3961
artık "sorun kendisinde değil, onu oynatan hocada, ona para veren yönetimde" klişesinin bir kenara, kendisinin ise bir süre yedek kulübesinde bırakılması gereken insandır.
kimse çıkıp "sorun onda değil" demesin. eğer yıllarca üst düzey (birinci lig seviyesi) futbol oynamış bir adamsan rastgele vuruşla gol atmayı deneyemezsin abicim. oyun içerisinde topu kaleye sokmaktan başka en ufak bir meziyetin yoksa o topu altı pasın içerisinden kalenin neresine vurman gerektiğini bilmen ve oraya vurman lazım.
dün ilk devre 5.51 km koştu umut. kimse kusura bakmasın ama forvetin koşu mesafesi 5.51 km olmamalı. hele ki %65 ile top oynadığın bir maçta forvet devre arasında 6 km koşmuş olarak soyunma odasına giriyorsa, buna rağmen kendisine atılan her topa en az 4-5 metre uzakta kalıyorsa ne duracağı, ne koşacağı yeri biliyor demektir. şu senaryoyu kabul edebilirim; rakibi yarı sahadan çıkartmazsın hücum presinle ben de sana derim ki tamam, hakkını verdin. oysa rakibe de bir baskı yok. daha doğrusu zamanında hasan şaş'ın taca çıkan topun arkasından attığı anlamsız deparlar gibi kendisinden 40 metre uzaktaki defans adamına doğru camış gibi koşmak hücum pres sayılmadığı sürece ortada bir baskıdan söz edemeyiz.
duygusalmış bilmemneymiş böyle triplere de girmenin alemi yok. ha basından da biraz tümer dışında biri çıkıp "asgari maaşın 1.000 tl olduğu memlekette 6 milyon lira kazanıyor adam neyin duygusallığı birader?" demiyor.
"takım için savaşıyor" lafı ile de kimse savunmaya kalkmasın. biz yağmur çamur demeden top oynayan adamlar bile ekşi sözlük halı saha ligi olsun, gazoz ligi olsun "abi ufak sakatlığım var %100 oynayacak biri oynasın" veya "kanka şehir dışındayım akşam dönüyorum, yorgun olurum" diyebilecek kapasitede iken gidip "hocam ben iki maç dinleneyim, olmuyor" diyemiyorsa, takımın bir kısmının kendisine pas vermediğini, diğer bir kısmının da kendisine gol attırmak için pozisyon harcadığını göremiyorsa bu adam takım için emek vermiyor demektir.
dolayısıyla kendisinin savunulacak hiçbir yanı yoktur. kendisi, üniversitede normal derste sürekli parmak kaldırıp hocaya yağ çeken ama sınavdan 15 alan öğrencidir. bu şartlar altında nasıl ki öğrenci için "ama derste etkili" diyip diploma vermiyorlar, kendisinin de oynatılmaması gerekir.
kimse çıkıp "sorun onda değil" demesin. eğer yıllarca üst düzey (birinci lig seviyesi) futbol oynamış bir adamsan rastgele vuruşla gol atmayı deneyemezsin abicim. oyun içerisinde topu kaleye sokmaktan başka en ufak bir meziyetin yoksa o topu altı pasın içerisinden kalenin neresine vurman gerektiğini bilmen ve oraya vurman lazım.
dün ilk devre 5.51 km koştu umut. kimse kusura bakmasın ama forvetin koşu mesafesi 5.51 km olmamalı. hele ki %65 ile top oynadığın bir maçta forvet devre arasında 6 km koşmuş olarak soyunma odasına giriyorsa, buna rağmen kendisine atılan her topa en az 4-5 metre uzakta kalıyorsa ne duracağı, ne koşacağı yeri biliyor demektir. şu senaryoyu kabul edebilirim; rakibi yarı sahadan çıkartmazsın hücum presinle ben de sana derim ki tamam, hakkını verdin. oysa rakibe de bir baskı yok. daha doğrusu zamanında hasan şaş'ın taca çıkan topun arkasından attığı anlamsız deparlar gibi kendisinden 40 metre uzaktaki defans adamına doğru camış gibi koşmak hücum pres sayılmadığı sürece ortada bir baskıdan söz edemeyiz.
duygusalmış bilmemneymiş böyle triplere de girmenin alemi yok. ha basından da biraz tümer dışında biri çıkıp "asgari maaşın 1.000 tl olduğu memlekette 6 milyon lira kazanıyor adam neyin duygusallığı birader?" demiyor.
"takım için savaşıyor" lafı ile de kimse savunmaya kalkmasın. biz yağmur çamur demeden top oynayan adamlar bile ekşi sözlük halı saha ligi olsun, gazoz ligi olsun "abi ufak sakatlığım var %100 oynayacak biri oynasın" veya "kanka şehir dışındayım akşam dönüyorum, yorgun olurum" diyebilecek kapasitede iken gidip "hocam ben iki maç dinleneyim, olmuyor" diyemiyorsa, takımın bir kısmının kendisine pas vermediğini, diğer bir kısmının da kendisine gol attırmak için pozisyon harcadığını göremiyorsa bu adam takım için emek vermiyor demektir.
dolayısıyla kendisinin savunulacak hiçbir yanı yoktur. kendisi, üniversitede normal derste sürekli parmak kaldırıp hocaya yağ çeken ama sınavdan 15 alan öğrencidir. bu şartlar altında nasıl ki öğrenci için "ama derste etkili" diyip diploma vermiyorlar, kendisinin de oynatılmaması gerekir.