5962
hoca şu anda başarısızdır burası açık ve net. ama nefret edilmesinin sebebi eminim ki başarısızlık değil. mancini de başarısız oldu ve gitti, kim nefret ediyor şimdi adamdan? ayrıca kupayla falan savunulacaksa adam türkiye kupasını kazandı, ligi ikinci bitirdi, belki kalsa süper kupayı alarak başlayacaktı sezona kim bilir. neyse, belkilerle varsayımlarla konuşulmaz. anlatmak istediğim, hamzaoğlu'nun sevilmeme sebebi başarısız olması değil. o yüzden buraya gelip de "3 kupa aldı ama :(" demeyin, aynı bazılarımızın her türlü başarısızlığımızda "bizim uefa kupamız var :(" savunmasına dönüyor.
herkesin farklı bir sebebi olabilir hamzaoğlu'nu artık sevmemesi için. ben kendi adıma söyleyeyim.
1-) geçen sene şampiyon olma sürecimizden beri süregelen kötü futbol. evet ben de galatasaray gerekirse şampiyon olamasın ama güzel futbol seyredelimcilerdenim.
2-) hocanın hatalarından ders almaması, gerçekleri görmemesi, inadına kötü futbolu kabullenmemesi. adam eleştirildiğinde resmen trip atarak başarılarını anlatıyor. ders aldık diyor, hatalarımızı gördük diyor, bakıyorsun değişen bir şey yok. o zaman sen laf salatasından başka bir şey yapmıyorsun.
3-) isme göre oyuncu oynatması. bakıyorsun selçuk inan sakat ya da cezalı değilse kıyamet de kopsa ilk 11'de, ama jose rodriguez ne yaparsa yapsın bir sonraki maçta yedek kulübesinde olabiliyor. keza semih-chedjou da öyle. mesela astana maçındaki oyunu chedjou oynasa devre arasına kadar forma yüzü göremez, sonra bir takıma yollanırdı. bruma gibi bir kanat oyuncusunu da "sinan daha çok süre alsın diye gönderdim" deyip sinan'ı son 5-10 dakika kurtarıcı olarak oyuna alması da cabası.
velhasılı kelam; ben hocanın oynattığı futbolda da, karakterinde de bir gelecek göremiyorum. dolayısıyla bırakmayıp uzattığında kendisine karşı nötr olan duygularım olumsuza dönüyor. benim için işin özeti budur.
herkesin farklı bir sebebi olabilir hamzaoğlu'nu artık sevmemesi için. ben kendi adıma söyleyeyim.
1-) geçen sene şampiyon olma sürecimizden beri süregelen kötü futbol. evet ben de galatasaray gerekirse şampiyon olamasın ama güzel futbol seyredelimcilerdenim.
2-) hocanın hatalarından ders almaması, gerçekleri görmemesi, inadına kötü futbolu kabullenmemesi. adam eleştirildiğinde resmen trip atarak başarılarını anlatıyor. ders aldık diyor, hatalarımızı gördük diyor, bakıyorsun değişen bir şey yok. o zaman sen laf salatasından başka bir şey yapmıyorsun.
3-) isme göre oyuncu oynatması. bakıyorsun selçuk inan sakat ya da cezalı değilse kıyamet de kopsa ilk 11'de, ama jose rodriguez ne yaparsa yapsın bir sonraki maçta yedek kulübesinde olabiliyor. keza semih-chedjou da öyle. mesela astana maçındaki oyunu chedjou oynasa devre arasına kadar forma yüzü göremez, sonra bir takıma yollanırdı. bruma gibi bir kanat oyuncusunu da "sinan daha çok süre alsın diye gönderdim" deyip sinan'ı son 5-10 dakika kurtarıcı olarak oyuna alması da cabası.
velhasılı kelam; ben hocanın oynattığı futbolda da, karakterinde de bir gelecek göremiyorum. dolayısıyla bırakmayıp uzattığında kendisine karşı nötr olan duygularım olumsuza dönüyor. benim için işin özeti budur.