2801
galatasaray kulübü, yıllarca basketbol takımını bi' külfet olarak gördü. adeta öz çocuğunun rızkını çalan bi' üvey evlet muamelesi yaptı. fakat aradan belirli bir zaman geçip kendi potansiyelinin farkına varınca da, iş işten ne yazık ki geçmiş oldu. çünkü bu boş verilen dönem içinde ortalık çok boş bırakıldı. bu dönem içinde de fenerbahçe, özellikle federasyon üzerinde hegemonya kurdu. aziz yıldırım ve fenerbahçe'ye biat etmeyen fedarasyonun seçilmesinin ya da göreve devam etmesinin olanağı olmadığı bir ortam-durum yaratıldı. ünal aysal, zamanında durumu farkedince verilebilecek -bence- en doğru karara vererek kurulan bu oyunun figüranı olmayı reddetmişti.
bu noktadan sonra bu kumpası dağıtmak için yapılacak en doğru hareket galatasaray'ın ismine yakışacak ve güçlü yatırım yapabilecek bir sponsor bulmak olur. ama mevcut yönetimin dar vizyonu bunu gerçekleştirebilecek gibi durmuyor.
bu noktadan sonra bu kumpası dağıtmak için yapılacak en doğru hareket galatasaray'ın ismine yakışacak ve güçlü yatırım yapabilecek bir sponsor bulmak olur. ama mevcut yönetimin dar vizyonu bunu gerçekleştirebilecek gibi durmuyor.
