1265
şuan ki duruma bakarsak ne yazık ki gruptan çıkamayacağız. hırvatlara kaybettiğimiz için değil, sonrası yüzünden bu konuda korkuyorum.
özellikle bizim takımımız umudunu kaybettiğinde çok aşırı düşüş yaşayan bir takım. çok tuhaf ve yanlış bir cümle oldu. doğrusu şu. bizim takımımız his ile çok yönelene bir takım. bu yüzden umutsuzluğa doğru giden yola girildiğinde diğer takımlar 1 düşüyorsa biz 3 düşüyoruz. ligimizde en çok duran toplardan gol oluyor. çünkü istediğin kadar çalıştır, istediğin kadar yabancı koy ülkemizde futbolcular hissiyatla oynuyor. duran topta hissederek hamle yapıyor. bunun yaşayış tarzımız ve alt yapı ürünlerimizi eğitişimiz sebep oluyor. bu yüzden eğer o gün adam hissedemezse golü yiyorsun. gördünüz ozan bir an dikkatsiz davrandı, yani hissedemedi gol yedik. oğuzhan'a bakın. hırvat maçında biraz sindirildi dakikalarca yok. biraz ritmini buldu hemen kendine geldi sonra kesilince yine bir süre bataklıktan çıkamadı. ama bu adam bizim ürünümüz değil. ancak dediğim gibi bu ülkenin futbol ikliminin bir parçası oldu ve bizim ürünümüz olup olmaması önemini kaybetti.
biz bitti demeden bitmez sözüyle maç sonunda dalga geçildi. bitti, yazıp gülenler oldu. ve şuan için bitti. futbolcuların hallerine, yorumculara, sosyal medyaya bakıyorum alenen ve ya bilinç altında bitti diyor insanlar. hele gol yiyene kadar oynanan oyundan ben umutsuz değildim. tartışılmaya çok açık bir oyun olsa da bir mantığı vardı. ama gol yedikten sonra yaşadığımız dağınıklık beni çok korkutuyor. bu cümlenin manası başka. geri dönüşlere atıf ancak bizim çerçevemizden baktığımızda benim gördüğüm sadece o değil. bizim halet-i ruhiyetimizin değerini gösteriyor. bakın hiç bir şey bitmiş falan değil. çekler'i yanabilecek bir takımız. ispanya'dan bir şekilde beraberlik alabiliriz. farkta yiyebiliriz ama yapılamayacak bir şey değil. ama şu tabloya baktığımda bu takımın üyeleri ve izleyicileri bu heyecanı kaybetmiş gibi gözüküyor.
tek umudum fatih terim'in bu tarz negatif inputtan pozitif output alabilen, bunu bir yöntem olarak kullanan adam. ispanya maçındaki reaksiyon nasıl olacak göreceğiz.
özellikle bizim takımımız umudunu kaybettiğinde çok aşırı düşüş yaşayan bir takım. çok tuhaf ve yanlış bir cümle oldu. doğrusu şu. bizim takımımız his ile çok yönelene bir takım. bu yüzden umutsuzluğa doğru giden yola girildiğinde diğer takımlar 1 düşüyorsa biz 3 düşüyoruz. ligimizde en çok duran toplardan gol oluyor. çünkü istediğin kadar çalıştır, istediğin kadar yabancı koy ülkemizde futbolcular hissiyatla oynuyor. duran topta hissederek hamle yapıyor. bunun yaşayış tarzımız ve alt yapı ürünlerimizi eğitişimiz sebep oluyor. bu yüzden eğer o gün adam hissedemezse golü yiyorsun. gördünüz ozan bir an dikkatsiz davrandı, yani hissedemedi gol yedik. oğuzhan'a bakın. hırvat maçında biraz sindirildi dakikalarca yok. biraz ritmini buldu hemen kendine geldi sonra kesilince yine bir süre bataklıktan çıkamadı. ama bu adam bizim ürünümüz değil. ancak dediğim gibi bu ülkenin futbol ikliminin bir parçası oldu ve bizim ürünümüz olup olmaması önemini kaybetti.
biz bitti demeden bitmez sözüyle maç sonunda dalga geçildi. bitti, yazıp gülenler oldu. ve şuan için bitti. futbolcuların hallerine, yorumculara, sosyal medyaya bakıyorum alenen ve ya bilinç altında bitti diyor insanlar. hele gol yiyene kadar oynanan oyundan ben umutsuz değildim. tartışılmaya çok açık bir oyun olsa da bir mantığı vardı. ama gol yedikten sonra yaşadığımız dağınıklık beni çok korkutuyor. bu cümlenin manası başka. geri dönüşlere atıf ancak bizim çerçevemizden baktığımızda benim gördüğüm sadece o değil. bizim halet-i ruhiyetimizin değerini gösteriyor. bakın hiç bir şey bitmiş falan değil. çekler'i yanabilecek bir takımız. ispanya'dan bir şekilde beraberlik alabiliriz. farkta yiyebiliriz ama yapılamayacak bir şey değil. ama şu tabloya baktığımda bu takımın üyeleri ve izleyicileri bu heyecanı kaybetmiş gibi gözüküyor.
tek umudum fatih terim'in bu tarz negatif inputtan pozitif output alabilen, bunu bir yöntem olarak kullanan adam. ispanya maçındaki reaksiyon nasıl olacak göreceğiz.
