10314
düzgün yönetilen bir takım olsaydık, geçen sezon şampiyonluk düğümü çözülürken akhisar maçı hariç 6 hafta boyunca yokları oynamış bu adam sezon bittiği gün satış listesine konurdu. "burakçım son haftalardaki performansın maalesef galatasaray seviyesinde değildi, yaşın da 30'a dayandı, biz bu performanstaki bir futbolcuya 2.850.000 euro veremeyiz, ya maaşını %40-%50 düşür, ya da kendine kulüp bul" denirdi.
burak "çocuğum doğdu, eğitimini düşünüyorum, gitmeyeceğim" deyip gelen teklifleri reddettiği anda da "öyleyse seni a2 takımına göndermek zorundayız, galatasaray formasını da milli takımı da rüyanda görürsün" denilip kadro dışı bırakılırdı. burak efendi de en kötü ihtimalle devre arası kendine takım bulup galatasaray'dan ayrılırdı.
şimdi şangay'a veya west ham'a gitmeyi kabul eder mi bilmiyorum ama bir tek şey biliyorum, burak bu tercihi yaparken yazın olduğu kadar rahat olamamalı. "galatasaray'da kalırsam keyfim yerinde olur" diyememeli.
eğer yönetim baskı yapmıyorsa denizli, denizli baskı yapmıyorsa taraftar baskı yapıp hak etmediği paraları almasına müsaade etmemeli. bu adam yıllık ücretinde indirim yapmıyorsa zorla bu takımdan gönderilmeli.
burak "çocuğum doğdu, eğitimini düşünüyorum, gitmeyeceğim" deyip gelen teklifleri reddettiği anda da "öyleyse seni a2 takımına göndermek zorundayız, galatasaray formasını da milli takımı da rüyanda görürsün" denilip kadro dışı bırakılırdı. burak efendi de en kötü ihtimalle devre arası kendine takım bulup galatasaray'dan ayrılırdı.
şimdi şangay'a veya west ham'a gitmeyi kabul eder mi bilmiyorum ama bir tek şey biliyorum, burak bu tercihi yaparken yazın olduğu kadar rahat olamamalı. "galatasaray'da kalırsam keyfim yerinde olur" diyememeli.
eğer yönetim baskı yapmıyorsa denizli, denizli baskı yapmıyorsa taraftar baskı yapıp hak etmediği paraları almasına müsaade etmemeli. bu adam yıllık ücretinde indirim yapmıyorsa zorla bu takımdan gönderilmeli.
