131
cumartesi gününü ve akşamını içeride yatan babamı yoğun bakım önünde bekleyerek geçirdiğim için maçı da izleyemedim haliyle. özetini de henüz şu an izleyebildim.
özetteki 2 şey beni aşırı rahatsız etti.
1- ilk golde bakmadan pas atacak kadar amatör, beyinden ve zekadan yoksun olan umut'un hala ve ısrarla oynatılıyor olması. ki o hatayı halı sahada yapanı rencide ediyorlar. umut'un oynatıldığı her maçta hem hücumdaki pozisyonları piç etmesi, hem de böyle saçmasalak hatalarla kaybettiği topu kalemizde gol görmemiz normal sonuç. çözüm umut'u kesmek ama biz her defasında aynı hatayı yapıp farklı sonuç almayı bekliyoruz.
2- özetin 3.54. dakikasında 2 rakip oyuncudan baskı yiyen selçuk'un tamamen top ayağımdan çıksın düşüncesiyle ayak ucuyla, gelişigüzel vurmaya çalışması ve topun rakibe geçtiğini görmesi sonrası kılını bile kıpırdatmaması. devamında da mersin haldır haldır kontraya çıkmış ve ceza sahamızda taşak geçmişler hatta. selçuk da oynadığı her maç ortalama 32768,23 kez bu hareketi ve top kaybını yapıyor. ama sorsan "solçok bo tokomon bonko oyoncoso".
sözün özü, futbolu ve galatasaray'ı kafalarında bitirmiş, yetenekten ve zekadan yoksun bu adamların ilk 11 çıktığı her maçı kazansak da kaybediyoruz. ne lig sonuncusu mersin'e yenilmek, ne şikeci fener taraftarının dalgalarına maruz kalmak, ne de şampiyonluğun lig ortasında imkansız hale gelmiş olması, galatasaray formasının bu zayıf karakterli oyunculara layık görülmesi kadar üzmüyor beni.
özetteki 2 şey beni aşırı rahatsız etti.
1- ilk golde bakmadan pas atacak kadar amatör, beyinden ve zekadan yoksun olan umut'un hala ve ısrarla oynatılıyor olması. ki o hatayı halı sahada yapanı rencide ediyorlar. umut'un oynatıldığı her maçta hem hücumdaki pozisyonları piç etmesi, hem de böyle saçmasalak hatalarla kaybettiği topu kalemizde gol görmemiz normal sonuç. çözüm umut'u kesmek ama biz her defasında aynı hatayı yapıp farklı sonuç almayı bekliyoruz.
2- özetin 3.54. dakikasında 2 rakip oyuncudan baskı yiyen selçuk'un tamamen top ayağımdan çıksın düşüncesiyle ayak ucuyla, gelişigüzel vurmaya çalışması ve topun rakibe geçtiğini görmesi sonrası kılını bile kıpırdatmaması. devamında da mersin haldır haldır kontraya çıkmış ve ceza sahamızda taşak geçmişler hatta. selçuk da oynadığı her maç ortalama 32768,23 kez bu hareketi ve top kaybını yapıyor. ama sorsan "solçok bo tokomon bonko oyoncoso".
sözün özü, futbolu ve galatasaray'ı kafalarında bitirmiş, yetenekten ve zekadan yoksun bu adamların ilk 11 çıktığı her maçı kazansak da kaybediyoruz. ne lig sonuncusu mersin'e yenilmek, ne şikeci fener taraftarının dalgalarına maruz kalmak, ne de şampiyonluğun lig ortasında imkansız hale gelmiş olması, galatasaray formasının bu zayıf karakterli oyunculara layık görülmesi kadar üzmüyor beni.
