402
adamda bizim türk futbolcularda olmayan ancak futbolun temel prensiplerinden biri olan bir özellik var; topu verip durmak değil devam etmek, boşa kaçmak. ayrıca top ayağında iken de dikine oynama isteği ile kendisini oynadığı kısa zamanda diğer oyunculara göre belli etti. gol atmadı, asist yapmadı. topu verip, boşa kaçtı. dikine oynamak istedi. bu bile galatasaray orta sahasında beni mest etti işte düşünün. güzel vücut çalımları atıyor, top ayağındayken gözü bir yandan rakibin ayaklarında. böylece fake gösterip çalım atabiliyor. 2-1 yenildiğimiz osmanlıspor maçında en iyi oyuncumuzdu. ödül olarak yarım saat kala maçtan çıkarıldı. ertesi maçta da yedek soyundurularak bir ödül daha verildi kendisine. oyuncu nasıl kazanılırı geçtik, oyuncu nasıl kaybedilir temalı işler yani. sivasspor maçında ödül olarak yedek bekletilirken yerine oynatılan oyuncu iki gün sonra satılacak ve yaz kampı boyunca takımla çalışmamış melo ve mr. yan pas selçuk idi. bir rinoplasti ameliyatı ile belki real madrid'de oynar ilerde ama bizim takımda işi zor. seneye muhtemelen bizim takımda olmayacaktır. ama yan pasçılar, komisyon transferleri, yata yata takımda kalan galatasaray çocukları bu takımda kalacaktır.
özet: sneijder ve podolski gibi akıllı adamlar ile bizim takımda fark yaratacak, onlarla çok iyi anlaşıp paslaşacak bir adamdır ve kendisi 11'de kullanılmalıdır.
özet: sneijder ve podolski gibi akıllı adamlar ile bizim takımda fark yaratacak, onlarla çok iyi anlaşıp paslaşacak bir adamdır ve kendisi 11'de kullanılmalıdır.
