10937
çok sevdiğim futbolcuydu eskiden. gol attığında o kadar mutlu oluyordum ki. herkes bütü hafta konuşurdu ama bu adam çat sallardı rakip kaleye. takımda diriydi o zamanlar, şu zamanki kadar dikkat çekmiyordu burak. gol kaçırmasına asla kızmadım, kızmamda zaten. umut biliyorum ki atamayacak ama bu adam atabiliyor bir şekilde.
peki ilk kırılma ne zaman yaşandı? bu yaz heralde. 14-15 sezonu bittiğinde tek isteğim kendisinin yapamadıklarını yapacak bir forvet almamızdı. alınmadı doğal olarak ve şampiyonlar ligi'ne burak-umut ikilisiyle gidilmeye karar verildi. dolayısıyla kırılma noktamı oluşturan adam yine gönüllerin sevgilisi hamza hamzaoğlu. o kadar yanlış ve gereksiz açıklama yaptı ki. yerlisever diyoruz ya. emin olun yabancıları bu adam korusa yabancılara da tepem atardı. neler demedi ki? 15 milyon dedi, onun gibisi var mı dedi, hazır oyuncu yerine türk oynatırım dedi. umut'la ilgili yazdıklarını yazmıyorum o başka bir paragraf konusu.
tek forvet zaten oynayamıyordu, geçen senede oynayamamıştı zaten. meziyetleri yardımcı forvet olmak bu adamın. kendini kanıtlamak isterken sağ açıkta oynuyordu ama o günler geride kaldı. artık oynamaz. drogba varken bile rahatsızdı adam kenarlarda oynamaktan. neyse sakatlık problemi yaşamasının ardından eskisi gibi olamadı bir türlü. belki bizden ayrıldığında daha doğru sağlık çalışmalarının ardından tamamen atlatıcak problemini. yazın hamza konuşmasa bu olaylar hiç yaşanmayacaktı belki de. adam kendisi ile beraber evlatlarını ve galatasaray'ı da yaktı.
yazın sonlarına doğru gitmesini istedim burak'ın. bu sene olmayacağı belliydi ve tepki alacaktı burak. galatasaray ona çok şey verdi ama o da galatasaray'a önemli katkılar sağladı. belki güzel bir ayrılık olmayacak ama hiçbir ayrılık güzel değil ki zaten.
bu yazdıklarımdan gitmesini istemiyorum falan anlaşılmasın. aldığı maaş, kendisinin eksiklikleri ve ruh haliyle gitmesini ne zamandır istiyorum burak'ın. tepkim var kendisine karşı ama yuhalamam da asla kendisini. bu hikaye daha fazla uzamadan bitsin ve ingiltere'de görelim kendisini.
west ham'da sakatlık sorunu yaşamazsa etkili olabileceğini düşünüyorum kendisinin. ağacı budamaya bir yerden başlamak gerek.
peki ilk kırılma ne zaman yaşandı? bu yaz heralde. 14-15 sezonu bittiğinde tek isteğim kendisinin yapamadıklarını yapacak bir forvet almamızdı. alınmadı doğal olarak ve şampiyonlar ligi'ne burak-umut ikilisiyle gidilmeye karar verildi. dolayısıyla kırılma noktamı oluşturan adam yine gönüllerin sevgilisi hamza hamzaoğlu. o kadar yanlış ve gereksiz açıklama yaptı ki. yerlisever diyoruz ya. emin olun yabancıları bu adam korusa yabancılara da tepem atardı. neler demedi ki? 15 milyon dedi, onun gibisi var mı dedi, hazır oyuncu yerine türk oynatırım dedi. umut'la ilgili yazdıklarını yazmıyorum o başka bir paragraf konusu.
tek forvet zaten oynayamıyordu, geçen senede oynayamamıştı zaten. meziyetleri yardımcı forvet olmak bu adamın. kendini kanıtlamak isterken sağ açıkta oynuyordu ama o günler geride kaldı. artık oynamaz. drogba varken bile rahatsızdı adam kenarlarda oynamaktan. neyse sakatlık problemi yaşamasının ardından eskisi gibi olamadı bir türlü. belki bizden ayrıldığında daha doğru sağlık çalışmalarının ardından tamamen atlatıcak problemini. yazın hamza konuşmasa bu olaylar hiç yaşanmayacaktı belki de. adam kendisi ile beraber evlatlarını ve galatasaray'ı da yaktı.
yazın sonlarına doğru gitmesini istedim burak'ın. bu sene olmayacağı belliydi ve tepki alacaktı burak. galatasaray ona çok şey verdi ama o da galatasaray'a önemli katkılar sağladı. belki güzel bir ayrılık olmayacak ama hiçbir ayrılık güzel değil ki zaten.
bu yazdıklarımdan gitmesini istemiyorum falan anlaşılmasın. aldığı maaş, kendisinin eksiklikleri ve ruh haliyle gitmesini ne zamandır istiyorum burak'ın. tepkim var kendisine karşı ama yuhalamam da asla kendisini. bu hikaye daha fazla uzamadan bitsin ve ingiltere'de görelim kendisini.
west ham'da sakatlık sorunu yaşamazsa etkili olabileceğini düşünüyorum kendisinin. ağacı budamaya bir yerden başlamak gerek.