25
herkesin 3-4 dakikalık videolardan adam hakkında bir fikri var galiba.
scout ekibinin tavsiyesi olduğu söyleniyor. demek ki bu adam en azından kulübün çalışanları tarafından araştırıldı. yani hesap verecek birileri var ortada. işlerini kaybetme tehlikesi içerisinde olan. klasik kulüp düdükleme senaryosu, menejer tavsiyesi değil.
dolayısıyla ortada kapalı kutu bir oyuncu var. ben çekincelerim saklı kalmak kaydıyla bu referans üzerinden değerlendirme yapıyorum.
ve şunu da eklemek lazım. istediğimiz adam kim? zaten burada taraftarın üzerinde fikir birliğine varacağı oyuncu maliyet bakımından bizi aşacaktır. bu gün galatasaray'ın çıkarıp 8-10 milyon eu'yu masaya koyacak ekonomik gücü yok. eh ortada konoplianka gibi bonservisi elinde 20-25 milyon eu'luk bir oyuncu da kalmadı. ayrıca herkes futbol romantiği ama scout transferi söz konusu olunca da kaygılar bir anda paranoya seviyesine çıkıyor. hani genç oyunculara güvenmek lazım ya. bence scout ekibimize de güvenmek lazım. zira galatasaray'ın kurtuluşu scout ekibinden geçiyor benim kanaatimce.
açıkcası başkan olsam buna yönelirim. scout ekibi başarısız mı oldu? vazgeçmem, parayı en iyisini yapacak scout ekibini transfer etmeye ayırırım.
o yüzden donk, lawal gibi bildiğim oyunculara karşıyken tannane gibi isimler hakkında fikir beyan etmektek kaçınıyorum. oyuncunun ne olduğu kadar senin oyuncuyu nasıl kullandığın da çok önemli. yeri geliyor denilson gibi adamlardan real betis gibi kulüpler 30-40 milyon eu paralar kazanabilirken büyük kulüplere transferi gerçekleştiği anda oyuncu mental eksikliklerinden dolayı sert bir düşüşe geçiyor.
ayrıca şunu da ekleyelim. mental özellikleri ve son tercihler zayıf deniyor. kendine oynar deniyor. driplingli, güçlü ve skorer deniyor. açıkcası hiç sevmem böyle oyuncuları. bu tarz oyuncunun iyisini bile teknik adam olsam takımıma transfer etmem. ama bildiğin keita bu. tabi özellikleriyle doğru bir bütün oluşturabiliyorsa. o yüzden bence peşin peşin oyuncuyu sahiplenmek veya reddetmek doğru tavır olmayacaktır.
derdim galatasaray'ın eksiklerini takım içerisinden çözmek değil. fakat tannane üzerinden söyleyelim. ben teknik adam olsam podolski'yi sol açıkda düşünürdüm. emre çolak'ı da sağ içde. yasin de geçen sezonki gibi formayı kaparsa şamda kayısı derdim. zaten yapabileceğimiz sınırlı sayıdaki transfer hakkımı da tamamen boş olan 3 mevkiye yönlendirirdim. defansif orta saha, sağ bek ve forvet.. transfer politikamızla ve alınacak sağ açık ile ilgili en büyük endişem bu.
scout ekibinin tavsiyesi olduğu söyleniyor. demek ki bu adam en azından kulübün çalışanları tarafından araştırıldı. yani hesap verecek birileri var ortada. işlerini kaybetme tehlikesi içerisinde olan. klasik kulüp düdükleme senaryosu, menejer tavsiyesi değil.
dolayısıyla ortada kapalı kutu bir oyuncu var. ben çekincelerim saklı kalmak kaydıyla bu referans üzerinden değerlendirme yapıyorum.
ve şunu da eklemek lazım. istediğimiz adam kim? zaten burada taraftarın üzerinde fikir birliğine varacağı oyuncu maliyet bakımından bizi aşacaktır. bu gün galatasaray'ın çıkarıp 8-10 milyon eu'yu masaya koyacak ekonomik gücü yok. eh ortada konoplianka gibi bonservisi elinde 20-25 milyon eu'luk bir oyuncu da kalmadı. ayrıca herkes futbol romantiği ama scout transferi söz konusu olunca da kaygılar bir anda paranoya seviyesine çıkıyor. hani genç oyunculara güvenmek lazım ya. bence scout ekibimize de güvenmek lazım. zira galatasaray'ın kurtuluşu scout ekibinden geçiyor benim kanaatimce.
açıkcası başkan olsam buna yönelirim. scout ekibi başarısız mı oldu? vazgeçmem, parayı en iyisini yapacak scout ekibini transfer etmeye ayırırım.
o yüzden donk, lawal gibi bildiğim oyunculara karşıyken tannane gibi isimler hakkında fikir beyan etmektek kaçınıyorum. oyuncunun ne olduğu kadar senin oyuncuyu nasıl kullandığın da çok önemli. yeri geliyor denilson gibi adamlardan real betis gibi kulüpler 30-40 milyon eu paralar kazanabilirken büyük kulüplere transferi gerçekleştiği anda oyuncu mental eksikliklerinden dolayı sert bir düşüşe geçiyor.
ayrıca şunu da ekleyelim. mental özellikleri ve son tercihler zayıf deniyor. kendine oynar deniyor. driplingli, güçlü ve skorer deniyor. açıkcası hiç sevmem böyle oyuncuları. bu tarz oyuncunun iyisini bile teknik adam olsam takımıma transfer etmem. ama bildiğin keita bu. tabi özellikleriyle doğru bir bütün oluşturabiliyorsa. o yüzden bence peşin peşin oyuncuyu sahiplenmek veya reddetmek doğru tavır olmayacaktır.
derdim galatasaray'ın eksiklerini takım içerisinden çözmek değil. fakat tannane üzerinden söyleyelim. ben teknik adam olsam podolski'yi sol açıkda düşünürdüm. emre çolak'ı da sağ içde. yasin de geçen sezonki gibi formayı kaparsa şamda kayısı derdim. zaten yapabileceğimiz sınırlı sayıdaki transfer hakkımı da tamamen boş olan 3 mevkiye yönlendirirdim. defansif orta saha, sağ bek ve forvet.. transfer politikamızla ve alınacak sağ açık ile ilgili en büyük endişem bu.