5183
kevin großkreutz ve denayer transferleri sonrasında galatasaray kağıt üzerinde daha kompakt ve dengeli bir takım oldu. forvet ve sağ bekte sıkıntılar olsa da sneijder - podolski - burak üçlüsü her zaman tehlikelidir. ben großkreutzun bekleneni verip veremeyeceğinden hiç emin olmasam da formdaymış gibi konuşayım.
şu an bu takım eveleyip gevelemeden, olabildiğince seri biçimde topu rakip yarı alana geçirip çabuk pozisyon üretecek bir takım. kevin dortmunddan bu oyuna aşina. sneijder hakeza, podolski de uyum sağlar. jose rodriguez zaten her daim dikine düşünüyor. denayer ve chedjou da buna uygun, carole da görüldüğü üzere bu tipte bir oyuncu.
benim anlamadığım nokta şu, dedi ya hamza, şampiyonlar ligi provası yapmak için bir maçı feda ettik, osmanlıspor maçında, ki real madrid maçında da benzer bir oyun vardı ve fedadan kastı da her zamanki oyundan ziyade şampiyonlar liginde oynayacağı oyunu oynamaktı. gel gelelim bu oyun, açıkça, topun sende kaldığı, sürekli pas yapılan ve topu üçüncü bölgeye geç getiren bir set oyunuydu. kurulan kadronun bu oyuna yatkınlığı tartışılır, en başta da bu oyuna destek veremeyecek bir patlayıcı santraforun varlığı söz konusu. burak yılmaz yedeğe çekilip podolski tek santrafor olsa bir nebze kurtarır ama o da bu oyunda santraforda çok etkili olacak bir adam değil. bu takım, burak da dahil, çabuk ve dikine oyunla başarılı olaca bir kadroya sahipken şampiyonlar liginde top tutmaya çalışarak başarılı olmaya çalışacak mı? soru bu.
bilemedim, hamza hocanın kafasındaki planları çözemiyorum. elbette benim eksikliğimdir ancak umarım kendisi de ne yaptığını biliyordur.
şu an bu takım eveleyip gevelemeden, olabildiğince seri biçimde topu rakip yarı alana geçirip çabuk pozisyon üretecek bir takım. kevin dortmunddan bu oyuna aşina. sneijder hakeza, podolski de uyum sağlar. jose rodriguez zaten her daim dikine düşünüyor. denayer ve chedjou da buna uygun, carole da görüldüğü üzere bu tipte bir oyuncu.
benim anlamadığım nokta şu, dedi ya hamza, şampiyonlar ligi provası yapmak için bir maçı feda ettik, osmanlıspor maçında, ki real madrid maçında da benzer bir oyun vardı ve fedadan kastı da her zamanki oyundan ziyade şampiyonlar liginde oynayacağı oyunu oynamaktı. gel gelelim bu oyun, açıkça, topun sende kaldığı, sürekli pas yapılan ve topu üçüncü bölgeye geç getiren bir set oyunuydu. kurulan kadronun bu oyuna yatkınlığı tartışılır, en başta da bu oyuna destek veremeyecek bir patlayıcı santraforun varlığı söz konusu. burak yılmaz yedeğe çekilip podolski tek santrafor olsa bir nebze kurtarır ama o da bu oyunda santraforda çok etkili olacak bir adam değil. bu takım, burak da dahil, çabuk ve dikine oyunla başarılı olaca bir kadroya sahipken şampiyonlar liginde top tutmaya çalışarak başarılı olmaya çalışacak mı? soru bu.
bilemedim, hamza hocanın kafasındaki planları çözemiyorum. elbette benim eksikliğimdir ancak umarım kendisi de ne yaptığını biliyordur.
