202
olaylar iyice çığrından çıktı. milliyetçilik şovenleşirse karşı milliyetçilikleri doğurur. en baştan söylüyorum amed ismi özellikle seçilmiş bir isim amaç eskiyi göstermek değil başka bu net. yöneticilerin ve futbolcuların bir kısmının zihniyeti de belli bu da açık. fakat her ne kadar böyle olsa da şiddeti asla tasvip etmiyorum. şu an ülke öyle bir duruma geldi ki durduk yere olay çıkarılır ve istenerek tabiri caizse itinayla yapılır bu. ülke öyle bir durumdaki ruhen bölünmüşlük mevcut. maç diyarbakır'da da olsa başka yerde de olsa amed maçları olaylı geçecek. diyarbakır'da olanları tasvip etmediğim gibi amede karşı başka şehirlerde olan saldırgan tutumları da tasvip etmiyorum. çünkü bu olayların bir sonu yok. bölücü olana ve provakötöre tepki verilmeli mi evet hem de sonuna kadar. fakat bunun da başka yolları var.
şimdi size yıllar öncesinden bir örnek vereyim. 2009-2010 sezonu bursaspor ile diyarbakırspor bursa'da karşılaşıyor. tribünlerde bir pankart var ve diyarbakırspor'u doğrudan terörist olarak gösteriyorlar, maç boyu ağır bir atmosfer oluyor ve sürekli diyarbakır'a yönelik tezahüratlar, provokatif hareketler söz konusu. şimdi öyle bir tutumu kabul etmek mümkün değildi. diyarbakır'ın kadrosunda çok sayıda yabancısı vardı ve bugünkü amed gibi de değildi. ertesi yarı maç diyarbakır'da oynanacaktı ve bu sefer karşı misilleme hareketi oldu. taşlar havada uçuştu, maç yarıda kaldı. görüldüğü üzere yanlış yanlışı doğurdu. bugün de bir genelleme, yaftalama söz konusu ve ülkece yapılıyor. bu gidişle bu kavgalar bitmez. tabi sözlüğe de yansır ve saçma sapan entyrler, nefret söylemleri, cahil sevinçleri ve kendince basit zaferler kazanmaları görürüz ne yazık ki.
şimdi size yıllar öncesinden bir örnek vereyim. 2009-2010 sezonu bursaspor ile diyarbakırspor bursa'da karşılaşıyor. tribünlerde bir pankart var ve diyarbakırspor'u doğrudan terörist olarak gösteriyorlar, maç boyu ağır bir atmosfer oluyor ve sürekli diyarbakır'a yönelik tezahüratlar, provokatif hareketler söz konusu. şimdi öyle bir tutumu kabul etmek mümkün değildi. diyarbakır'ın kadrosunda çok sayıda yabancısı vardı ve bugünkü amed gibi de değildi. ertesi yarı maç diyarbakır'da oynanacaktı ve bu sefer karşı misilleme hareketi oldu. taşlar havada uçuştu, maç yarıda kaldı. görüldüğü üzere yanlış yanlışı doğurdu. bugün de bir genelleme, yaftalama söz konusu ve ülkece yapılıyor. bu gidişle bu kavgalar bitmez. tabi sözlüğe de yansır ve saçma sapan entyrler, nefret söylemleri, cahil sevinçleri ve kendince basit zaferler kazanmaları görürüz ne yazık ki.