999
bir sarmala kapıldığını naçizane gözlemlediğim futbolcumuz.
şöyle ki; ilk geldiği zamanlarda daha bir özgüvenle ve daha basit oynamaya çalışıyordu ama zamanla performansı düştükçe hem özgüvenini hem de oyun görüşünü kaybetmeye başladı. kendini kanıtlamak için daha çetrefilli işler deneyip başaramamaya, başaramadıkça da daha da çok zorlamaya başladı.
aslında bu çocuğun en uygun adamı deneyip peşinden en uygun bölgeye giderek tekrar pas seçeneği yaratmaya yönelik hareketli oyunu olsun kolay adam eksiltme özelliği olsun, savunmada kolay top kazanabilme yeteneği olsun oldukça olumlu ve aslında az bulunan özelliklerini beğeniyorum.
ama karar verme kabiliyeti üzerinde çooook çalışmalı ve topu kaptırdığında hemen rakibin peşinden koşmaktan vazgeçmeli.
yani, bu çocuğun hangi bölgede uzmanlaşacağına karar verilerek mental olarak çok sıkı denetlenerek desteklemeli teknik kadromuz.
hamza'da bunu yapabilecek kapasite elbette yoktu :)
denizli bunu yapabilir mi? yapabilir. ama denizli'den de öte, aslında genel olarak tüm genç futbolcularımız için bu mental denetleme ve destekleme mekanizmasını oluşturmak gerekiyor. ve bu mekanizma teknik ekiplerden bağımsız olmalı.
velhasıl, iyi işleyebilirsek ben bu çocukta cevher olduğunu düşünüyorum.
bizde onu işleyebilecek kabiliyet var mı?
işte esas soru, ki bence tüm genç oyuncularımız için geçerli; bu.
gerek teknik kadroların, gerekse genel olarak taraftarımızın "hazır ve olmuş" adamlara yönelmesinin temel sebebinin de bu olduğunu düşünüyorum.
kulüp olarak, bu çocukları işleyebilecek mekanizmaları oluşturmalı ve kulüp olarak bu çocukların arkasında durduğumuzu göstermeliyiz.
peşinden zaten galatasaraylılar gelir.
en sonunda da galatasaray taraftarı da sabretmeyi öğrenir zaten.
şöyle ki; ilk geldiği zamanlarda daha bir özgüvenle ve daha basit oynamaya çalışıyordu ama zamanla performansı düştükçe hem özgüvenini hem de oyun görüşünü kaybetmeye başladı. kendini kanıtlamak için daha çetrefilli işler deneyip başaramamaya, başaramadıkça da daha da çok zorlamaya başladı.
aslında bu çocuğun en uygun adamı deneyip peşinden en uygun bölgeye giderek tekrar pas seçeneği yaratmaya yönelik hareketli oyunu olsun kolay adam eksiltme özelliği olsun, savunmada kolay top kazanabilme yeteneği olsun oldukça olumlu ve aslında az bulunan özelliklerini beğeniyorum.
ama karar verme kabiliyeti üzerinde çooook çalışmalı ve topu kaptırdığında hemen rakibin peşinden koşmaktan vazgeçmeli.
yani, bu çocuğun hangi bölgede uzmanlaşacağına karar verilerek mental olarak çok sıkı denetlenerek desteklemeli teknik kadromuz.
hamza'da bunu yapabilecek kapasite elbette yoktu :)
denizli bunu yapabilir mi? yapabilir. ama denizli'den de öte, aslında genel olarak tüm genç futbolcularımız için bu mental denetleme ve destekleme mekanizmasını oluşturmak gerekiyor. ve bu mekanizma teknik ekiplerden bağımsız olmalı.
velhasıl, iyi işleyebilirsek ben bu çocukta cevher olduğunu düşünüyorum.
bizde onu işleyebilecek kabiliyet var mı?
işte esas soru, ki bence tüm genç oyuncularımız için geçerli; bu.
gerek teknik kadroların, gerekse genel olarak taraftarımızın "hazır ve olmuş" adamlara yönelmesinin temel sebebinin de bu olduğunu düşünüyorum.
kulüp olarak, bu çocukları işleyebilecek mekanizmaları oluşturmalı ve kulüp olarak bu çocukların arkasında durduğumuzu göstermeliyiz.
peşinden zaten galatasaraylılar gelir.
en sonunda da galatasaray taraftarı da sabretmeyi öğrenir zaten.
