• 72
    cemal özgörkey'den galatasaray'a başkan olur mu, olmalı mı?

    genelde türk futbolu'nun, özelde galatasaray'ın 2000 yılı öncesinden kalma kronik bir hastalığı vardır. ben buna kısaca "paralı başkan" hastalığı diyorum. nedir bu hastalık? bu hastalık, futbolun endüstri ya da sanayileşmediği 2000 yılıına kadar, yani giderlerini karşılayacak gelirleri elde edemediği dönemlerde, cebinden para verecek bir başkana ihtiyaç duyma hastalığıdır.

    bugün için bu ihtiyaç tamamen ortadan kalkmıştır. bu nedenle sırf parası var diye bir kişiyi başkan yapmak, eski hastalıklı zihniyetin bir ürünüdür.

    bugün futbol, kendi giderlerini karşıladığı gibi diğer amatör bıranşları da sırtında taşımaktadır. sadece futbol takımlarına sahip, gençlerbirliği, başakşehir gibi takımlar büyük başarılara imza atmadıkları halde kar ediyorlar. örneğin 2014/15 sezonunda başakşehir 40 milyon tl gidere karşı 50 milyon tl gelir elde etmiştir.

    bu nedenle, artık "paralı başkan" hastalığından kurtulmamız gerek. paralı başkanlar yerine, futbolu seven, çocukluğundan beri futbolu yudumlayan, menejer, federasyon, hakemler, futbolcu psikolojisi ve transfer konusunda bilgili ve tecrübeli, futboldan ve futbolcudan anlayan ve yönetme yeteneğine sahip orta halli bir başkan seçmeliyiz. örneğin;

    futbolcular arasındaki guruplaşma ya da çekişmeleri, futbolcu teknik heyet arasındaki sıkıntıları, transferlerde dönen dümenleri, federasyon ve hakemlerle ilgili konuları bilmeli ve daha baştan bu konulara müdahil olarak sorunu büyümeden çözebilmelidir.

    takımın ihtiyaçlarını ve bu ihtiyaçlara uygun td ve futbolcuları ayırt edebilecek seviyede futbol bilgisi olmalı, güncel futbolu ve futbol dünyasını takip etmelidir. transferlerde menejere ya da rakip takımların tuzağına düşmemelidir.

    yani futbolu hobi olarak çocukluğundan itibaren benimsemiş, futboldan hiç kopmamış, şöyle 30-40 milyon euro nakti gerektiğinde temin edebilecek, (kredi şeklinde bile olabilir) akıllı ve cesur bir başkan bugün için en uygun başkan profilidir.

    bir futbolcunun 50-100 m €'ya satılabildiği günümüzde, kulübe borç verip borç batağına sokacak zengin başkandan ise, her yıl bir iki tane futbolcu satarak 50-60 m € gelir elde edebilecek bir başkan tercih edilmelidir. işte size a.madrid örneği, porto örneği, ajax örneği.

    şu anda bu profile en uygun isim ali dürüst. a.albayrak vizyon olarak yetersiz o nedenle ikinci adam olması en doğrusudur. ancak onun da sabri takıntısı gibi takıntılardan kurtulması gerekir.

    behzat uygur ve şahan gökbakar bence harika başkan olurlar. çünkü futbol onlar için bir yaşam biçimi. bilgi ve donanımları da harika. komediyle de harmanlarlarsa yönetimlerini başarılı olurlar. ironi falan yapmıyorum, samimi inancımı söylüyorum, dursun özbek'ten daha başarılı olurlardı. :) (bu arada kulübe üyeler mi bilmiyorum)

    biraz daha genç olsaydı duygun hoca cuk oturacak bir başkan olurdu.

    mehmet helvacı işaretler taşıyor ama biraz daha geniş bakış açısına sahip olması gerek diye düşünüyorum.

    fatih terim de başarılı bir başkan olabilir ama en az dört yıl daha milli takımlarda kalacağı kanaatindeyim.

    kısacası sert olmayan ama yumuşak ta olmayan, yukarıdaki özelliklere sahip bir başkan profili ile gelecek yıllarımızı kurtarabiliriz.

    şimdi yukarıdaki soruya siz cevap verin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın