724
fikret orman üç gün önce ötmüş ise de yoğun işlerim nedeniyle ben yeni duyduğum! için bu başlığı açmak zorunda kaldım.
şimdi size küçük bir hikayecik anlatacağım. (fıkra zannedilir ama değil, yaşanmış bir olaydır bu) ikinci dünya savaşı yıllarında ezik bir alman, çok kıskandığı zengin komşusu bir yahudi'ye saldırır. bir iki vurduktan sonra, yahudi, alman'a sorar; "kardeşim neden durup durduğun yerde bana saldırdın?" alman cevap verir; "siz bizim iesus'u (isa peygamber) öldürmüşsünüz" yahudi devamla, "kardeşim o olay iki bin yıl önce olmuş manyak mısın? deyince alman cevap verir. "olsun ben yeni duydum"
şimdi bu hikayedeki alman ile, durup durduğu yerde galatasaray'a saldıran fikret orman'ı bir karşılaştırın. ne kadar da birbirine benziyor değil mi? bir kısım! beşiktaşlılar'da bu eziklik psikolojisi maalesef patalojik. yani tedavi gerektiriyor. fi tarihinde başka bir beşiktaş'lı yönetici de benzer şeyleri yumurtlamıştı.
yok stadı beleş yaptırmışız da, yok mösyöymüş de, yok salak salak transfermiş de falan filan. belli ki adamın içi fena acıyormuş. yazık!
türkiye'de bütün stadlar ve spor sahaları devletin malıdır. bunlar çeşitli kulüplere bu milletin gençlerine hizmet etsinler diye tahsis edilir. bunun dışındaki düşünceler faso-fisodur. bırakın böyle zamazingo beyanları da avrupa'da başarı kazanın. türkiye'de bir iki kupa al, bir iki şampiyon ol, oh ne ala. herkesi kandırsanız da beni kandıramazsınız. hepiniz aynı çöplüğün horozlarısınız. birbirinizden hiçbir farkınız yoktur. çalışın, kafa yorun, gayret edin ve messi'ler ronaldo'lar, neymar'lar yetiştirin. yoksa bu millet size hakkını helal etmez. en azından ben etmem.
şimdi size küçük bir hikayecik anlatacağım. (fıkra zannedilir ama değil, yaşanmış bir olaydır bu) ikinci dünya savaşı yıllarında ezik bir alman, çok kıskandığı zengin komşusu bir yahudi'ye saldırır. bir iki vurduktan sonra, yahudi, alman'a sorar; "kardeşim neden durup durduğun yerde bana saldırdın?" alman cevap verir; "siz bizim iesus'u (isa peygamber) öldürmüşsünüz" yahudi devamla, "kardeşim o olay iki bin yıl önce olmuş manyak mısın? deyince alman cevap verir. "olsun ben yeni duydum"
şimdi bu hikayedeki alman ile, durup durduğu yerde galatasaray'a saldıran fikret orman'ı bir karşılaştırın. ne kadar da birbirine benziyor değil mi? bir kısım! beşiktaşlılar'da bu eziklik psikolojisi maalesef patalojik. yani tedavi gerektiriyor. fi tarihinde başka bir beşiktaş'lı yönetici de benzer şeyleri yumurtlamıştı.
yok stadı beleş yaptırmışız da, yok mösyöymüş de, yok salak salak transfermiş de falan filan. belli ki adamın içi fena acıyormuş. yazık!
türkiye'de bütün stadlar ve spor sahaları devletin malıdır. bunlar çeşitli kulüplere bu milletin gençlerine hizmet etsinler diye tahsis edilir. bunun dışındaki düşünceler faso-fisodur. bırakın böyle zamazingo beyanları da avrupa'da başarı kazanın. türkiye'de bir iki kupa al, bir iki şampiyon ol, oh ne ala. herkesi kandırsanız da beni kandıramazsınız. hepiniz aynı çöplüğün horozlarısınız. birbirinizden hiçbir farkınız yoktur. çalışın, kafa yorun, gayret edin ve messi'ler ronaldo'lar, neymar'lar yetiştirin. yoksa bu millet size hakkını helal etmez. en azından ben etmem.
