1
dün bu numaradan arandım. vedat isimli bir görevli galatasaray'la ilgili satış yapacağını zannettiğim biçimde söze girdi. herhalde atkı, şapka, forma filan tanıtacak, 100 liralık ürünü 70-80 liraya satmaya,pazarlama yapmaya çalışacaktı. buraya kadar bir sorun yok.
arkadan takım lideri olduğunu zannettiğim bir kadın, avazı çıktığı kadar bağırmaktaydı. telefona istedim, neden bağırdığını sordum, bu soruyu niçin sorduğumu merak etti. (kendisine "neden bağırıyorsun" deme hakkına, bunu sorma hakkına sahip değilmişim gibi)
görevli vedat isimli arkadaşla konuşmamızı engelleyecek kadar yüksek sesle bağırdığını söyleyince, niçin bağırdını anlattı.(lütfetti)
burada takım lideri olduğunu, iş yaptırmak için yer yer böyle ses yükselttiğini söyledi. adı yasemin duygu aydın olan bu, müşteriyle ya da herhangi bir insanla nasıl konuşacağını bilmeyen kişiyi nereden bulduklarını anlamış değilim.
kendisine "hayvana bağırılır" (ki, hayvana dahi bağırılmaz), "siz bu şekilde mi iş görüyorsunuz" dedikten sonra, kendisinden birden bire "siz buradaki çalışanlara hayvan diyemezsiniz" gibi konuyu saptıran bir cevap geldi ve telefonu suratıma kapattı. oysa orada çalışanlara hayvan diyen, hayvan muamelesi yapan bizzat kendisiydi.
galatasaray'in hiç bir işi düzgün gitmezken pazarlama bölümünün de sağlıklı ilerlemesi düşünülemezdi zaten.
arkadan takım lideri olduğunu zannettiğim bir kadın, avazı çıktığı kadar bağırmaktaydı. telefona istedim, neden bağırdığını sordum, bu soruyu niçin sorduğumu merak etti. (kendisine "neden bağırıyorsun" deme hakkına, bunu sorma hakkına sahip değilmişim gibi)
görevli vedat isimli arkadaşla konuşmamızı engelleyecek kadar yüksek sesle bağırdığını söyleyince, niçin bağırdını anlattı.(lütfetti)
burada takım lideri olduğunu, iş yaptırmak için yer yer böyle ses yükselttiğini söyledi. adı yasemin duygu aydın olan bu, müşteriyle ya da herhangi bir insanla nasıl konuşacağını bilmeyen kişiyi nereden bulduklarını anlamış değilim.
kendisine "hayvana bağırılır" (ki, hayvana dahi bağırılmaz), "siz bu şekilde mi iş görüyorsunuz" dedikten sonra, kendisinden birden bire "siz buradaki çalışanlara hayvan diyemezsiniz" gibi konuyu saptıran bir cevap geldi ve telefonu suratıma kapattı. oysa orada çalışanlara hayvan diyen, hayvan muamelesi yapan bizzat kendisiydi.
galatasaray'in hiç bir işi düzgün gitmezken pazarlama bölümünün de sağlıklı ilerlemesi düşünülemezdi zaten.
