1366
24 yaşını doldurmuş, daha şampiyonlar ligi tecrübesi yaşayamamış, fenerbahçe formasını 70 kez giyip zaman zaman hücum bölgesinde oynadığı halde sadece 4 gol atabilmiş, yaşının verdiği dinamizmden ve topla dikine gitme özelliğinden başka bir ekstrası olmayan, bizim emre çolak' tan bir farkını göremediğim futbolcu. aynı şeyleri şu an ozan için de söylüyorum mesela.
bakın abi şimdi ferguson' un istatistik üzerine söylediği o sözü hatırlatmayın bana. biliyorum istatistiğin her şey olmadığını. ülkemizdeki ligin durağanlığından olsa gerek biraz tempolu bir futbolcu görünce hemen övmeye başlıyoruz. özellikle beklerde çok oluyor bu. alper' den girdim telles' e bağlayayım; ben telles' i çok beğeniyorum, ilk geldiği andan itibaren, o kötü performans gösterdiği, rakibin karşısında çok çaresiz anlar yaşadığı bazı maçlarda da yine çok beğendim. neden biliyor musunuz? çünkü adamda bu ülkede şu an hiçbir bekte olmayan bir teknik var. adam teknik, bilekleri yumuşak. bunu bir adama öğretemezsin işte, bu yetenektir. kondisyonu, fizik güç, oyun bilgisi vs. bunlar o oyuncunun çalışkanlığı ile hocalarının ona doğru mentorluk yapması ile gelişir ya da gelişmez ama teknik, oyun zekası, çalım becerisi... bunlar bence doğuştandır. telles' in topu alışı, topla çıkışı ben futbolcuyum diyor, ben yeteneğim diyor. ben, bizim futbolcumuzda övülen genç çocuklara bakınca bunu göremiyorum. alper' de, ozan' da böyle bir yetenek göremiyorum. demiyorum ki bunlar kötü futbolcu, bunlar iş yapmaz. elbette yaparlar, alper fener' de de, galatasaray' da da oynar; keza ozan da öyle. gel gelelim bana göre bunların hiçbirisi bir arda turan olamaz.
arda' yı sev sevme o ayrı ama arda' daki yeteneği inkar edeni allah çarpar. arda daha 21 22 yaşındayken liverpool savunmasıyla deplasmanda ta.ak geçiyordu. o yeteneği hep vardı yurt dışında bunu maç temposuyla birleştirdi, zaten türk standartının çok üzerinde olan oyun zekasınının yanına pozisyon bilgisini ekledi ve bugün barcelona' ya gitti. ben alper' de, ozan' da bu ışığı görmüyorum. dolayısıyla bu adamlara kaçırılmış müthiş potansiyeller diye de bakmıyorum. ben şu an roma' da oynayamayan salih' in bu iki adamdan da daha yetenekli olduğuna inanıyorum mesela. ozan daha yararlıdır o ayrı ama salih o yeteneklerinin yanına çalışarak geliştirilecek şeyleri ekleyebilirse ozan' ı ezer geçer. umarım anlatabilmişimdir, derdimi.
bakın abi şimdi ferguson' un istatistik üzerine söylediği o sözü hatırlatmayın bana. biliyorum istatistiğin her şey olmadığını. ülkemizdeki ligin durağanlığından olsa gerek biraz tempolu bir futbolcu görünce hemen övmeye başlıyoruz. özellikle beklerde çok oluyor bu. alper' den girdim telles' e bağlayayım; ben telles' i çok beğeniyorum, ilk geldiği andan itibaren, o kötü performans gösterdiği, rakibin karşısında çok çaresiz anlar yaşadığı bazı maçlarda da yine çok beğendim. neden biliyor musunuz? çünkü adamda bu ülkede şu an hiçbir bekte olmayan bir teknik var. adam teknik, bilekleri yumuşak. bunu bir adama öğretemezsin işte, bu yetenektir. kondisyonu, fizik güç, oyun bilgisi vs. bunlar o oyuncunun çalışkanlığı ile hocalarının ona doğru mentorluk yapması ile gelişir ya da gelişmez ama teknik, oyun zekası, çalım becerisi... bunlar bence doğuştandır. telles' in topu alışı, topla çıkışı ben futbolcuyum diyor, ben yeteneğim diyor. ben, bizim futbolcumuzda övülen genç çocuklara bakınca bunu göremiyorum. alper' de, ozan' da böyle bir yetenek göremiyorum. demiyorum ki bunlar kötü futbolcu, bunlar iş yapmaz. elbette yaparlar, alper fener' de de, galatasaray' da da oynar; keza ozan da öyle. gel gelelim bana göre bunların hiçbirisi bir arda turan olamaz.
arda' yı sev sevme o ayrı ama arda' daki yeteneği inkar edeni allah çarpar. arda daha 21 22 yaşındayken liverpool savunmasıyla deplasmanda ta.ak geçiyordu. o yeteneği hep vardı yurt dışında bunu maç temposuyla birleştirdi, zaten türk standartının çok üzerinde olan oyun zekasınının yanına pozisyon bilgisini ekledi ve bugün barcelona' ya gitti. ben alper' de, ozan' da bu ışığı görmüyorum. dolayısıyla bu adamlara kaçırılmış müthiş potansiyeller diye de bakmıyorum. ben şu an roma' da oynayamayan salih' in bu iki adamdan da daha yetenekli olduğuna inanıyorum mesela. ozan daha yararlıdır o ayrı ama salih o yeteneklerinin yanına çalışarak geliştirilecek şeyleri ekleyebilirse ozan' ı ezer geçer. umarım anlatabilmişimdir, derdimi.