11468
boşanma davası nedeniyle yapılan yorumlara ciddi şekilde itirazım var.
hukuğun en pis davaları boşanma davalarıdır. her türlü yalan söylenir. hatta dost kalıcaz diye yola çıkanlar bu davalar sonucunda kanlı bıçaklı olur. bakın abartmıyorum istisnasız her çekişmeli boşanma davasında iğrenç sayılabilecek büyük yalan vardır. daha geçen gün hayatında ağzına alkol koymamış bayan müvekkilim hakkında "gece taksiciler arıyor, gel karını al, alkolden takside bayıldı napacağımı bilemiyorum diyorlar" yazıldı karşı tarafca. 16 yaşındaki oğlu bu iftiraya dayanamadı babasının üzerine yürüdü, yumruk yumruğa kavga ettiler...
bu işler böyle.
dayak iddiasını da, iktidarsızlık iddiasını da, başkasıyla düşüp kalkma iddiasını da, cinsel sapkınlık iddiasını da ciddiye almamak lazım. kocamın bilgisayarına çocuk pornosu yerleştirdim diyen kadın geldi amk büroma, kovdum. neyse daha iğrençleri de var, yazmıştım sildim.
bunlar benim anılarım. tecrübelerim. düzgün, yalansız davalar da oldu elbet karşıma çıkan çok nadir. zaten onlar bir noktada anlaşıyorlar. kadın, avukatı illa bunları yapıyor diye bir şey yok. sadece kötüye kullanımlara çok açık bir dava cinsi. göz ardı edilmesin... herkesin bu davalarda yalan söylemek için güzel nedenleri oluyor. kendini haklı olduğuna da hemen ikna ediyorlar.
burak'ın eşi, mal rejimi sözleşmesi yapıldıysa davayı hayatını kurtaracak bir parayla kapatabilmek için elbet çok mağdur olmalı.
ha belki dediklerinin fazlası vardır, onu bilemem. ama sırf dilekçede yazıldı diye şiddet iddiasını ciddiye almaya gerek yok. boşanma davasında 10 şey yazılıyorsa 9'u yalandır. net. o yüzden de elimden geldiğince bu davaları almam. hep de beni bulur amk. neyse... bazı şeyler de abartı geldi zaten. ne yani kadın ben gidicem diyince burak eve mi bağlıyomuş? konsolosluktan yardım istemiş. ulan 10 gün sonra avrupa şampiyonası başlıyo. zaten herif çin'den kalkıp fransa'ya gidecek. ama kaçmak için operasyon yapmış kadın. bir de tayyip erdoğan'la lafa başlayıp lafı çocuk aldırmak için zorlamaya getirmesi. fena tribüne oynamış.
neyse kadın düşmanı gibi davranmayalım. dövdüyse de inşallah en ağır şekilde neticelenir boşanma davası. ama bu aile içi şiddet mevzusunun çok kötüye kullanıldığını bilmenizi isterim. bi defa evden ayrılmak istemeyen kadın anında ailenin korunması hakkındaki kanuna göre başvuruyor ve koruma kararı aldırıyor. 1 ay 3 ay gibi devam eden periyodlarla erkeğin yaklaşması, mesaj atması, araması yasaklanıyor. talepler araştırılmadan anında kabul ediliyor. çocuğun varsa görebilmek için bile 40 takla atman lazım. kişisel ilişki kararı çıkana kadar belki 3-4 ay göremiyorsun çocuğunu...
böyle işler bunlar.
yargılayıp hüküm vermek için aceleci olmayın.
sempatik olmadı burak galatasaray taraftarına. ama en azından onuruyla gitti.
sevmiyorsunuz diye etiket yapıştırmak için fırsat kollamayın. çünkü büyük günah.
ve çünkü bu gün bu yazıyı okuyanların, hatta eksi verenlerin bazılarının başına gelecek malesef anlattıklarım.
yani size de çok uzak şeyler değil. hatta belki burak yılmaz'ın hayatındaki en yakın şey. bilin istedim.
hukuğun en pis davaları boşanma davalarıdır. her türlü yalan söylenir. hatta dost kalıcaz diye yola çıkanlar bu davalar sonucunda kanlı bıçaklı olur. bakın abartmıyorum istisnasız her çekişmeli boşanma davasında iğrenç sayılabilecek büyük yalan vardır. daha geçen gün hayatında ağzına alkol koymamış bayan müvekkilim hakkında "gece taksiciler arıyor, gel karını al, alkolden takside bayıldı napacağımı bilemiyorum diyorlar" yazıldı karşı tarafca. 16 yaşındaki oğlu bu iftiraya dayanamadı babasının üzerine yürüdü, yumruk yumruğa kavga ettiler...
bu işler böyle.
dayak iddiasını da, iktidarsızlık iddiasını da, başkasıyla düşüp kalkma iddiasını da, cinsel sapkınlık iddiasını da ciddiye almamak lazım. kocamın bilgisayarına çocuk pornosu yerleştirdim diyen kadın geldi amk büroma, kovdum. neyse daha iğrençleri de var, yazmıştım sildim.
bunlar benim anılarım. tecrübelerim. düzgün, yalansız davalar da oldu elbet karşıma çıkan çok nadir. zaten onlar bir noktada anlaşıyorlar. kadın, avukatı illa bunları yapıyor diye bir şey yok. sadece kötüye kullanımlara çok açık bir dava cinsi. göz ardı edilmesin... herkesin bu davalarda yalan söylemek için güzel nedenleri oluyor. kendini haklı olduğuna da hemen ikna ediyorlar.
burak'ın eşi, mal rejimi sözleşmesi yapıldıysa davayı hayatını kurtaracak bir parayla kapatabilmek için elbet çok mağdur olmalı.
ha belki dediklerinin fazlası vardır, onu bilemem. ama sırf dilekçede yazıldı diye şiddet iddiasını ciddiye almaya gerek yok. boşanma davasında 10 şey yazılıyorsa 9'u yalandır. net. o yüzden de elimden geldiğince bu davaları almam. hep de beni bulur amk. neyse... bazı şeyler de abartı geldi zaten. ne yani kadın ben gidicem diyince burak eve mi bağlıyomuş? konsolosluktan yardım istemiş. ulan 10 gün sonra avrupa şampiyonası başlıyo. zaten herif çin'den kalkıp fransa'ya gidecek. ama kaçmak için operasyon yapmış kadın. bir de tayyip erdoğan'la lafa başlayıp lafı çocuk aldırmak için zorlamaya getirmesi. fena tribüne oynamış.
neyse kadın düşmanı gibi davranmayalım. dövdüyse de inşallah en ağır şekilde neticelenir boşanma davası. ama bu aile içi şiddet mevzusunun çok kötüye kullanıldığını bilmenizi isterim. bi defa evden ayrılmak istemeyen kadın anında ailenin korunması hakkındaki kanuna göre başvuruyor ve koruma kararı aldırıyor. 1 ay 3 ay gibi devam eden periyodlarla erkeğin yaklaşması, mesaj atması, araması yasaklanıyor. talepler araştırılmadan anında kabul ediliyor. çocuğun varsa görebilmek için bile 40 takla atman lazım. kişisel ilişki kararı çıkana kadar belki 3-4 ay göremiyorsun çocuğunu...
böyle işler bunlar.
yargılayıp hüküm vermek için aceleci olmayın.
sempatik olmadı burak galatasaray taraftarına. ama en azından onuruyla gitti.
sevmiyorsunuz diye etiket yapıştırmak için fırsat kollamayın. çünkü büyük günah.
ve çünkü bu gün bu yazıyı okuyanların, hatta eksi verenlerin bazılarının başına gelecek malesef anlattıklarım.
yani size de çok uzak şeyler değil. hatta belki burak yılmaz'ın hayatındaki en yakın şey. bilin istedim.
