10748
türk spor basınının tamamı evet tamamı tarafından aşırı derecede korunan 17 numaralı futbolcu.
eleştirenler, yuhalayanlar haklı veya haksız olabilir. burak'ı korumalarına bir şey demek istemiyorum ama neden herkes aynı şekilde korumak zorunda bu adamı. türk olduğu için bu kadar zor mu eleştirmek bir oyuncuyu. burakinho olsaydı ne anası, ne babası, ne gece hayatı kalmıştı bu adamın. bütün programlar ve gazeteciler nelerini bulmuşlardı kendisinin gerçek yada yalan. neden biri de çıkıp ya protesto yanış maç içerisinde ama taraftar şu ve bu sebepten bunu yapıyor demek bu kadar mı zor. neymiş eski yüz görmek istemediğimiz için eleştiriyormuşuz. neymiş dünyada herkes gol kaçırıyormuş, burak'ta kaçırabilirmiş.
açık açık algı yönetimi yapılıyor. sütten çıkmış ak kaşık olamaz hiç bir insan ve futbolcu. messi hava toplarında etkisiz bir futbolcu mesela. bunu biri söylediğinde sorun olmuyor zaten. ama burak için x özelliği kötü diyemiyor kimse. bunları yapamıyor, bu sebeple de tepki görüyor denemiyor bir türlü.
ondan sonra tarafsız, objektif basın. yozlaşma her yerine bürümüş bu ülkenin. o kadar çok çıkar çatışması var ki. her alanda hemde. hal böyle olunca insanlar ya ben x ismi, sporcu-politikacı-manken-popstar vesaire, eleştirirsem y bana darılır, gücenir modunda. yazık gerçekten.
edit: entry'i yazmamın üzerinden 2 saat geçmedi.
http://www.hurriyet.com.tr/...-euro-odedi-40041728
son sürat devam ediliyor. eğer yapılabilirse kendisine ısmarlama bir transfer haberi de yapılacaktır ama büyük golcü fedakarlık yapıp, burası benim evimdir, aile içinde kırgınlıklar olur diyerek galatasaray'da kalmaya devam etmiştir tarzında haberler görebileceğiz.
keşke korumak için yaptığınız şu mesaiyi objektif olmaya harcasanız. yemin ediyorum olaya iki farklı bakış açısıyla yaklaşılsın, karşıt düşünceye empati kurabilmek için elimden geleni yapıcam ama böyle hiç bir anlamı olmuyor.
eğer bir sonraki iç saha maçında tepki yerse milli mesele haline gelecek burak yılmaz. tek istediğim objektiflik. basına kalsa based on a true story tadında şeyler okuyup dinleyeceğiz.
eleştirenler, yuhalayanlar haklı veya haksız olabilir. burak'ı korumalarına bir şey demek istemiyorum ama neden herkes aynı şekilde korumak zorunda bu adamı. türk olduğu için bu kadar zor mu eleştirmek bir oyuncuyu. burakinho olsaydı ne anası, ne babası, ne gece hayatı kalmıştı bu adamın. bütün programlar ve gazeteciler nelerini bulmuşlardı kendisinin gerçek yada yalan. neden biri de çıkıp ya protesto yanış maç içerisinde ama taraftar şu ve bu sebepten bunu yapıyor demek bu kadar mı zor. neymiş eski yüz görmek istemediğimiz için eleştiriyormuşuz. neymiş dünyada herkes gol kaçırıyormuş, burak'ta kaçırabilirmiş.
açık açık algı yönetimi yapılıyor. sütten çıkmış ak kaşık olamaz hiç bir insan ve futbolcu. messi hava toplarında etkisiz bir futbolcu mesela. bunu biri söylediğinde sorun olmuyor zaten. ama burak için x özelliği kötü diyemiyor kimse. bunları yapamıyor, bu sebeple de tepki görüyor denemiyor bir türlü.
ondan sonra tarafsız, objektif basın. yozlaşma her yerine bürümüş bu ülkenin. o kadar çok çıkar çatışması var ki. her alanda hemde. hal böyle olunca insanlar ya ben x ismi, sporcu-politikacı-manken-popstar vesaire, eleştirirsem y bana darılır, gücenir modunda. yazık gerçekten.
edit: entry'i yazmamın üzerinden 2 saat geçmedi.
http://www.hurriyet.com.tr/...-euro-odedi-40041728
son sürat devam ediliyor. eğer yapılabilirse kendisine ısmarlama bir transfer haberi de yapılacaktır ama büyük golcü fedakarlık yapıp, burası benim evimdir, aile içinde kırgınlıklar olur diyerek galatasaray'da kalmaya devam etmiştir tarzında haberler görebileceğiz.
keşke korumak için yaptığınız şu mesaiyi objektif olmaya harcasanız. yemin ediyorum olaya iki farklı bakış açısıyla yaklaşılsın, karşıt düşünceye empati kurabilmek için elimden geleni yapıcam ama böyle hiç bir anlamı olmuyor.
eğer bir sonraki iç saha maçında tepki yerse milli mesele haline gelecek burak yılmaz. tek istediğim objektiflik. basına kalsa based on a true story tadında şeyler okuyup dinleyeceğiz.
