuyor ve gelin bizi kazıklayın diyoruz. haliyle de iyi sokuyorlar.
transferdeki sıkıntıları herkes yazmış ama başka bir olumsuz açıdan bakmak gerekirse, eren gibi ligde azıcık parlayıp büyük takımlara geçmek isteyen yerlilere yüksek bonservisler ve yüksek maaşlar verilmesi sadece mevcut bütçeyi zorlamakla kalmadığı gibi gelecek için de kötü örnek oluşturuyor. taraftarlar olarak biz "yerli futbolcuya euro ile ödeme yapılmasın" ya da "uluslararası alanda başarılı olmayan oyuncuya şu kadardan fazla bonservis ve maaş verilmesin" diyoruz ve takımımızın ismini ön plana çıkartarak bu şartlarda gelirse gelir, gelmezse alternatifi bol diye düşünüyoruz. ancak serdar aziz ve eren transferleri gelecekte bu resti çekmek konusunda elimizi iyice zora sokuyor.
seneye diyelim ki akıllanmadık ve gene gidip parlayan bir yerli topçuyu almak istedik. çok değil 1 sene önce yerlilere tonla para saçmış bir takım olarak elimiz mahkum gene bu döngüden çıkamayacağız. yerli topçuya "sana euro ile değil lira ile ödeme yapalım" dediğimiz anda adamın geçmişten her sezon için verebileceği onlarca örnek var elinde, nasıl kabul ettireceksin? adam senin ne mal olduğunu bilerek geliyor zaten transfer görüşmesine geçmişteki bu politikaların yüzünden.
transfer sezonu başında çıkıp adam gibi açıklama yaparsın, bundan sonra euro ile maaş yok, en yüksek yerli maaşı şu parayı geçmeyecek dersin. 1-2 transferi de bu şartları sağlamadı diye kabul etmeyip bu süreci de 1-2 sezon sürdürünce gerçekten galatasaray'a gelmek isteyen adam bak bakalım nasıl mecburen eyvallah çekiyor görürüz. nasıl prim sistemini bir anda değiştirdi bütün kulüpler bu şekilde işte. ama sen bundan sonra ahmet'e puan bazlı, mehmet'e ise fiks prim önerirsen gelecekte elindeki o kozu da kaybedersin.
biz yerli transferinde tok alıcıyı oynamaktansa inatla gerizekalı alıcıyı oynuyor ve gelin bizi kazıklayın diyoruz. haliyle de iyi sokuyorlar.